Arabayı durdurduğunda başımı çevirip yamuk ağacıma gözlerimi kısarak baktım. Bindiğimden beri kokusu beni iyice dağıtmamış gibi anılarımda nefes almamı engellediğinden sesimi bile çıkarmadan buraya kadar gelmiştik. Durduğumuzda ise yaşadığım yoğun duygu patlamasında şaşkınlığıma esir oldum. Daha nereye gideceğimizi bile söylemediğim halde yönlendirmeme gerek kalmadan burada olmamız yerimden kımıldamadan ona doğru dönmemi sağladı.
"Sen burayı nereden biliyorsun?" Söylesem bile burayı eliyle koymuş gibi bulması imkansızdı.
"Belki sana görünmezdim ama sandığın kadar uzak değildim Nehir." Gözlerimizin yeniden buluşmasına bile alışmam gerektiğine inandırdığı saniyeler geçerken başını çevirip arabadan inmek için hareketlendi. Kapı açıldığı gibi içime ürperti girdiğinde arabanın önünden dolaştığını görecek kadar içeride ona bakarak oyalandım.
Bu koltukta oturmayalı o kadar uzun zaman oldu ki özledim desem yalan olmazdı. Onun yanında oturmayı, onun yanında varlığımı hissetmeyi, onun yanında kokusuyla nefes almayalı o kadar zaman geçti ki... Sessiz yolculuğumuzda özlemimle kavrulmakla uğraştım. Ağzından çıkan ilk cümleyle beni bilmem kaçıncı kez sarsarken kapımın yanında durdu.
Gözleri etrafı kolaçan eder gibi bakış attıktan sonra bana doğru çevrildi. Harekete dair bir eylem yapmadığımı fark ettiğinde tam kapının kolunu tutarak açacağını belli ederken ondan önce davrandım. Kapıyı açıp dışarıya çıktığımda geriye gitmesini sağlarken yüzüne direk baktığım için ifadesindeki saniyelik de olsa alaycı tavrı yakalama şansına eriştim. Elini koldan çekmeyip indiğim gibi geriye gittiği adımları bana doğru yaklaşarak kapıyla birlikte kapattı. Ondan bir an bile çekmediğim gözlerim aramızdaki mesafeyle birlikte titrerken siyah inciler yüzümde oyalandı.
"Aklında merak ettiğin her şeyi cevaplamak için hazırım Nehir. Gözlerinle anlatmak yerine bana, içinde tuttuklarını bağırarak sor. Sessiz sinemayı fazlasıyla oynadık." Kelimelerinin netliğine rağmen sesindeki ton o kadar da kırılmaya müsaitti. Hazır olduğunu söylese de bunu istemediğini belli eder gibi. Benim acımın yükünü kulaklarında çınlamasını kaldıramayacağını hissettirir gibi.
Nefesimi düzene sokarken önce ufak bir öksürüğün bana saniyelik zaman kazandırmasına müsaade ettim. Ondan uzaklaşmak yerine kollarımı göğsümde bağlayarak yüzüne bakmaya devam ettiğimde yıktığı Nehir'in kalıntılarıyla birlikte başarabildiğim kadar güçlü gözükmeye çalıştım.
"Öncelikle burayı nereden bildiğini, anlayabileceğim şekilde söylemeni istiyorum. Şu an asıl yapmamız gereken şey; perde açıldıysa arkasına saklanarak değil açık oynama zamanı. Sessiz sinemaya dahil olmak isteyen ben değildim." Onun gibi çıkan sesime karşılık başını hafifçe oynatarak beni onayladı. Hava yağmur sonrası soğuk olmasa da hafif rüzgarın onu etkilemediği kısa kollu tişörtüne rağmen üşümeye dair etki göstermeyen vücudundan belliydi. Başını arkaya doğru çevirip ağacıma baktığında sol elini kaldırarak işaret etti.
"Sen yokken sığındığım yer vardı, dedin. Orası burası değil mi?" Sorusunu yönelttiği gibi kaşını kaldırdığında cevabımı daha alamadığım için başımı oynatarak sinirle onayladım. Ellerini cebine atarken konuşmama müsaade etmeden devam etti. "Aslında burada sadece Onur'la değildin. Tam şu ağacın arkasında bende sizinleydim." Elini cebinden yeniden çıkarıp arkada kalan, farkında olmadığım kadar uzaklıktaki ağacı gösterdi.
Başımı çevirdiğim gibi çatık kaşımla birlikte yüzüne doğru şaşkınlıkla ve öfkeyle geri döndüm.
"Sen buradaydın? Ben burada gittiğin için hıçkırarak ağlarken sen buradaydın, öyle mi?" Ellerimi göğsümden indirdiğim gibi sinirden bağırdığımda gözlerini canı acır gibi kapatıp açtı. "Madem gidemedin neden bana yalan söylemeye devam ettin? Nasıl ben acıdan parçalanırken bunu sağlayan sen değilmişsin gibi bir de uzaktan izleyebildin? Nasıl bu kadar vicdansız olabildin sen Cankat?" Bağırmaya devam ederken dayanamayıp ellerimi göğsünün üzerine koyduğum gibi ufakta olsun iterek sarsılmasını sağladım. Sorularımın dikenleri canını acıtırken gözleri aynı derecede alevlendi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah İnci
Teen FictionBU KİTABI DAHA ÖNCE BAŞKA BİR PROFİLDE YAYINLAMIŞ VE GEÇEN SENE 5 MİLYONDAN FAZLA OKUNMA OLMASINA RAĞMEN KALDIRMIŞTIM. ŞİMDİ KENDİ ÖZEL PROFİLİMDE SİZLERE SUNUYORUM. İLK YAYIN TARİHİ 2013'TÜR. Herhangi bir kopyalama, çalınma gibi durumlarda gerekli...