Tunç kırılan telefondan hattını çıkarıp Kerem'in verdiği telefona taktı. Tunç'un kırılan telefonuna göre bile oldukça pahalı sayılırdı. "Mert çok teşekkür ederim."
"Neden?"
"Telefonunu bana verdin. Daha ne olsun."
"Ama telefonunu da ben parçaladım. Telafi ediyorum. Teşekküre gerek yok. Hem benim şu 500 öpücük cezası ne zaman başlıyor."
"Ben sana söyleyeceğim."
Kerem sinsice sırıttı. " Peki ,mesela ben kendi irademle gelip öpünce de sayılıyor mu?"
"Nasıl mesela?" Tunç sırnaşmak istediği için flörtleşiyordu.
Kerem aldığı pası gole çevirmeyi ihmal etmedi. Tunç'un yanına oturup kafasını kendine çevirdi. Tunç itiraz etmeden kendini bırakmıştı. Dudaklarına şehvetli bir öpücük kondurdu. " Böyle mesela."
"Ben anlamadım. Tam olarak ne demek istediğini."
Kerem tekrar Tunç'u dudağından öptü. Ama bu sefer daha uzun sürdü.
"Cidden anlamıyorum. Daha açık olsak mı?"
Kerem elini Tunç'un ensesine atıp dudağını Tunç'un dudağına bastırdı. Artık dilleri de buluşmuştu. Öpüşme iyice alevlendi. Kerem , öpüşmeyi bölmeden Tunç'un kucağına yerleşti. Tunç çoktan sertleşmişti bile. "Ufaklık ne ara şaha kalktı ?" Tunç'un kucağından inmeden başını geriye doğru çekerek konuşuyordu.Sırıttı.
"Ne yapabilirim. Kucağımda seksiliği yeniden icat eden bir afet var."
"Off! Yıllarca iltifat etmesen bu bana yine yeter."
Tunç , Kerem'in ensesinden tutup kendine çekti. Boynunu öptü. Biraz daha devam ederlerse fazla ileri gideceklerdi. Tunç şu an buna hazır değildi. Kalben affetse de kafasında affetmediği sürece Kerem ile sevgili olamazdı. Bu düşünceler aklında iken ona ümit vermemeliydi. Yavaşça kendini geri çekti. Kerem'in dağılan saçlarını eliyle arkaya atıp yüzüne odaklandı. "Bu kadar şımarma yeter bence."
"Ya hayır! Yetmesin. Doya doya öpeyim seni." Kerem , Tunç'un kucağından inip yanına oturdu. Hala aklında soru işaretleri var değil mi?"
Tunç gözlerini yavaşça kapatıp açtı. Yüzüne zoraki bir gülümseme yerleştirdi. "Senin duygularına inanıyorum. Hem de fazlasıyla. Ben de sana karşı boş değilim. Ama bazı şeylerden emin olmak istiyorum. Yani kendi açımdan."
Kerem elini Tunç'un ellerinin üstüne koydu. "Nasıl istersen canım. Seni hiç bir şeye zorlayamam. Ama emin ol ki sana çok aşığım. Bunu içimde tutamam. Sana yakın olmadan yapamıyorum. Ne zaman istersen tamamıyla senin olmak için bekliyor olacağım."
Tunç , Kerem'in saçlarını okşadı. Kafasını kendine çekip göğsüne bastırdı."Bu kadar anlayışlı olmak zorunda mısın?"
"Sana karşı her konuda çok esnek olabilirim. Sanki sen hayatımda yokken ben de yokmuşum. Kendimi yeni bulmuş gibi hissediyorum."
Tunç bu iltifatlara diyecek bir şey bulamıyordu. Duyguları karşılıklıydı. Ama o Kerem gibi dile getiremiyordu. "Bana bu kadar değer verdiğini bilmiyordum."
"Sözlerle ifade edebildiğim bu kadarı. Sana olan hislerim bundan kat kat fazla."
Tunç yanağına masum bir öpücük bıraktı."Hadi artık geceyi güzel bir romantik filmle bitirelim. Ne dersin?"
"Sen nasıl istersen."
Tunç film araştırırken , Kerem mutfağa gitti. Mısır patlatıp bir şeyler hazırlayacaktı. Elinde abur cuburlar ve mısır ile içeri girdiğinde film çoktan hazırdı. " Bakalım beğenecek misin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRDAN ADAM (GAY) (Tamamlandı)
Teen FictionOdaya girdi.Oda rengarenk dizayn edilmişti ama genel havası hoşuna gitmişti.Kapının hemen yanındaki kıyafet dolabına yöneldi.Oda bu kadar geniş olmasına rağmen dolap neden kapının dibinde diye düşündü.Üstündeki gömleği çıkardı.Karşısındaki aynaya ba...