Heyecanlı bekleyişimin ardından sonunda üniversite tercihlerinin sonuçları açıklanmıştı. Manisa ... Üniversitesi Radyoloji Bölümü. Bir yıl boyunca verdiğim emeklerin karşılığını aldığımı hissediyordum. Heyecanla salona giderek
+Artık Manisa ... Üniversitesi'nde radyoloji okuyan bir oğlunuz var
Annemle babam birbirine bi müddet baktıktan sonra babam lafa girdi.
-Hayırlı olsun oğlum. Tez zamanda bitir gel okulunu
Odaya sessizlik çöktü. Sevinmelerini beklerken böyle davranmaları garibime gitti. Sessizliği bozan annem oldu.
+Aman oğlum Manisa nerde istanbul nerde
-Anne istediğim bölümü kazandım. Gideceğim şehrin ne önemi var
+Uzak evladım uzak
Tek çocuk olduğum için evden gideceğime üzülmüşlerdi sanırım.Yaz tatili bitmişti. Artık liseli değil üniversiteli olucaktım. Garip bir duygu bu. Otogara geldiğimizde annem ile babamın tercihlerimi açıkladığım günde ki surat ifadesi hala kendini koruyordu. istanbul-Manisa seferi için bilet aldıktan sonra otobüsün kalkış saatini beklemeye başladık. Annem gözlerimin içine bakarak konuşmaya başladı.
+Bari yurtta kalsaydın evladım. Tek başına nasıl durucaksın nasıl idare ediceksin sen evi.
Tercihlerin açıklanmasından 2 hafta sonra babamla Manisa'ya gidip üniversiteye kaydımı yaptırmıştık. Her ne kadar yurtta kalmam için beni zorlasa da ben tek başıma evde kalmak istediğim konusunda ısrarcıydım. Üniversiteye yakın bi yerde eşyalı apartman dairesi kiralayarak yaz tatili sonunda eve yerleşiceğimi ve kirayı o zaman ödemeye başlıcağımız konusunda babamla ev sahibi anlaşmıştı.
-Anne çocuk değilim ben. Yapma böyleAnnemlerle vedalaştıktan sonra otobüste ki yerimi aldım. Her zaman sevmişimdir pencere kenarında oturmayı. Manisa'ya vardığımda akşam olmak üzereydi. Otogarda ki taksiye binip evime doğra yola koyuldum. Pencereden dışarıya baktığımda herkes bi yerlere yetişmek için acele ediyordu. Sanki hiç ölmeyeceklermiş gibi bu hayatı sahiplenmişler...
+Üniversite öğrencisi misin yiğenim
-Evet abi daha ilk senem olucak
+Hayırlısıyla oku ailenin yanına dön bakalım
-inşallah abi
insanları bile samimi olan bu şehire ısınmaya başlamıştım şimdiden.Üniversiteye başladığımdan beri 3 ay geçmişti. Yeni insanlarla tanışmış yeni ortamlara katılmıştım fakat lisede ki samimiyeti üniversitede bulamadım. Bu 3 ay sürecinde Yozgatlı olduğunu neredeyse her cümlesinde belirten Hakan en yakın dostum olmuştu. Yurtta kalmasına rağmen arada sırada gelir benim evimde kalırdı. Onun sayesinde eski kitaplara merakım olmuştu artık. Sahafları gezip sevdiğim seri şeklinde ki bilim-kurgu romanlarının eski baskılarını bulup koleksiyon haline getirmeye başlamıştım. Narnia Günlükleri'ni ve Harry Potter kitaplarının bazılarını bu 3 ay içerisinde tamamladım. Harry Potter'ın eski baskılarını aramak için yarın çarşıya gidip sahafları gezicektim.
Yarın kahvaltımı edip hazırlandıktan sonra çarşıya doğru ilerlemeye başladım. ilk girdiğim sahaf oldukça küçüktü.
+Kolay gelsin. Sizde Harry Potter kitap serisinin eski baskıları mevcut mu
Bir müddet düşünceli şekilde etrafa bakınan amca raftan kitabı indirip bana uzattıktan sonra
-Bunun gibi bir şey mi evladım
Dante'nin ilahi Komedya adlı eseri. Kitaptan ziyade yaşlı amca dediğimi bile anlamamıştı sanırım.
+Yok amca. Sanırım burda aradığım kitap yok. Hayırlı işler
Bundan sonra ki 2 sahaf dükkanında da aradığımı bulamayarak başka bi dükkana girdim.
Burası resmen eski kitapların bulunduğu cennetti. Raflarda yüzlerce kitap, kolilerde açılmamış onlarca eser. Kim bilir neler vardı burada
+Kolay gelsin sizde Harry Potter kitap serisinin eski baskıları var mı acaba
-Buraya giren kitapların kaydını tutmam ben evladım. Aşağı kata bakabilirsin istersen
Aşağı kata indiğimde giriş katındakine nazaran daha az kitap vardı. Burda aradığım kitabı bulmam günlerimi alırdı. Hızlıca rafta ki kitaplara göz atmaya başladım.Gözüme hoş gelen kitapları raftan indirip inceleyerek bakınıyordum. Rafın ortasında ki siyah kitap gözüme ilişti. indirdiğimde bunun kitap değil ajanda olduğunu farkettim. Rafların ortasında ki masaya sandalye çekip defteri incelemeye koyuldum. Çok eski olduğu yıpranmış yapraklarından belliydi. ilk sayfada ki başlık dikkatimi çekti. "1997 Kara Keçi Olayı". Köyün imamı olarak bunu yazıyorum. Allah bizi onların gazabından korusun...
Sayfaları hızlıca karıştırıp göz atmaya başladım. Bir takım olaylardan bahsediyodu. Kitabın ortasına geldiğimde merdivenlerden bir şeyin beni izlediğini hissettim.
+Evladım akşam namazına gidicem aradığın kitabı bulabildin mi
Akşam namazı mı ? Kaç saattir buradayım ben ?
-Yok amca bulamadım ama hoşuma giden bi kitap buldum onu almak istiyorum.
Üst kata çıkıp kasanın yanına doğru ilerledik. Fiyat için defteri amcaya uzattım.
+Bu kitap değil evladım. Kazara karışmış heralde aralarına
-içinde ki notlar hoşuma gitti amca almak istiyorum.
Sahaf sahibi kuşkulu gözlerle baktıktan sonra fiyat biçti. Bir anca önce eve gidip okumak istiyordum .Eve geldiğimde akşam karanlığı şehrin üzerini örtmüştü. Ayak üstü bir şeyler atıştırdıktan sonra salona geçip ajandayı okumaya başladım.
1997 Kara Keçi Olayı
Köyün imamı olarak bunu yazıyorum. Allah bizi onların gazabından korusun...Akşam namazından sonra cemaatle köy kahvesine oturduk. Köy bakkalının sahibi her gece bize kahvede şehirde duyduğu hikayeleri anlatırdı. Yatsı namazına kadar öyle vakit geçirirdik. Yatsı namazı geldiğinde köyün delikanlılarından biri yanıma geldi.
+Hocam sizinle bir şey konuşabilir miyiz
-Namazı kıldırayım konuşalım kardeşim
Namaz bittikten sonra delikanlı yanıma gelip derdini anlatmaya başladı.
+Hocam biz hanımla yeni evlendik.
2 3 ay önce köy meydanında düğünleri olmuştu hatırladım bu delikanlıyı.
-Evet kardeşim
+Ne yaptıysak çocuğumuz olmadı. Şehre gittiğimiz de hekim beyler hanımımda sorun olduğunu asla çocuğumuz olmayacağını söyledi. Kulağımıza karşı köyde ki büyücünün bu işlerle uğraştığı kanısında duyumlar geldi. Ne kadar doğrudur hocam bu konuda büyü yaptırmaktır ?
-Din kardeşim büyünün her türlüsü günahtır. Allahtan hala umut etmek varken böyle aşağılık insanlara inanmak seni yoldan çıkartır. Aman sakın gitme öyle yerlere.
Delikanlı teşekkür ettikten sonra uzaklaştı. Köyde ki olaylar burdan sonra başladı.Bu olayın üstünden yaklaşık 1 hafta geçtikten sonra delikanlı koşarak köy kahvesine geldi.
+Çocuğum olacak emmiler çocuğum olacak
Herkesin yüzünü gülümseme yayıldı. Kahveden hayırlı olsun sözleri yükselirken aklıma o gece yanıma geldikten 1 hafta sonra karısının hamile kalması takıldı. Herkesle tokalaşıp elini öptükten sonra yanıma geldi
+imam efendi çocuğum olucak
Gülümseyerek cevap verdim
-Allah analı babalı büyütsün kardeşim
+Amin hocamKarısının hamile olarak 1 ay geçirmesinin ardından köyde bazı olaylar kendini belli etmeye başladı. Cemaatle akşam namazını camide kılarken camimizin taşlandığına bizzat kendim şahit oldum. Namazı bitirmemizi istemeyen varlıklar bizi namaz boyunca rahatsız etmeye devam etti. Namaz bittikten sonra apar topar camiden çıkan cemaat taş atan kişiyi aradı.
+Çocuklardır ağalar boşverin
inşallah çocuklardır dedim kendi kendime. O geceden sonra sürekli köyde gece başlayan fakat nereden geldiği belli olmayan çığlıklar oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Türkiye'de Yaşanmış Cin ve Hayalet Olayları 4
KorkuSerinin 4.kitabında olayları araştırmaya devam ediyoruz