birşeyler atıştırıp su içtik birazda. sonra uyuduk kanepelerde. uyurken bir çok kez uyandık. tüm evi birbirine katıyorlardı. bizim enesle ahmetin benim yattığım odayı yıktılar resmen duyuyorduk sesleri. altıma sıçıyordum ama bi yandan da bu odaya giremeyeceklerini bilmek bana az da olsa cesaret veriyordu. annem babam kanepeyi açıp yanyana geçtiler sonradan. korka korka uyumaya devam ettik. gözümü açtığımda saat öğle 1.30 civarıydı. kalktım koltuktan biraz su içtim annem babam çoktan uyanmışlardı. boş boş tavana bakıyorlardı. konuşmuyorlardı. nasılsınız dedim. sence deyip sen nasılsın dedi annem. iyiyim dedim. bu gece çoğu şey çözülecek hazır mısın dedi bana. anne dua edin dedim gözlerim doldu kalktı yanıma geldi. sarıldı bana o da ağlamaya başlamıştı. sıkı sıkı sarıyordu kollarına beni. kurban olurum seni verene geçicek hepsi bitanem deyip ağlamaya devam etti. babam tepki vermiyordu adam sanki şoklanmıştı . tek bi mimik yoktu yüzünde. sadece tavanı izliyordu. o sırada içeriden köpek havlaması sesleri gelince herif sıçradı yerinden bi anda. korkma baba gece hırlıyorlardı şimdi havlıyorlar korkma dedim. ezanın okunmasına 7 8 saat kalmıştı. kalktım tv açtım izledik biraz. o sırada kalan ekmek aralarını yedik. biraz su içmiştik. sigara yakacaktım yakamıyordum. içimdeki korku yatsı ezanına yaklaştıkça artıyordu. derken telefonum çaldı.hocaydı. nasılsınız dedi. hocam iyiyizde evi başımıza yıkacaklardı geceleyin. tuvalete felan çıkamıyoruz dedim. tamam ben birkaç saate geliyorum anahtar vermiştiniz nasılsa girerim ben sakın çıkmayın dedi. tamam hocam allah razı olsun dedim kapattı sonra. dediği gibi de oldu bi kaç saat sonra kapı açıldı. arapça bağırmalar falan. kapıyı açtı girdi içeri kapattı tekrar ellerinde yiyecek birşeyler vardı yine. ilk önce tuvalete girin çıkın isterseniz dedi. açtı kapıyı tekrar çıktık korkmayın gittiler dedi. herkes çıktı gitti rahatladık. sonra oturduk kavsümle konuştum. bu gece elif öldükten sonra senin sıran sahülü öldüreceksin. sana nasıl öldüreceğini anlatacağım dedi. hocam peki ya diğerleri dedim. onları kavsüm halledecek dedi. hocam emin misiniz dedim. gülümsedi. korkma allahın izniyle hiçbirşey olmayacak dedi. tamam dedim ne diyim başka amk. aşağıda arabamda aynalar var onları getiriyim mumlarla birlikte dedi. 3 ayna getirdi 100x60 gibi boyutlarda. mumlar getirdi. büyü yattığınız odada yapılmıştı demi dedi evet dedim. tv masasının altındaki elifin asılı olduğu simgeleri çakmakla tütsüleyip yaktı. elime bi kağıt verdi. odana bu aynaları koyacağız. önlerinede mumları dizip bekleyeceksin onu dedi. evdeki tüm korumaları kaldıracağım. annen baban ve ben bu odada olacağız sen o odada olacaksın. tek olacaksın. elindeki dua yı ezberle. yakarak öldüreceksin her hamlenden önce o duayı sesli bi şekilde okuyup aynada görünen sahüle tükürüp çakmağınla tükürüğünü yakacaksın dedi. hocam o sırada sahül armut mu toplayacak ? elbette hayır. sana dokunamayacak. elif öldükten sonra sahülü kontrol eden kişi kavsüm olacak. elifi sahüle öldürtecek. sahülünde beklediği buydu zaten. ama kavsümden haberi olmayacağı için sorun yok. kavsüm onun tüm fonksiyonlarını kontrol edecek o da odada olacak. ve sende o şekilde öldüreceksin dedi. korkudan altıma sıçıyordum. peki diğerleri ne olacak sahülle olanlar ? onların haberi olmayacak bu olanlardan. sahül öldüğü anda anlayacaklar ama iş işten geçmiş olacak. kavsümün yanında olanlar onları öldürecek. zaten üç dört kişiler. elifin çocuğu peki dedim ? elif ölünce o da ölecek. sahül onu da öldürecek. peki ya benim çocuğum ? kavsümünküler alacak onuda. plan mükemmeldi. allahtan tek istediğim bu olayın tıkır tıkır işlemeseydi.
planı kafamda defalarca hayal ettim en ufak kaçırmış olabileceğimiz bi nokta olmamalıydı. yatsı ezanına kadar elimdeki duayı ezberledim. saat akşam 9 civarıydı. hoca bana döndü ve elif öldü dedi. yutkundum tüm vücuduma titreme girdi kusacak gibiydim. midem bulanmaya başlamıştı. nasıl ölmüş dedim. yatağında boğmuş sahül. kavsüm dışarıda korumadan dolayı giremiyorlar. şimdi kaldırıyorum. sahülle birlikteler. beyler yatsı ezanı vaktine kadar odada herşeyi hazırlamıştı hoca. odaya geç hadi ışıkları söndür ve mumları yak. aynaların önüne otur ve kafanı eğ. önüne bak. onları hissettiğin anda kafanı kaldır ve aynaya bak sahülü göreceksin. duayı oku sahülün yansımasına tükür ve oradaki çakmakla yak. odayı yıkacak gibi bağıracaktır yıkmaya çalışacaktır korkma o anları sadece sen yaşayacaksın sen göreceksin. dediği gibi odaya gittim. kalbim yerinden fırlayacak gibiydi. nefes almakta zorlanıyordum sanki oksijen kalmamıştı. korkudan kusacaktım artık. ölmek istedim bi an. kapıyı açtım ışığı yaktım. aynaya mumlara baktım. mumları yaktım. ışığı söndürdüm. sonra aynaların önüne dizlerimin önüne oturdum ve kafamı eğdim. içimden bi genirme gibi bişey geldi. kusacak gibi ağzım açılıp ses çıkıyordu gırtlağım yırtılacaktı sanki. tam arkamdaydı ikiside. kafamı kaldırmaya korkuyordum. ağzım açık sanki birşey kopuyordu içimden. bağırmaya başlamıştı. göz kapaklarımı açtım önce. kafamı yavaşça kaldırdım aynaya doğru.
gördüğüm şey içinde hayretlere kapıldım. vücudunun insan vücüduyla alakası olmayan karalar içinde gözleri alevler içinde yanan ağzından salyalar aka aka beni öldürmeye çalışan ama gücü yetmeyen o ifrit arkamdaydı. kavsüm yoktu ortalarda. sanırım görüş açımda değildi. iğrençti. ellerim titriyordu. hocanın verdiği duayı sesli bi şekilde okumaya başladım. odayı yıkacaktı başıma. bağırışları kulak zarımı yırtacaktı. o kadar kalın bi ses olamaz. ayı ulamasına benziyordu. ben korkuyla karışık ne olursa olsun artık ruh haliyle bağırarak okudum duayı aynaya sahülün yüzüne tükürdüm. ellerim titreye titreye çaktım çakmağı aynaya. tükürük yandı. sahülün inlemeyle ağlamayla karışık bağırışları devam ediyordu bu işlemi en az 5 kez yapmam gerekiyodu öldürebilmem için sahülün gözlerinde nefret vardı. ateş gibi yanan o gözler artık bi kora dönmüştü kin ve nefretten. kavsüm olmasa 1 kemiğimi bulamazlardı benim. tekrar bağırarak okumaya başladım. kavsüm direniyordu. odada rüzgar esiyordu sanki mumlar sönecekti. tekrar tükürdüm. göğsüne yaktım aynada. yine bi bağırış inleme. bağırarak arapça birşeyler söylüyordu. korkudan ağlamaya başlamıştım tam o an odanın kapısı açıldı hoca bağırarak arapça birşeyler okudu. sahülde kavsümde ortadan kayboldu. ışıkları yaktı. sahülün kabile öğrendi durumu kavsümü öldürecekler kalk çabuk odaya geç dedi. altıma sıçacaktım koşarken bacaklarımın titremesinden koridorda düştüm sürüne sürüne gittim odaya kitlenmişti vücüdum hoca hemen duaları okudu evin her yanına. odaya geldi. Allah bize yardım etsin oğlum dedi. ağlıyordum hocam neler oluyor ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Türkiye'de Yaşanmış Cin ve Hayalet Olayları 4
TerrorSerinin 4.kitabında olayları araştırmaya devam ediyoruz