Bölüm 81

3.3K 223 6
                                    


                                   -SADOSEDEF ve zeynk121'e ithaf edilmiştir-



Semih arada bir gülüşerek kısık sesle sohbet eden üç kadını seyrederken nefis çayını yudumluyor, yoğun ve stresli birkaç günden sonra gelen bu huzurlu anın tadını çıkarıyordu.

Bakışları annesinin kucağında şaşırtıcı bir şekilde uslu duran ve konuşmaları büyük bir ciddiyetle takip eden Emir'e takılınca kıs kıs güldü. Ufaklık arada bir ortalığı alevlendirmeyi başarıyordu ama Senem'in fikrine göre tüm iyi huylarını Neva'dan almıştı. Karısı açıkça söylememişti ancak kötü huyların kaynağını doğal olarak anlamıştı genç adam.

Çayından koca bir yudum daha alırken gözleri söz konusu kaynağa döndü. Aliye'nin üçüncü tur çay teklifini aşırı bir hevesle kabul etmiş olan Demir nedense ilk baştaki kadar ilgili değildi bardağına. Ya da derin bir sohbete dalmış görünen küçük topluluğa bakakaldığı düşünülecek olursa çaydan çok karısını yudumladığını söylemek yanlış olmazdı.

Demir seyredildiğini anlamış gibi döndü birden. Semih arkadaşının kendisine baktığını bilmesine rağmen garip bir alevle yanan gözlerin bambaşka bir görüntüde takılıp kaldığından emindi. Bu yollardan geçeli çok olmamıştı ne de olsa. Sessizce iç çekip bardağını yan taraftaki sehpaya bırakırken gülüşü genişledi.

Aniden ayaklandığında Neva'ya doğru eğilmiş konuşan Senem bu hareketini hemen yakalayıp merakla "Hayrola?" diye sordu.

Bir anda herkesin dikkatini üstünde toplayan Semih "Hiç." dedi sırıtarak.

Semanur muzip bir kaş çatışıyla atıldı. "Öyle birden ayağa kalktın ki..."

"Ah..." dedi genç adam. "Birden karımı kaçırasım geldi de."

"Beni mi?" diye hayretle sordu Senem. Gözleri masum bir merakla irileşmişti. O zamana kadar dalgın görünen Demir dahil herkesin alaycı bakışları genç kadına döndü bu sefer.

Semih gülmesini kısa bir öksürükle boğmaya çalışırken "Hayatım..." dedi. "Yanlış hatırlamıyorsam nikah memurunun sorusuna evet diyeli çok olmadı."

"Doğru." dedi Semanur. Sonra da güzel yüzünde gülünç denecek derecede ciddi bir ifadeyle devam etti. "Bunu şahitlerden biri olarak söylüyorum."

Senem sıkıntıyla ofladı. "Öyle demek istemediğimi bal gibi biliyorsunuz. Neyse... Niye kaçıyoruz ki? Bildiğim kadarıyla planlanmış bir şey yok."

"Yok ama bu kadar gürültü patırtıdan sonra biraz temiz hava almak iyi gelecek sanki. Ne dersin?"

"Yani beni sana eşlik edeyim diye kaçırmak istiyorsun, öyle mi?"

Semih gülerek başını salladı sadece. O sırada Ethem'le yaptığı görüşmeyi bitirip salona dönen Enis son duyduklarına anlam vermeye çalışıyordu.

"Kim kimi kaçırıyor?" diye sordu alabildiğine masum bir tavırla.

Semih parmağıyla kendini işaret ederek "Ben efendim..." dedi saygılı bir tonda. "Karımı kaçırmaya çalışıyorum."

"Adı üstünde karın zaten. Nikahlı karını niye kaçırmaya çalışıyorsun ki? Doğrudan al ve çık. Hem Senem ne zaman bir isteğine hayır dedi ki?"

Enis'in hafif dalga geçen tavrı gülüşmelere neden olmuştu. Yaşlı adam da sırıtmaya başlamıştı ki bakışları karısına takıldı ve bir anda aklına gelen şeyle yüzü aydınlandı. "Aslında güzel fikir." dedi gözleri parlayarak. "Hayatım... Ben de seni kaçırayım, ne dersin?"

Soğuk Ateş - Neva (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin