Parçalanma 32.Bölüm

544 53 209
                                    

Bu bölümü çok sevgili bir_malak, Smrvkn
Ve SnDmrGB ithaf ediyorum ❤

Kayzer, odanın kapısını beş dakikada  bir açıp gelen giden var mı diye kontrol ediyor bir yandan da her seferinde boş koridora sövüyordu.

Çaylak Beyazlılardan birini çağıralı çok olmuştu ama kız ortalarda yoktu.

Yetimhanede büyüyen bir kıza göre fazla savaşcı bulmuştu yeni çömezi. Hakkında her şeyi bilmek ve mümkünse Bordolulara almak istiyordu. Elbette Arnav'ın şüpheleri doğru çıkmazsa..

Arnav, kızın Doğu Birliğinden olabilme ihtimalini dile getirdiğinde herkes alaycı bir şekilde gülmüştü. Kayzer ise aklının bir köşesine kazınan bu şüphe tohumunu daha büyümeden söküp atmak adına kızı konuşmak için çağırmıştı. Belki de sorgulaması gerekiyordu. Yine de eğitmen hisleri kızın gerçekten temiz olduğunu söylüyordu. Hislerinde bu güne kadar hiç yanılmamıştı.

Kapıyı tekrar açtığında Elayas ile göz göze geldiler.

" Sınav sonuçları efendim" 

Dosyayı önemsiz bir şeymiş gibi alıp kapının arkasına bıraktı. O, sonuçları  çoktan görmüştü zaten.

" Şu kızı bana getir. "

" Kız? "

" Dişi terminatör olan!"

" Hemen bir nöbetçi yolluyorum efendim"

" Dalga geçmeyi kes Elayas. Yarım saattir beyazlı çömezi bekliyorum. Senden önce giden nöbetçiyi görürsen Gölge'nin odasının temizliğinden sorumlu asker olarak hayatına devam edeceği müjdesini ver! Artık Gölge düşünsün! "

" Efendim benim biraz işlerim var ama en yakın zamand..."

Kayzer büyük gürültüyle kapattı kapıyı. Yüzüne bir milim mesafede kalan kapıya baktı Elayas. Derin bir nefes alıp burnuna çarpmak üzere duran kapıya doğru verdi.

Yine gitmek zorundaydı. Uzaklaşmak için çaba verdikçe kendisini Hazar'ın yanında buluyordu. Kaçmaya çalışdıkça bir şekilde Hazar'ın çekimine yakalanıyordu.

Beyazlıların yatakhanesine geldiğinde gün ağarmak üzereydi. Kapıda bekleyen bordolu nöbetçiye başıyla  kenara çekilmesini  işaret  ederek içeriye  girdi. Mışıl mışıl uyuyan 20 kişiyi dikkatle süzdükten sonra köşedeki yatağa koşar adım ilerledi. Hazar'ı bulması çok zor olmamıştı. Sanki yattığı yerde kendisini çeken bir ışık vardı ve takip etmesi yeterli olmuştu.

Yüzüne doğru eğildiğinde huzurla uyuduğunu gördü. Dokunmak hatta öpmek gelmişti içinden.

Yapmadı. Yapamazdı..

Parmağıyla yanağını dürttü. Gözleri hafifçe aralanan Hazar'a becerebildiği kadar sert bir bakış atıp kalkmasını bekledi.

" Git başımdan suratsız Elayas. Uyuyorum"

" Kalk çömez. Uyku bitti"

" Off! Rüyalarımda bile çekilmezsin! "

" Rüya mı? Cidden mi? Şu an rüyada mısın?"

" Evet ama kabusa dönüşüyor. Sus be adam!"

Yastığa gömülmeye çalışan Hazar'ı bu kez biraz daha sert bir şekilde dürttü.

" Ahhh! Yanağım!"

" Kalk hadi. Yoksa kucaklayıp götürürüm Kayzer'e"

" Sıkar o. "

ÖLÜM OYUNU SERİSİ 1, 2 Ve 3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin