127. Bölüm

271 30 1
                                    

SERKAN
Arkamı döndüğümde Cemre'yi yerde baygın gördüm. Hemen kucaklayıp acil kısmına götürdüm. İçim rahat etmemişti başında bekledim...

O acilde müşahede altındayken ben de Güney'i aradım ve Cemre'nin hastanede olduğunu söyledim.

Güney: ne?! Ya of! Ona birşeyler ye dedim ben. Dedim ama dinlemedi demek ki... Serkan hangi hastane? Söyle de hemen geliyim.

Söyleyip doktorunun yanına gittim...

Serkan : hiçbirşey yememiş. Açlıktan bayıldı sanırım

Doktor : evet tansiyonu çok düşük. Biz tedbir amaçlı birkaç test de yaptık.

Serkan : ha şey, bir de bayılmadan önce ağrım var demişti, hatta iğne vurdurmaya gelmiş...

Doktor : ne ağrısı?

Serkan : onu söylemedi...

Doktor : endişelencek birşey yok şu anlık. Merak etmeyin

Serkan : tamam ben eşi gelene burda bekleyebilirim dimi?

Doktor : tabii

Güney gelene kadar beklemiştim...

Cemre : Serkan... nooldu bana?

Serkan : bayıldın, tansiyonun düşmüş. Birşey yememişsin...

Cemre : sen nerden biliyosun?

Serkan: Güneyi aradım, o söyledi...

Cemre : Güneyi mi aradın? Ya keşke aramasaydın, şimdi boşuna telaş yapıp buraya gelecek..

Bir an arkamızdan Güney çıktı...

Güney : gelicem tabii... nasılsın?

Cemre : birşeyim yok benim...

Güney : kardeşim, durumu nasıl?

Cemre : iyiyim dedim ya Güney!

Güney : seni duymuyorum

Serkan : birşeyi yok, serumunun bitmesini bekliyoruz, bir de birkaç tahlil yapılcak, sonuçları çıkar birazdan

Güney : sağol abi

Serkan : ne demek... sen geldiğine göre ben gideyim artık...

Güney : tamam... yengeye selam...

Serkan : olur söylerim...

GÜNEY
Güney : inanmıyorum sana Cemre... hayır o kadar söyledim birşeyler ye diye

Cemre : canım istemedi naapıyım...

Güney : Serkan seni nasıl buldu? Yani benim haberim bile yokken seni nasıl buldu da hastaneye getirdi?

Cemre : ben hastaneye geliyordum zaten...

Güney : nasıl ya?! Neden?

Cemre : ağrım vardı... hala var gerçi...

O sırada doktor gelmişti...

Doktor : endişelenecek birşey yok... anne de bebek de iyi... serum bitince çıkarsınız. Geçmiş olsun...

Cemre : anne ve bebek mi?

Doktor : evet...

Cemre : bir yanlışlık oldu herhalde

Doktor: hayır hamilesiniz...

Güney : ne?!

Doktor : hayırlı olsun

Doktor çoktan çıkmıştı bile...

Cemre : bebek...

Güney : bebek mi var şimdi burda?

Elim istemsizce karnına gitmişti...

Cemre : öyleymiş...

Güney : baba... baba mı olucam yani ben şimdi?

Cemre : öyle... yani eğer istiyorsan...

Güney : aldırmayı mı düşünüyorsun?

Cemre : ben şey... bilmiyorum...

EYLÜL
Serkan hemen geleceğini söylemişti ama bir türlü gelmemişti. Ne oluyordu? Neden geç kalmıştı ki?

Ben kafamda binbir türlü ihtimal kurarken o kapıdan içeri girmişti...  boynuna sarıldım... o da benim belimden tutup sıkıca sarılmıştı...

Serkan : bu kadar özlendiğimi bilmiyordum...

Eylül: ya sussana bi sen...

Serkan : tamam karıcım çok özledin anladım ama kapıyı kapatsak mı acaba? Dışarıdayım hala...

Çekilip kapıyı kapadım...

Serkan : iyi misin sen?

Eylül: evet. Sadece seni merak ettim

Serkan: neden ki?

Eylül: beş dakikaya gelirim dedin, 2 saattir yoksun. Telefona da bakmadın. Endişelendim

Serkan benim elimden tutup koltuğa çekmişti...

Serkan : özür dilerim aşkım. Cemreyle karşılaştık hastane önünde. Bayıldı, ben de Güney gelene kadar başında bekledim...

Eylül: nasıl ya? İyi mi şimdi?

Serkan : evet evet.. açlıktan

Eylül: neyse... iyi bari

Serkan : sen çok mu korktun?

Eylül: dalga geçme Serkan!

Serkan : peki karıcım...

Eylül : Serkaaan

Serkan : tamam tamam...

Yeni başladığım EySer & CemGün hikayem için hepinizi Kalp Gözü adlı hikayeme beklerim

Aşk AteşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin