59.Bölüm

301 35 11
                                    

SERKAN
Eylül'e olan dargınlığımı mı düşünsem, yoksa Mert'in bana saldırmasını mı? Karar verememiştim.

Mert şuan umrumda bile değildi. Önemli olan Eylüldü... nasıl böyle birşey düşünebilirdi ya? Nasıl?

ştemilata doğru yürürken buldum kendimi. Umarım benden özür dilerdi, ya da en azından yanlışşündüğünü falan söylerdi... umarım..

Kapıyı çaldım ama açan yoktu. Tek başına nereye gitti ki?

Kaderi aradım, ama orda da yokmuş.

Biraz dinlenmek istedi belki... nasıl olsa akşam gelecekti...

GÜNEY
Çocukluğumdan beri aşık olduğum kızla bir gün evlenebileceğimi söyleseler güler geçerdim, ama nikah günümüzü almıştık bile. Haftaya evleniyorduk.

Cemre : ay Güney, ben çok heyecanlıyım

Güney : ben de

Cemre : herşey öyle çabuk oldu ki

Güney : bak eğer pişmansan...

Cemre : hayır tabii ki... ondan demedim, düşünsene evleniyoruz, evimiz de hazır. Okul da bitecek, az kaldı.

Güney : heh.. iyi o zaman... aaa şey...

Cemre : nooldu?

Güney: şahit... şahitlerimiz kim?

Cemre : şey ben Serkanı çağırayım, sen de Songülü... ne dersin?

İlk başta espri yaptığını anlamamıştım, sonra gülmeye başlayınca rahatladım...

Cemre : bilmiyorum, onu düşünmek için 6 günümüz var, buluruz...

Güney : tamam...

EYLÜL
ştemilata gelip eşyalarımı topladım, zaten çok da fazla eşyam da yoktu. Sonra villaya doğru yürüyüp Nazan hanıma teşekkür etmek istedim...

Ama kapıyı açan Defneydi...

Defne : Eylül... gelsene

Eylül : ben Nazan hanıma baktım aslında

Defne : aaa tamam bi dakika... anne!

Nazan : nooluyo kızım? Eylül?

Eylül : Nazan hanım, herşey için teşekkür ederim, evinizi açtınız, babama rağmen beni kovmadınız, sakladınız. İyi ki varsınız, çok teşekkür ederim

Nazan : önemli değil kızım, önemli değil de sen neden veda eder gibi konuşuyosun?

Eylül : çünkü gidiyorum...

Defne : ne?! Nereye?

Eylül : annem hasta, eve dönüyorum, onunla ilgilenecek kimse yok

Nazan : ama o adam?

Eylül: sorun yok. Geçti artık o tehlike.

Nazan : annenin durumu kötü mü? Nesi var?

Eylül: yok, yok büyük birşey değil. İyi olacak

Nazan : iyi madem. Kendine iyi bak...

Defne : yaa gitmeseydin keşke...

Eylül : aynı okuldayız zaten, görüşürüz yine

Defne : iyi tamam...

Eylül : hakkınızı helal edin

Nazan : helal olsun kızım

Serkana görünmeden evden çıkmayı başarabilmiştim...

SERKAN
Midem kazınmıştı, mutfağa geldiğimde annemi gördüm...

Serkan : naapıyosun anne?

Nazan : kızcağıza kafam takıldı be oğlum...

Serkan : hangi kızcağız?

Nazan : kim olcak, Eylül işte...

Serkan : nooldu Eylüle?

Nazan : annesinin yanına gitti.

Serkan : ne?!

Nazan : haberin yok muydu?

Serkan : hayır...

Hanımefendinin benden özür dilemeye niyeti yoktu, bi de haber vermeden çekip gitmişti...

Peki öyle olsun...

EYLÜL
Annem çok kötü bir haldeydi, hemen ona güzel bir yatak hazırlayıp, yiyecek birşeyler getirdim...

Mesude : istemiyom kızım... valla canım istemiyo

Eylül: ama yemen lazım

Mesude : valla içim almıyo annem... boşver sen ye

Babam olacak adam da gelmişti...

Ahmet : bırak yemiyosa yemesin. Sen bana meze falan getir, kur soframı.

Eylül: annem bu haldeyken içecek misin?

Ahmet : naapıyım gebermesini bekliyim?

Eylül: e yuh yani! Nasıl bir adamsın sen be?!

Ahmet : sus kız çok konuşma!

Yüzüme inen sert tokatla sendelemiştim....

Ahmet : bir daha sesini yükseltme bana! Herşeyi berbat ettin...

Eylül: annemin ne suçu var be?! Ne yaptı bu kadın sana?

Ahmet : sen yaptın! Zengin olma şansımızı teptin...

Eylül: sen beni satıyodun be!

Ahmet : artık istemiyolar seni zaten. Zaten o oğlan kirletip atmıştır seni...

Eylül : terbiyesizleşme!

Boğazımı sıkmaya başladı...

Ahmet : bana bağırma!

Tekrar vurunca annem ayaklanmaya çalıştı...

Eylül: annem... yat sen... birşey yok... iyiyim... iyiyim ben...

Ahmet : ananı kurtarmak istiyo musun?

Eylül: evet...

Ahmet : evlen o zaman o oğlanla. Zengin de. Al parasını iyileştir ananı...

Eylül : ne?

Ahmet : Serkandı dimi? Evlen... zaten başka kimse almaz seni... başkasının kirlettiği kızı kim alsın? evlenicek seninle, başka çaresi mi var?

GÜNEY
Cemre televizyon başında uyuklarken, markete gidip eve birkaç bişey almıştım. Eve geldiğimde kapının hafif aralık olduğunu farkettim. Korkuyla içeri girdim ama Cemre yoktu, masanın üzerinde ise bir not vardı...

Aşk AteşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin