36- 6 Takım

1.9K 223 22
                                    

Ortaya çıktığımız alan bir odaydı. Büyüklüğü önceki boss odalarıyla karşılaştırılamayacak kadar fazlaydı. Duvarlar taştan örülmüş, her tarafı alev alev yanan meşalelerle bezenmişti.

Etrafıma baktım. 6 takım da oradaydı. Marius'un ölen takım üyeleri de dirilmişti, ancak benden en uzakta onlar duruyordu. Kafalarından geçen düşünceleri tahmin edebiliyordum. "Şimdi güçlü olabilirsin, ancak seviye atlayınca potansiyelimin gücüyle aramızdaki fark dağlar kadar fazla olacak." Ne düşünürlerse düşünsünler, her türlü dayağımı yiyecekler.

75 potansiyelli adam bana bakıyordu. Biraz uzağında da 65 potansiyele sahip kumral bir kadın yer alıyordu. Gerçekten güzel bir kadındı, acaba dayak yese yüzü ne hale gelirdi? Ahahahaha.

Victor bileğini dudağına götürüp bir şeyler fısıldadı. Aris te bana yaklaşıp "Bu gücü nasıl elde ettiğini sormayacağım. Yine de Kılıç Büyücüleri Loncasına ne yaptığını merak ediyorum." dedi.

"Şu sarı saçlıdan mı bahsediyorsun? Onu Kılıç Büyücüleri'nin gönderdiğini nereden biliyorsun?" diye sordum. Ben değerlendirmeyi kullanarak bunu kolaylıkla çözebilmiştim. Ancak Aris'in bunu fark etmesi ilginçti.

"İsmi Victor, Kılıç Büyücülerinin 4 ana Liderinden birinin öğrencisi. Durmadan da Xavi'yi kullanarak biriyle konuşuyor baksana. Bu sence kim olabilir? Liderlerden birinin öğrencisi gelip 10 dakika boyunca seni izliyor, savaşta direkt olarak sana saldırıyor. Her şey ortada değil mi? Hedef sensin."

Boyu ancak omzuma gelse de biraz zeki çıktı bu Aris. Ancak anlamadığım bir şey de söyledi. "Xavi ne?"

"Sen nerede yaşıyorsun? Bu kadar cahil olman doğal değil. Kulede yazarak mesaj atabilirsin, ancak bu zaman alır. Xavi'yi kullanarak uzun mesafelerle iletişim kurabilir, rahatlıkla konuşabilirsin. Normalde de ses iletimi olsa da bu iletim oldukça kısa mesafeler için geçerli."

"Bu Xavi'yi nereden alacağız?"

"Markete de mi hiç bakmadın sen? Birkaç gümüşlük bir eşya bu." dedi. Victor'un bileğine baktım. Gerçekten küçük bir dövme vardı bileğinde, dikkatli bakılmadığı takdirde görülemiyordu bile. Etrafıma baktığımda herkesin bileğinde olduğunu gördüm. Aris'in dışında herkesin...

"Aris sen niye almadın?" diye sordum.

"O kadar müsrifçe harcayacak param yok. Sadece birkaç saniye tasarruf etmek için değmez." dedi Aris.

Güldüm. "Arkadaşın da yok demi senin? Hem fakir hem asosyal. Ahahahahha"

"Sınırı aşıyorsun!" dedi kaba bir şekilde.

1,55 boyuyla bana bağırıyor. Ahahahaha. Daha fazla laf etmeyeyim de kızmasın. Takım arkadaşım sonuçta, ayıptır.

"Tamam, tamam," dedim. "Bu kadar alıngan olma."

"..." Bir şey demeden soğuk bir şekilde yüzüme baktı.

Bu sırada odanın karanlık yerleri de aydınlandı ve bir ork belirdi. Ancak bu Ork'un boyu 13 metreden fazlaydı. Elinde iri bir savaş baltası tutuyor, çirkin bir şekilde gülümseyip önündeki 6 takıma bakıyordu.

"HWAARRGH!"

Ahhh, bağırması bile kulağıma büyük bir baskı uyguladı. Hem sesi, hem kendisi çirkin, boyutu da devasa; öldürmesi uzun sürecek. Neyse...

"Değerlendir!"

Irk= Ork Ustası(Evrim geçirebilir)

Seviye= 20 (%0)

Hila'nın KulesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin