18.Bölüm: Üç Kral

742 71 17
                                    

"PENTA EĞİL!"

Penta isimli avcı duyduğu bağırış ile birlikte omzunun üstünden arkasına baktığı anda, basının üstünde ki elin onu yere doğru itmesi ile dizlerini bükmüştü. 

Penta'nın diz çökmesi ile birlikte arkasında ki adam elinde ki baltasını savurduğunda, Penta'yı yukarıdan bastıran adamın koluna çarpan balta parçalara ayrılmıştı.

Baltayı savuran kişi ilk başta bir şey anlamamış olsa da, baltanın çarptığı kişinin gümüş bir şekilde parlayan kolu ile ne olduğunu anlamıştı. Penta'yı koruyan kişi, vücudunu armadillo zırhı ile korumaya almış. 

Bu şekilde de koluna çarpan baltanın parçalanmasına sebep olmuştu.

"Kardeşime dokunmana izin veremem, o benim avım."

Adam duydukları ile yutkunurken Penta yüzüne bir gülümseme yerleştirmişti, Penta'nın üstünde duran kişi hızla sıçradığı anda Penta adama dönerek sağ kolunu geriye uzatmıştı.

"KIZIL..."

Penta'nın kolunu kaplayan kırmızı deri ve kolundan yükselen dumanlar ile birlikte adam kollarını önünde siper etmişti.

"ŞAHİN!"

Penta'nın bir anda aleve boğulan yumruğu, büyük bir hızla adamın kollarına çarparak adamı metrelerce geriye fırlatmıştı. Adam yediği darbeden dolayı geriye fırlarken çoktan bilincini kaybetmiş bir şekilde yere yığılmıştı.

Penta adamın bayılması ile birlikte tekrar gardını aldıktan sonra arkasına geçen ağabeyi ile birlikte gülümsemesini büyütmüştü.

"Otuz yedi ağabey."

"Hey seni kurtaran kim sanıyorsun?"

Penta ağabeyinin dediği ile hafifçe kıkırdadığın da ikilinin etrafını saran askerler ile birlikte, Penta sakin bir nefes almıştı.

"Zamanı geldi mi Garzo?"

"Avı bitirmek istediğine emin misin? Bu kadar erken?"

"Parza bugün iki yaşına girecek, yanında olmak istemem suç mu?"

İkili etraflarını kaplayan öldürme arzusu yayan askerlere rağmen oldukça rahat konuşuyorlardı, Garzo duydukları ile hafifçe gülümsedikten sonra gardını bozarak sağ kolunu ileri uzatmıştı. Garzo'nun bandajlar ile sarılı sağ kolunu gören askerlerden bir kaçı tereddüt ettiklerini gösteren hareketler yapsalar da sayı avantajına sahiplerdi.

"O zaman yeğenimin doğum gününe geç kalmayalım."

Garzo'nun konuşması ile birlikte Penta göz ucu ile ona baktıktan sonra hafifçe öne eğilmişti, Penta'nın sırtında ortaya çıkan iki çıkıntı yavaşça sırtını parçalamaya başlamıştı. Penta'nın kürek kemikleri hizasında ortaya çıkan kemikler.

Önce basit bir et dokusu, ardından da gür tüyler ile kaplandığında. Penta ortaya çıkan kanatlarını birer kez çırptıktan sonra havaya yükselmişti.

Askerlerden bir kaçı bakışlarını şaşkınlık ile Penta'ya çevirdiklerinde, Garzo'nun sesi etrafta yankılanmıştı.

"Nereye baktığınızı sanıyorsunuz? Kaçmanız gereken avcı burada."

Garzo sağ elini yumruk yaparak hızla geri çektiğinde, tecrübeli bir kaç asker kaçmak için hamle yapsalar da geç kalmışlardı.

"KUDRETLİ ASLANIN HEYBETLİ KÜKREMESİ!"

Garzo'nun sağ kolundan fırlayan mavi alevler, büyük bir güç ile etrafa dağılırken Garzo'nun yumruğu toprak zeminle buluşmuştu. Garzo'nun yumruğunun gücü ile birlikte Garzo merkez olacak şekilde etrafa dağılan mavi ateş dalgaları, temas ettiği her şeyi mavi alevler içerisinde yakmaya başlamıştı.

Hırsızlar Kralı: BanzaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin