Çok zekice diyip, pis bı sırıtış yaptım... o da hadi len diyip enseme patlattı bir tane.
+Dayı dedim bide tuvalet taşına beton dökmüşlerdi, onu napacaz? dedim,
-beton yeni dökülmüş gibi mi duruyordu? dedi,
+ yok en az 5 senelik betondu dedim.
-Bi sıkıntı olmaz o zaman dedi.
+Bide dayı dedim şu işle biz uğraşacağımıza söyleyelim benim iletişim kurduğum müslüman cinlere onlar halletsin dedim....
-onlar tılsıma dokunamazlar, kendi işimizi kendimiz yapmamız gerek dedi.
Sıra da hoca elinde bi kutu kireçle geldi, dayım kireci alıp kümese gitti ağzını açıp içine boca etti.
- 5 dakika bekleyelim, çok etki etmez ama yine de işe yarar koku için dedi.
+Tamam dayı ben biraz yürüyüm mü dedim
- hayır dedi , direk burda iç.
+E iyi madem diyip bir iki adım uzaklaştım yaktım sigaramı... Böyle zamanlarda ilaç gibi geliyordu sigara ,
dayı dedim peki bu tılsımları falan topluyoruz da, yine işe yaramazsa ne olacak dedim.-Olmazsa şama gideriz dedi
+ne şamı dayı dedim.
-Orda benim hocam var, yanında kaldığım en olmadı ona gideriz dedi.+He dayı dedim şamda kollarını açmış bizi bekliyordu anasını satıyım. Dayım
- neyse hadi atda şunu işimizi görelim dedi
+ tamam dayı dedim gittim yanına.Kürekle o leşleri çekiyordu bende toprağı kazıyordum... ama zaten çok rahat kazılıyordu ama koku dayanılmaz hale gelmişti. Cebimden sigara çıkarıp yaktım, dudağımda tutuyordum en azından duman kokuyordu leş yerine. Son hayvanı da çektikten sonra ben daha rahat kazıyordum... Dayım özellikle her kazma vuruşunda besmele çek demişti... zaten ben kazarken gözü sürekli bendeydi, kendi işi gelince de sen kenara geç dedi kazmayı aldı elimden kendi kazmaya başladı. En son kazmayı attı, kendi eliyle yavaş yavaş toprağı atmaya başladı bende sigaramı atıp koştum hemen yanına ben gidince içerde bi file gözüküyordu. Bilenler bilir hani torba fileler olur soğan falan konulan. işte onlardan vardı baş kısmı dışarda iç tarafı toprağın altındaydı
ikimizde birden tutup güçlüce cekmeye başladık, tüm gücümüzü vermemize rağmen gelmiyordu bi türlü torba... en son dayım, la havle diyip olan gücüyle çekti... birden çıktı ikimizde yere düştük.
Ortalığı daha pis bi koku sarmaya başladı, yine kıyafetlerimizi burnumuza basmaya başladık. içinden dil, ufak bi kapta bulgur, hangi hayvana ait olduğunu anlamadığım bi çift göz, ufak bi soğan vardı üzerine de 3 tane iğne batırılmıştı... Dayım önce onları yere koydu, sonra besmele çekerek hepsini birbirinden ayırdı... sonra da aklıma ediyim dedi...
dayımın ağzından ilk defa argo duydum, şaşırmıştım da korkmuştum da, çünkü onca olan şeyden sonra ilk defa argo kullanmıştı ve de bu aklıma ediyim olmuştu.
+ Hayırdır dayı noldu dedim.
- Hiç ya keşke eldiven alsaydık dedi.
Bu öyle diyince sinirlerim boşaldı kahkaha atmaya başladım , dayımda işi gücü bıraktı bana bakıyordu... Ne oldu oğlum ne kahkaha atıyon dedi, ben gülmekten cevap veremiyordum... sinirlerim çok boşalmıştı, en son sustum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Türkiye'de Yaşanmış Cin ve Hayalet Olayları 4
Kinh dịSerinin 4.kitabında olayları araştırmaya devam ediyoruz