Sırtımdaki ve dizimdeki acı yerden kalkmama engel oluyordu. Belimde hissettiğim ağırlık Tavita'nın acımasızca bastırdığının kanıtıydı. “ Pes et “ dedi ama söylediğini zar zor anlamıştım. “ Sen pes ettin ya" çaresizlikle çıkmıştı sesim. “ Lanet olsun hiç bir şey göremiyorum!” Elayas'ın telaşlı sesini yine duydum:
“ Lena, pes et..lütfen"
Ben olsam tam tersini haykırırdım. Pes etme dayan diye bağırırdım. Demek ki durumum gerçekten içler acısı. Suratımın halini az çok tahmin ediyorum ama belim ve dizim için hayal dünyam biraz kısıtlı kalıyor.
Belimdeki baskı iyice artmıştı, tüm ağırlığını vererek bastırıyordu.“ Aahh! Kes şunu!”
Dişlerinin arasından hiddetle cevap verdi “ Pes et yetimhane sürtüğü”
Ona daha önce Akademiyi Aldo'ya sattığını düşündüğüm için kızmış ve ufak çaplı bir kasırga meydana getirmiştim . Şimdi hislerim kızgınlıktan çok kahrolma içeriyordu. Bu sefer vücudumu öfke değil de hüzün kaplıyordu. Oturup saatlerce ağlayacak kadar mutsuz hissediyordum. Yerdeki yüzüm nereden geldiğini anlamadığım bir su birikintisiyle ıslanmıştı. Su tüm vücuduma temas etmeye başlayınca belimdeki baskı ortadan kalkmıştı. Tavita sonunda ayağını çekti, kalkabilirim diye geçirdim içimden. Düşünmemle yükselmem bir oldu. Hissettiğim hüzün yüzünden gözlerim dolmaya başlamıştı . Göz yaşlarının etkisiyle açabildiğim gözlerim puslu da olsa görmeye başlamıştı. Burnuma dolan gölün kokusu suyun gölden geldiğini gösteriyordu. Peki ben neden havadayım? Gözlerimin görebildiği kadarıyla yerden 5 metre kadar yüksekte bir su kütlesinin üzerinde duruyordum. Ağladıkça görüşüm netleşiyordu. Bunun adı ağlamaktan çok gözlerime yapılan bir pansumandı. Kayzer “ Lena Diskalifiye “ diye bağırdı. Arkasından Tavita kahkahayla gülmeye başladı. “ Çömezliğin tadını çıkar Lena. Biz üst sınıflarla çok eğleneceğiz” Ne demek istediğini çok net anlamıştım. Kafamı Elayas'a çevirdiğimde “ Yapma" diyordu. “ Sakın Yapma". “ Beni kandırdı” diye mırıldandım. Elayas tipli ona kafamı sakladığım gibi yavaşça kafasını daha sola sallıyordu.“ Bana haksızlık etti Elayas"
“ Yapma Lena, pişman olacağın bir şey yapma"
Ölse pişman olur muyum diye düşündüm. Sanırım olabilirdim. Düşmanlığını bana ilan etmişti çünkü. Sevdiklerime zarar vermemişti ki. Kendim için birini öldüremezdim. Sırf bana hakaret ettiği için , sevgilimde gözü olduğu için ya da hakkımı yediği için onu öldürmem beni acımasız bir katil yapardı çünkü . Yavaş yavaş yere inmiştim. Su göle doğru geri çekilmeye başlamıştı. Yere indiğimde masadaki tüm eğitmenlerin ayağa kalkmış korkuyla bizi izlediğini gördüm. Tavita yerde tek dizinin üzerinde duruyordu. Ben de oturdum ve ağrılarımla tekrar yüzleşmeye başladım. Kayzer yanımıza geldi. Sonucu ilan ederken epey keyifsizdi. Gözlerime bakmıyordu. “ Lena Diskalifiye ve -50 puan. Aşûra önce Tavita'yla ilgilen. Lena'nın acı çekerken düşünmesi gereken şeyler var"
Yanımdan hızla ayrılıyordu ki Gökşin “ Kız başarılı” diye seslendi. Herkes dönmüş ona bakıyordu. Eğitmenlerden bjri bakmakla yetinmeyip yanına gitmişti. Elini uzatıp masadan kaldırdı ve ayaktayken kulağına bir şeyler fısıldadı. Gökşin kafasını onaylamayarak sallıyordu. Yüzü çocuksu bir itiraz ile kaplanmıştı. “ Üzgünüm ortada büyük bir yanlış anlama var" diyerek eğitmene son bor bakış atıp bize doğru geldi. Yüzüme baktığında hii diye bir ses çıkararak elini ağzına kapattı. Kayzer’e yaklaşmaya çekiniyordu. Aslında burada olanlar onun gözünde akademiyi caniler topluluğunun çocuk katliamına yer verdiği bir yer haline getirmiş olabilirdi. Kayzer’e yaklaşıp “ Bu genç eğitmen pes etmişti” diye umutsuzca baktı. Az önce Gökşin'i engelleyen eğitmen yanımıza doğru yaklaşarak “ Korkarım biz duymadık hanımefendi, yanılmış olmalısınız. Taraf tuttuğunuzu düşünüyorum. Biz kendi aramızda bu konuyu konuşabiliriz” diyerek ukalaca dikildi. Yaklaşınca onun genellikle Tavita'nın dibinde gezen yaşlı eğitmenlerden Eric olduğunu görebilmiştim. Kayzer Tavita'ya döndü. Sesi keskin çıkmıştı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜM OYUNU SERİSİ 1, 2 Ve 3
FantasyÖlüm Oyunu Kabulleniş ve Ölüm Oyunu Parçalanma Ve sonunda Ölüm Oyunu Uyanış ile 3 kitap bir arada.. Bu hikayenin birden çok başrolü var. Bu hikâyede birden çok kişinin aşkı var. Bu hikâyede intikam peşinde koşan çok kişi var. Hepsinin düşmanı ortak...