ÖLÜM OYUNU SERİSİ 1, 2 Ve 3

Parçalanma 27. Bölüm

Bu bolümü sevgili nurayozgecacar a ithaf ediyorum..

2 gün sonra..

Aşûra ve Tahir endişeli gözlerle Akademinin önünde yığılan kalabalığı izliyordu.

Bildikleri tüm tılsımları ve büyüleri tek tek okurken bir yandan da ruhlarıyla mühürleme yapıyorlardı.

Şifacılar büyü ve tılsımların çözümlenmiş hallerini görebilirler. Bir şekilde kendi tılsım kalkanlarının çatlamaya ve gerilemeye başladığını görmüşler, yenilemek için insan üstü bir çabaya bürünmüşlerdi. Kendilerine doğru gelen siyah bulut ikisini de hareketsiz bırakıncaya kadar çalıştılar..

Axell Akademi içerisinde telaşla koşturuyor ve etrafa emirler yağdırıyordu. Sıkı bir yığınak yapmak zorundaydı.

Kayzer ve ekibi gittiğinden beri yapabildiği tek şey savunma hazırlığı yapmak olmuştu. Kendilerine doğru gelen uğursuz kalabalık yaklaştıkça vakitlerinin daralığının farkındaydı. Akademiyi ve kendisine bağlı varlıkları korumaktan başka yapabileceği bir şey yoktu. O, varlıklar dünyasının lideriydi ve yaklaştığını hissettiği savaşı komuta etmek onun göreviydi.

Göçebeler Kayzer ve diğerlerine ulaşamıyordu. Tedirginlik ruhlarını daraltıyor ve korkuyu her bünyeye nakış nakış işliyordu.

Uyumadılar, dinlenmediler, biraz su ve atıştırmalıklar dışında bir şey yemediler..

Bir kaç saat önce yorgunluktan Akademi'nin önüne yığılan Frey Gamayun, Aşûra sayesinde kendine gelmiş ve güçlerini kullanamayacakları için tedbir almalarını istemişti.  Kendi gözleriyle şahid olduğu her şeyi anlatmıştı. Gelmek istemese de anlatmak zorunda olan biri olmalıydı.

Onun gitmesini isteyen Elayas olmuştu. Koxie için geride bir akraba bırakmak istemişti O an.. Anne ve babasını kaybetmişken Ona göz kulak olabilecek bir büyük babası olduğunu bilerek büyümesini istemişti. Çünkü yollarının sonuna geldiklerini seziyordu. Göçebe olan Kayzer beden değiştiremediği için birinin dönmesi gerektiğini söylediğinde herkes en genç olan Roza'ya baksa da, O kesin bir dille reddetmiş, sılahını sımsıkı tutarak Akademi'yi ve ekibi korumaya yemin eden bir komutan olduğunu  göstermişti.

*********

Leon ve Lakis, Axell'in tüm görevlerini dağıtmak ve uygulamak üzere koştururken yerin salladığını hissettiler. Bir an birbirlerine tutunup geçmesini beklediler. Öğrenciler güvenli noktalara yerleştirilmiş olsa da bu sarsıntı Akademi'nin güvenliğini tehdit altında olabileceğini göstermişti.

" Sence bu sarsıntı bir tesadüf mü? "

" Sanmıyorum Leon. Frey'in bahsettiği güçte bir şeyle karşı karşıyaysak tesadüfleri listeden çıkarmak lazım. "

" Binayı başımıza yıkarlarsa büyük başkanın aldığı savunma tedbirleri bir tarafımıza monte olur baş eğitmen Lakis."

" Korktun mu genç? "

" Ben ve korkmak.. yapma ama ben gücü kuvveti yerinde olan yetişkin bir Zaman Arsızı'yım adamım."

Sarsıntı bu sefer biraz daha şiddetle gelmişti. Leon ve Lakis ayakta duramayacaklarını anlayınca yere çöküp kolkola beklemeye başladılar.

Sarsıntıya meydan okuyan Axell, lacivert gözlerinin en koyu  haliyle yerdeki Lakis ve Leon'u süzüyordu.

" Siz iki kız çocuğu sızlanmayı bitirdiyseniz işimize bakalım. Bina çökmeden karşıdakileri durdurmamız gerekiyor. "