14.Bölüm

5K 287 95
                                    

"Off anne ya. Yine kazakları yüksek derecede mi yıkadın ?" Tunç kendi kendine söyleniyordu. Yere düşen bornozu alıp tekrar üstüne geçirdi."Mert sende kusura bakma. Böyle kaldım önünde."

"Sorun değil. Hatta neden çekiniyorsun ki. Burası senin odan. Çıkar bornozu. Otur rahat rahat."

"Ne? Direk dansı da yapayım mı sana ?"

"Off ciddi misin? " Kerem iç geçirdi ve derin bir nefes verdi.

"Mert ne diyorsun sen ? " Tunç şaşırmıştı. Beklemediği bir tepki almıştı. Şakaysa bile hiç şaka kaldıracak hâli yoktu.

"Şaka yapıyorum ya? Ne gerildin bu kadar? Gören de çırılçıplak sokaklarda kaldı sanır."

"Gevezeliği bırakta filmi ayarla. Ben de atıştırmalık ve içecek getireyim."

"Tamamdır patron." Eliyle asker selamı verir gibi yaptıktan sonra ayaklanıp filmi açtı.

Tunç elinde bir sürü abur cubur ile odaya girdi. " Ne sevdiğini bilemediğim için bulduğumu getirdim."

"İyi yapmışsın. Hadi açtım filmi. Sen yerine oturunca başlatalım."

***
Filmin ortalarına geldiğinde Tunç Kerem'in kolunu sıkmaya devam ediyordu. " Ah Mert ah. Bunun hesabını sormaz mıyım ? Lan hani korku değildi. Bir altıma etmediğim kaldı. Film bittikten sonra çok pis intikam alacağım. Gerçi yerimden kalkmaya bir taraflarım yemez ama denerim."

Kerem kıs kıs gülüyordu. Bilerek bu filmi seçmişti. Tunç'a yakın olma fırsatını kaçıramazdı. Tunç farkında olmadan Kerem'e iyice sokulmuştu. Kerem de çaktırmadan elini Tunç'un omuzuna atmış , kendine çekmişti. Gergin bir şekilde ekrana bakarken , ani bir ses patlaması ile Tunç elindeki bardağı fırlattı. Kerem bunu görür görmez kahkaya boğuldu. Filmi durdurup gülmeye devam etti. Gülme krizine girmişti. Kendini tutamıyordu.

" Lan yeter. Gülmekten bir yerlerin çıktı. Eğlence malzemesi olduk ya."

"Ya ne yapayım. Ay çatlayacağım." Derin derin nefes almaya çalıştı. Gülmekten kızaran yüzü normal rengine döndü.
"Tunç uyuyalım mı artık. Devamını izleyemeyiz bunun. Ya sen korkudan bayılacaksın ya da ben gülmekten."

"Mert bunun bir bedeli olacak. Bu gülmelerin , beni kandırıp korku filmi izletmenin."

"Kızma ya. Eğlendik işte."

"Daha çok sen eğlendin. Hadi uyuyalım. Ders var sabaha."

"Ben nerede uyuyorum?" Kerem bu soruyu Tunç'u gıcık etmek için sormuştu. Sırıtıyordu.

"Sen kaşınıyorsun bak. Şu masayı geçireceğim kafana. Mecburen benim yanımda yatacaksın. Ben bu filmden sonra tek yatamam."

"Ne yapalım ? Garibanları üzmemek lazım." Hala dalga geçiyordu. Yüzündeki sırıtmayı bozmadan yatağa girdi.

"Soracağım garibanı. Kapat ışıkları , zıbaralım artık."

Kerem ışıkları kapatmak için hamle yaptığı sırada elektrikler gitti. Tunç panikle çığlık atarak , Kerem'in koluna yapıştı. " Mert ! Mert !"

"Tunç sakin ol, yanındayım." Bir yandan kolunu Tunç'un beline sarıp kendine çekti. "Ben buradayım merak etme." Ona yakın olmak huzurlu hissettiriyordu.

"Mert , ben nasıl uyuyacağım şimdi?"

"Yanındayım işte. Uyursun."

"Biliyorum ama böyle uyuyamam ben. Bana sarılır mısın ? "

Kerem çok şaşırmıştı. Ne diyeceğini bilemedi. Dudaklarını hafifçe oynatarak gülümsedi. " Çok korkuyorsan , yani filmi de ben açtım. Sarılırım." Tunç'a böyle söylerken içinden ' Ulan körün istediği bir göz , Allah verdi lazer ameliyatı be.' diye seviniyordu.

Yatağa girdiler. Tunç sağına doğru yattı. " Mert hadi. Sarılır mısın ?"

Kerem şaşkınlığını atamamıştı. " He ? He tamam. Evet."

Tunç'a belinden sarıldı. Ama mesafeyi korudu. Çok samimi bir sarılma gibi olmadı. Tunç'un tepkisinden çekindiği için mesafeli olmaya karar verdi.

Ortam çok karanlık olduğu için birbirlerini görmüyorlardı. Tunç diğer tarafta duran suyu almak için doğrulup , diğer yöne dönerken , Kerem de kalkıp telefonunu koyacaktı. Karanlıkta da birbirlerini görmedikleri için farketmeden dip dibe girmişlerdi. O an dudakları anlık olarak birbirine değdi.

"Kerem ne yapıyorsun karanlıkta ? Neden öptün beni ?" Tunç bu öpücükten rahatsız olmasa da göstermesi gerektiğini düşündüğü tepkiyi gösterdi.

"Özür dilerim. Öyle bir şey yapmadım. Karanlıkta çarpıştık." Kerem'in kalbi deli gibi atıyordu. Çaktırmamaya çalıştı.

"Neyse uyuyalım artık."

Kerem , Tunç'un istediği gibi sarıldı. Ama sırıtıyordu. Bilerek öpmüştü. İçinde kelebekler uçuşuyordu. Resmen deli gibi aşık olmuştu Tunç'a. Artık Tunç'un yönelimini öğrenmesi gerekiyordu. Tabii bir de kız kardeşi vardı. Aklına gelince morali bozuldu. Tek istediği Tunç'un kız kardeşine bir şey hissetmemesiydi. Daha kötüsü , Tunç eşcinsel olsa bile kendisine karşı bir şeyler hissetmezse ne yapacaktı ?

***

Tunç sabah güneşinin gözüne gelmesi ile gözlerini araladı. Bu sefer yan tarafı boş değildi. Kerem ona sarılmış uyuyordu. Biraz daha yakındı. Kerem'in saçlarını düzeltip yüzünü açtı. İzlemeye başladı. Acaba öpse ne tepki verirdi? Aklındaki sorulara cevap ararken Kerem uyandı. Tunç hemen toparlandı.

Kerem gözleri yarı açık bir şekilde Tunç'a bakıyordu. "Günaydın"

"Günaydın. Öğlen olmuş. Kaçırdım dersleri. Uyan hadi kahvaltı yapalım."

"Uyusak mı o zaman ya? Daha erken. Madem dersleri kaçırdın. Hadi gel sarılalım yine."

"Mert saçmalama. O dün gece korktuğum içindi."

Kerem uyku sersemi olduğu için en başta ne dediğini farkedemedi." Haklısın."

"Hadi toparlan. Ben mutfağa gidiyorum. Bir şeyler hazırlayacağım." Tunç cevap beklemeden odadan çıktı. Telefonunu odada unutmuştu. Kerem hala yataktaydı. Kendi telefonuyla uğraşırken , Tunç'un telefonunun titremesi ile irkildi. Kimden geldiğini çok merak etti. Ama bakmak istemiyordu. Başkasının telefonunu kurcalamak hoşuna gitmiyordu. Merakına yenildi. Telefonu aldı. Ekranı açtı. Telefonun kilidi vardı ama gelen mesaj bildirimlerden okunabiliyordu. Yazan mesajı okuduktan sonra suratı düştü. Telefonu aldığı yere bıraktı. Hiç ummadığı bir ihtimal ile karşılaşmıştı. Kendi kendine konuştu.

"Allah kahretsin ya. Ben bunu nasıl düşünemedim. Hiç sormadım da. Off ."

***

Sizce ne görmüş olabilir. Neden bu kadar üzüldü. Bir şey daha söyleyeyim. Kerem'in öbür adı Mert. Yani Kerem Mert. Tunç ona Mert diyor.Ama herkes Kerem diyor. O yüzden sürekli farklı isim algısı oluşmasın😅 yorumları bekliyorum.

SIRDAN ADAM (GAY) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin