Rıfat ağlamaya başladı “babamm, babam” diyordu. Mümin abi “eyvallah reis” dedi ve bir anda kaptan odasına doğru koşmaya başladı artık hareket etmeye başlamıştık hızlı şekilde 100 metreyi aşıp bir an önce Engin abiyi ve Kaya abiyi kurtarmalıydık. Başladık hareket etmeye fakat saat epey geç olmuştu göz gözü görmüyordu Sefa dayı geminin burnunda, Hüseyin abi geminin kıçında etrafa fener tutup denize bakıyordu yaklaşık 7-8 dakika yavaş şekilde yol aldıktan sonra Hüseyin abinin bağırışlarıyla durduk “hoppppppp, hopppppp” diye bağırıyordu fakat Kaptan Mümin abi dalmış olacakki Hüseyin abi “hopp hopp” dese bile yolumuza devam ediyorduk. Bir anda Hüseyin abi şiddetli şekilde bağırdı “ulan üstünden geçtin adamların, hoppppppppppppp Mümin, Kaptannnnn durrrr.” Diye bağırıyordu. Hüseyin abiyi duyan herkes bağırmaya başladı. Kaptan durrr! Gibisinden ve nihayet Mümin abi bizi duyup durdu kaptan odasından çıktı ve “ne oldu lan” dedi. Rıfat çığlık atıyordu “babammmmmm! Babammm! Geminin altında kaldı ezdin onları” dedi. Mümin abi “hassiktir lan” dedi ve telaşlı şekilde direk üstünü çıkartıp soğuk suya bir anda atladı. Mümin abinin arkasından Hüseyin abi atladı ve arkasından Rıfat atladı. Rıfat yüzme bilmiyordu fakat atlamıştı neyse herkes suya daldı ve geminin altına doğru girmeye başladılar, onlar giriyor bizde gemiden sarkıp onları izliyorduk nihayet suyun altından ilk çıkan Mümin abi olmuştu. Mümin abiye feneri doğrulttuk bir elinde Engin abi diğer elinde Kaya abi vardı.
. .. Feneri denize doğru tutuyorduk Mümin abi yüzeyde, Hüseyin abi yüzeyde, Engin abi ve Kaya abi baygın şekilde yüzeydeydi fakat Rıfat görünürde yoktu. Bir anda Rıfatın yokluğunu fark edince” Mümin abi Rıfat, Rıfat yok” diye bağırdım. Mümin abi bana bakıp merdivenleri işaret etti, merdivenlere bakınca Rıfatın merdivenlere sarıldığını ve oradan denizden çıkarılanları izlediğini gördüm ve derin bir oh çektim biraz kaç dakika sonra herkes geminin güvertesindeydi. Tüm ekip tekrardan beraberdi. Kaya abinin nabzı atıyordu fakat Engin abinin nabzı çok yavaş atıyordu sanki 1 saniye atıyor 3 saniye atmıyor gibiydi birşeyler yapmalıydık fakat yapamıyorduk galiba Engin abiyi kaybedecektik. O sıra size yaşadığım o duyguları anlatayım herkesin eli ayağı birbirine karışmış gibi hava kapkaranlık ve tek aydınlık dolunay. Ah böyle gözyaşın gelir gibi oluyor fakat gelmiyor öyle bir duyguydu. Mümin abi bize baktı “herkes gitsin uyusun yarın yeni bir güne uyanacağız bir gönüllü Enginin yanında kalsın Rıfatta babası Kayayla beraber kalsın” dedi. Ben bunu duyunca Engin abinin kaybolmasının sebebinin ben olduğumu düşündüğüm için “Ben engin abiyle kalırım” dedim. “Tamam” dediler ve herkes odalarına çekildi. Engin abiyi bir battaniyeyle serdim üzerine bir yorgan attım ve geminin güvertesinde Engin abinin başında oturuyordum arada sırada nabzını bakıyordum fakat durumu kötü gibiydi. O gece kötüydü.
O gece sabah 05:00 da Engin abi gözlerini açtı “Önderrr” dedi. “Abi uyandın demek abim benim” dedim ve Engin abiyi öptüm. “Önder beni dinle” dedi sesi çok kötüydü.” Onlar hala gemide oraya gidin geminin 3. Kapısından girin onların hepsi orada” dedi ve gözlerini geri kapattı. Ulan nabzına baktım nabzı yoktu ciddi ciddi Engin abinin nabzı yoktu ve kalbi atmıyordu. O gece Engin abim kollarımda can verdi son sözleride bu oldu. Yarın olduğunda o gemiye ben gidecektim ve 3. Kapıdan ben girecektim tüm sırrı öğrenecektim bunun ne olduğunu ben çözecektim aklıma koydum.” O gece herkese haber verdim ve sabaha kadar ağladım, ağlarken uyumuşum. Uyandığımda Hava aydınlıktı ve bugün bence büyük bir gündü.
Ertesi gün uyandığımda gözyaşlarım gözlerimde kurumuştu ve başım ağrıyordu, ağzım 2-3 gündür yemek yememişim gibi iğrenç kokuyordu. Uyandığımda etrafıma baktım kimsecikler yoktu ve bir kıyıdaydık. Birkaç saat sonra yanıma Rıfat geldi “Önder, o gece için özür dilerim kusura bakma babam için korktum sana o yüzden vurdum” dedi ve bana sarıldı. Bende Rıfata sarıldım ve beraber ağladık. Rıfata sordum “Rıfat neden kıyıdayız yani dün kıyıya falan çok uzaktık bugün nasıl kıyıdayız?” dedim. Rıfat yüzüme baktı “Ne dününden bahsediyorsun anlat bakayım?” dedi. “Rıfat dalga geçme dün engin abiyi kaybettiğimiz gece” dedim. “Ahh benim Önder kardeşim 2 gündür baygınsın ve uyanmıyorsun sürekli nabzını kontrol ediyoruz fakat normaldin kimse uyandırılmanı istemedi” dedi. “Ne diyorsun oğlum sen benim yapmam gereken şeyler var” dedim. Rıfat bana baktı “ulan deniz ortasında yapacak neyin olabilir” dedi. Bir anda doğruldum ve gemiden çıktım ve deniz kenarına atladım. Etrafıma bakıyordum amcamı arıyordum ve amcamı gördüm. Amcama doğru giderken amcamda beni görmüş olacak ki güneş gözlüklerini çıkardı ve beni süzdü “Önderr” dedi ve bana doğru gelmeye başladı. Yanıma geldiğinde “korkuttun be oğlum” dedi. “Amca beni boşver biz nereye geldik” dedim. “Görmüyormusun oğlum istanbula geldik, çok kötü şeyler yaşadık artık evine gidip dinlenme vakti” dedi. Amcama sinirli şekilde bakıp “amca ben hiçbir yere gitmeyeceğim burada yarım bırakılmış bir işim var” dedim. Amcam bana baktı ve “denizin ortasında yarım kalmış ne işin olabilir oğlum” dedi.
Amcama tekrar baktım ve “Mümin abi nerede” dedim? Amcam bana dönüp “oğlum o evine gitti bizde evimize gideceğiz” dedi. Amcama tekrar sinirli şekilde bakıp “beni Mümin abinin evine zütür” dedim. Amcam benden bıkmış olacak ki “eee takunu çıkartıyosun Önder adam akıllı otur işte hadi eve gidicez” dedi. Amcam bana karşı kolay kolay sinirlenmezdi fakat sinirlenmişti ulan engin abinin ölmeden önce söylediği yere mutlaka gitmeliydim ve o gemiye girmeliydim. Amcama bakıp “iyi beni evime götür o zaman” dedim. Amcam arkadaşlarına “hadi eyvallah” dedi ve benimle beraber arabasının olduğu otoparka doğru gitmeye başladık. Yolun tam yarısında aklıma bir fikir geldi o gemiye gidecektim ve o sulara dalacaktım, o enkaz geminin 3. Kapısından girecektim aklıma bir plan geldi. “aaa amca ben kıyafetlerimi gemide unuttum gidip onları alacağım” dedim ve arkamı döndüm tam o sırada amcam kolumu tuttu ve “kıyafetleri, giysileri bize ait olan eşyaları ben dün bagaja yükledim” dedi. “Yahu amca biz dün denizde değilmiydik engin abiyi kaybetmedik mi?” dedim. Amcam bana baktı “oğlum sen 2 güne yakındır baygınsın arada sırada yarı baygın su içip geri yatıyordun sen günleri iyice karıştırmışsın, gecen gündüzün karışmış senin” dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Türkiye'de Yaşanmış Cin ve Hayalet Olayları 4
TerrorSerinin 4.kitabında olayları araştırmaya devam ediyoruz