bende o zamanlar mahallenin delikanlılarındanım yani istanbulda yaşıyorum, zaten onlara göre müthiş kültürlü görmüş etmiş adamım ayrıca sözüm şeyim geçer yani. hadi gelin bakalım dedim neymiş, aldım elime bi sopa ordan hemen halbuki yalaaaan altıma sıçıyorum korkudan kara kapşonlu kırmızı gözlü diyor delikanlılık mı söker. mahallenin çevresi hep tarla, ara sokağa giriyoruz dümdüz 50 m gidip yoldan saparsan tarlaya çıkıyosun öyle bişey. bahsettikleri ağaç da ana yoldan gözüküyor 50 metre falan anca var tam tarla sınırında duruyo. hepsi sopa aldı 10-15 kişi olduk sağa sola böğürtlenliklere dikenli yerlere paat küüüt vura vura gidiyoruz ya birisi çıksa var ya karşımıza, ölümüne sopa yiyecek ya anlatamam size kesinlikle ölür. çıroza diyorum lan nasıl bişey, abi diyo simsiyah giyinmiş gözleri kan çanağıydı diyo siyah şapkası da vardı diyo hay dedim sanki gene ruhani bişey tarif ediyo, çocuklar da aslen öyle sanıyo zaten korkma sebepleri o zangır zangır titriyolar heleki çıroz. kaçınız gördü lan dedim, 3ü görmüş diğerleri biz görmedik abi bunlar bağrınca kaçtık zaten diyo.
abi bakınıyoruz bakınıyoruz yok, olum yok dedim sarhoşun biridir dedim siz öyle bağırınca da kaçmıştır kalır mı yoksa. ağaçla aramda 3-4 metre ya var ya yok. o an gözüm tarlaya takılı kaldı, boş boş bakınıyorum.. bakın yemin ederim size yine tüylerim diken diken, bunlar bi bağırmaya başladı çıroz işte orada şerefsiz laaaaaaaaaaaaannn diye nasıl bağırıyo ve bi anda kaçmaya başladılar. sesleri duyuyorum, herşeyi duyuyorum fakat sanki biyere dalmışım gibi hala tarlaya bakıyorum. oraya bakma dürtüsü gelmiyor. ben böyle bişey yaşamadım yani size anlatamıyorum tarif edemiyorum, korku sıfır. sesleri duyuyorum ama hani bi yere dalarsınız size bişey anlatırlar duyarsınız ama odaklanamazsınız ya, sonra bi anda he noldu diye dönersiniz o kişiye, aynı his. tamamen aynı. kendime bi geldim, ulan hepsi kaçıyo ve benim samimi olan arkadaşım bile. benle yaşıt o da serseridir. lan noluyo falan dedim geri geri geçtim bende koşar adım yanlarına gittim, bu sefer benim arkadaşım da dedi olum o ne siyah şapkalı simsiyah giyinmiş gözleri kıpkırmızı bişey vardı ağacın altında oturuyo dedi. görmedin mi dedi 3-4 metre arkandaydı. görmedim . lan nasıl görmüyosun bağırdık orada diye bakmadın mı yoo dedim hiç de bakasım gelmedi. çocuklar benim ayaklara bakıyo ters mi diye sen ne ayaksın diye . çıroz o an gene bağırdı ta lan orada işte bakıyo aradan dedi, döndüm baktım bu sefer yok. lan dedim götürün bunu evine halisünasyon mu görüyosun dedim yok bişey. arkadaşım cüneyt, herkes mi hayal görüyo bende gördüm dedi. ama ben kesinlikle bişey görmedim.
o an mahallenin abileri geldi hayati abi falan vardı noldu lan dedi ne bağrınıyosunuz, böyle böyle anlattık, şimdi biz aradık çalılarda falan ama göt de tam yemiyo detaylı bi tarama da yapamadık açıkçası, hayati abi 2 arkadaşıyla daha gelmişti hani lan dedi aldılar sopaları girdiler çalıların araya abi bam güm vuruyolar arıyolar telefon ışıklarından bakmaya çalışıyolar tam detaylı taramaya girdi yani. eğer ki bi adam çıksa yaşamasının mümkünü yok. çocuklar garanti öldürecek. kimseyi bulamadılar. hadi lan dedi hayati abi dağılın evlerinize yok bişey dedi. çırozu falan eve götürdüler. herkes dağıldı bende gittim eve yattık uyuduk. sabah oldu ahmetle konuşuyoruz dün geceki olayı anlattım ona. olum dedi ben o ağacın altında bahsettiğiniz aynı tipi gördüm, ramazan ayında gördüm gece dedi. haaay ananı.. . ahmet edim sen ne ayaksın olum? sen böyle anahtar sağda solda bulmalar, gölgeler bilmem ne bide bunu mu gördün. bide rahat rahat anlatıyosun dedim ben ramazanda gördüm siyah giysili adam oturuyo diye sanki normal bişeymiş gibi. ben onu anneme anlattım ramazanda gördüysen kötü bişey olamaz dedi. ya normal adamdır falan yada başka bişeydir ama kötü bişey olamaz dedi bende fazla üstelemedim dedi.
o ağaca en yakın evde oturan çocuktan öğrendik, birine büyü yapmışlar ve büyüyü bozmak için muska okutmuşlar muskayı da o ağacın dibine gömmüşler. o sanırım onun bekçisi dedi öyle görenler varmış bi kaç kişiden de duymuştuk doğrudur dedi. vay amk dedim. iyi güzel de, bu kadarı fazla yani üstüste yaşadığım olaylar bu nedir böyle dedim artık kendi kendime. neyse zaman geçti istanbula döndük artık. 1-2ay geçti, hiç ruhani olaylar yaşamadık fakat bunların hepsi üstüste geldi
istanbula dönmüştük. bi süre geçti hiç bu tarz şeyler yaşadım. fakat inanılmaz hisler oluştu bende. kimisi 6.his diyor, kimisi şom ağız diyor. örnek veriyorum ulan hava tam deprem havası diyorum ve o gün küçük bi sarsıntı oluşuyor 2 kez başıma geldi size yemin ediyorum. fakat kasti olarak söylenmiş bişey değil, saçma sapan boş boş konuşuyosunuz ve öyle denk geliyor. bi keresinde ulan bayadır dayak yemiyoruz he dedim arkadaşlara o gün kavga çıktı mahallede biz 6 kişiydik 50-60 kişilik ülkücü grup saldırdı bize bunun gibi şeyler. fakat çok fazla kapsamlı. insanlar hakkında kişilik profili çıkarma uzmanı olmuştum sanki, bir insanın sinsi, güvenilmez, güvenilir olduğunu çözümleme durumları oluştu bende. ince detaylara takılmaya başladım. garip şeyler olmaya başladı ve garip insanlarla tanışmaya başladım. ve fal bakmaya başladım arkadaşlar.. fal nasıl bakılıyormuş, varsa aranızda bakan ne dediğimi anlıyordur. mesela kahve falı bakarken telvenin şekilleriyle hiçbir alakanız olmadığını, ona bakarak içinizden geçeni anında söylemeniz gerektiğini ve harika hikayeler yazdığını anlıyordur. inanılmaz derecede fallar bakmaya başladım ya bana sorarsanız götümden atıyorum, kızın vereceği tepkilere göre az çok bişey öğrendikten sonra hakkında yorumlamalar yapıyorum bakın kuran çarpsın, 2 sene sonra bile kız inanmıyorum o gün söylediğin herşey ama herşey oldu dedi geçen hafta bana. hayatımda değişik şeyler olmaya başlamıştı
özellikle bir insanın gözlerine bakarak hayatında ruhani şeyler yaşamış mı net olarak tespit ediyorum. o kadar da iddialıyım yalan si erkeklerde hiç denk gelmedim bilmiyorum ama kadın milletinin gözlerine bakarak hayatında ruhani şeyler yaşamış mı yaşamamış mı net bir şekilde tespit ediyorum. ve bu kızların hepsi güzel gözlü kızlar. cam gibi parlak gözlü, yeşil gözlü kızlar. nazar ile ilgili bir durumla paralel olabilir bu tam olarak bilemem. ezgi ve gamze diye bir kızla tanıştım. ezgi yemyeşil ve cam gibi gözleri olan güzel bir kız. bi arkadaş ortamında otururken "senin cinlerle olayların oldu mu" diyip kızın resmen şok olan surat ifadesiyle karşı karşıya geldim. Ezgi inanılmaz derecede rahatsız edilenlerden ve onlarla yaşamayı öğrenmiş insanlardan. gece yatarken koridorda birilerinin dolaştığını görüyor. yemek yerken bir ses "kalk televizyonu kapat" diyormuş ve kapatmazsa rahatsız ediyomuş bu bir çok kez başına gelmiş. ve rüyasında sürekli küçük güzel bir kız çocuğu görüyormuş. yaklaşık 100den fazla görmüş. hocalara gitmiş, muskalar yazılmış fakat muskayı taktığında boğuluyor adeta. nefes alamıyor ve daralıyor yani takamıyor, etki etmiyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Türkiye'de Yaşanmış Cin ve Hayalet Olayları 4
HorreurSerinin 4.kitabında olayları araştırmaya devam ediyoruz