Tunç şaşkın bakışlar ile annesine bakıyordu. Kerem ise hala üstündeydi. Kendi yatak odasında metresi ile basılan kocalar bile açıklama yapabilirdi. Ama Tunç şu an ne diyeceğini bilmiyordu.
"Anne ,şey. Anlatacağım her şeyi."
"Gecenin bir körü , mutfağın ortasında yerde ne yapıyorsun oğlum ? Bir de üstünde bir çocuk."
"Anne , Mert okuldan arkadaşım. Yakınlardaymış. Biraz midesi bulanıyormuş. Beni aradı. Tesadüf ya işte bende uyumuyordum." Tunç boş boş sırıtıyordu. Annesi hala anlamaya çalışıyordu. Tunç , Kerem'i üstünden itip kolundan tutarak ayağa kaldırdı.
"Her şeyi anladım da , bu çocuk ile yerde ne yapıyorsunuz? "
"Sorma ya. Mert çok sakar. Ben kahve yaparken gelmiş arkama. Öylece beklemiş. Bende duymadım geldiğini çarpıştık." Derin bir oh çekti. Annesi ikna olmuşa benziyordu. Buraya kadar çok fazla bir yalan söylemedi. Ama atladığı bir ayrıntı vardı. Mert sarhoştu. Eğer az önceki gibi pervasızca konuşursa , annesinin duymaması gereken bir şeyi yumurtlayabilirdi. Korktuğu her şeyin başına gelmesi de artık alışıldık bir hâle geldi.
"Olur mu teyzeciğim. Tunç alışık buna."
"Neye alışık ?"
"Üst üste düşmeye." İşaret parmağını kaldırıp , parmağını önce kendine sonra da Tunç'a çevirdi.
"Tunç bu çocuk ne diyor ? Sarhoş mu yoksa ? " Kadın Mert'i koklar gibi burnunu kaldırıp indirdi. " Oğlum bu ne?" Koklar koklamaz iki parmağı ile burnunu sıktı. " Çocuk votka kazanına mı düşmüş. Leş gibi kokuyor."
Tunç sırıtışını saklamaya çalışırken cevap verdi." Sorma annem ya. Kız arkadaşından ayrılmış. Yazık kıyamadım. Bilirsin ne kadar yufka yürekli olduğumu."
O sırada Kerem Mert elini Tunç'un göğsüne koyup kalbini gösterdi. "Maşallah altın gibi kalbi vardır."
Tunç , annesini zor ikna etmişken Kerem'in bu hareketlerin yapması, işini zorlaştırıyordu." Şakacı çocuk ya. Hey Allah'ım." Kısık sesle Kerem'e eğildi. "Lan Allah'ın belası sus artık. Kıracağım çeneni."
"Oğlum git şu çocuğu yatır. Uyusun. Yarın gitsin evine. Bu hâlde nereye gidecek."
"Tamam annem. İyi geceler sana." Kerem'i çekiştirerek odasına götürdü. Odanın kapısını kapattıktan sonra onu yatağın üstüne savurdu. " Ya kadın zaten şoka girdi. Daha ne kafasını karıştırıyorsun? Senin kırdığın potları düzelteceğim diye ecel terleri döktüm."
"Özür dilerim Tunç. Geceni mahvettim."
"Ya sorma. Marinada özel yatımda şarap içiyordum. Lan ne gecesi. Uyandırmasaydın, zıbarmış uyuyordum ne güzel. Zevzekliği bırak. Üstünü çıkar."
"Biraz hızlı gitmiyor muyuz ?" Yarı kapalı gözlerini açmaya çalışırken sırıttı.
"Tövbe tövbe. Lan üstünü değiştirmek için çıkar dedim. Leş gibi kusmuk kokuyorsun."
"Yardım etsene. Kolumu kaldıracak hâlim yok."
"Oldu. Banyoya gidelim , kese de atayım."
"Hiç yok demem. Her yerim uyuştu. Kalkacak dermanım yok."
"Öyle mi ? Neyse gel ben seni bir güzel yıkayayım."
"Gerçekten mi? " Kerem şaşırdı. Beklemiyordu kabul etmesini.
"Hadi yürü."
Banyoya geldiler. Tunç , Kerem'in önce üstünü sonra pantolonunu çıkardı. Sadece iç çamaşırları kalmıştı. Bu hâlde bile çok seksi görünüyordu. Ama şu an kendini kaptıramazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRDAN ADAM (GAY) (Tamamlandı)
Teen FictionOdaya girdi.Oda rengarenk dizayn edilmişti ama genel havası hoşuna gitmişti.Kapının hemen yanındaki kıyafet dolabına yöneldi.Oda bu kadar geniş olmasına rağmen dolap neden kapının dibinde diye düşündü.Üstündeki gömleği çıkardı.Karşısındaki aynaya ba...