Banzai karşısında ki siyah saçlı siyah gözlü adamı dikkatle inceliyordu, adam oldukça sıradan bir vücuda sahipti.
Ne çok kısa ne çok uzun, ne çok kaslı nede çok zayıf bir vücudu vardı tamamen sıradan bir vücuda sahipti.
"İki yıldır yoktum beni unuttun mu?"
Siyahlı adamın konuşması ile birlikte Banzai gözlerini kısarak bir süre adamı izledikten sonra başını önüne eğmişti.
"Amca, seni tanımıyorum."
Banzai'nin konuşması ile siyahlı adam üzülmüş bir ifade takınsa da ardından hızla gülümser bir ifade takınarak konuşmasına devam etti.
"Sorun değil iki yıldır seninle görüşemedim ve unutman normal, ben senin eski bir tanıdığınım diyelim.
Bana usta demeni istiyorum zamanı geldiğinde adımı söyleyeceğim merak etme, seçim senin ama eğer güç, para ve bilgelik.
Kısaca sahip olabileceğin her şeye sahip olmak için sana şans sunuyorum, ne dersin Banzai Roi?"
Siyahlı adamın konuşmasını dikkatle dinleyen Banzai derin bir nefes almıştı, kimseye soy adını söylememişti sadece Babaanne'si ve kendisi biliyordu o kadar.
Buna rağmen bu adam ona adını bile söylememişken soy adını biliyordu?, Banzai adamı hatırlamasa da adamın onu tanıdığını biliyordu.
"Kabul ediyorum usta ama bir kaç sorum var."
Banzai kısa bir cümle kurduktan sonra beklerken ustası başını devam et dercesine hafifçe sallamıştı.
"Birincisi ben şuan neredeyim, gözümü açmadan önce Almus isimli o adam tarafından dayak yemiş ve bayılmıştım.
Ölmediğimi düşünüyorum ama nerede olduğumu bilmiyorum.
İkicisi Almus isimli adama ne oldu.
Üçüncüsü..."
Banzai üçüncü sorusunu sormadan önce derin bir nefes almıştı.
"Ursula ve diğerleri... hayatta mı?"
Banzai'nin soruları ile birlikte ustası konuşmaya başladı.
"Birincisi burası senin odan, odalar her insanda mevcuttur bu odalar senin hayal gücün ve seviyen ile genişler ve güçlenir bu şekilde burada her istediğini yapabilirsin.
Biz bu alanı senin eğitimin için kullanacağız ama bunun için zaman var.
İkincisi ve üçüncüsü Almus şuan diğerleri ile dövüşüyor ve ezici bir üstünlüğü var ne kadar şehrin meydanında olsa da muhafızlar gelene kadar Ursula ve Qudve'yi öldürmesi uzun sürmez.
Buna rağmen onları kurtara bilirim ne dersin?"
Usta konuşmasını bitirdikten sonra Banzai'ye baksa da Banzai'den gelen öfkeli aura karşısında sırıtarak konuştu.
"Cevabımı aldım."
Usta'nın vücudu bir anda silikleşmeye başlarken Banzai'nin karşısında bir pencere ortaya çıkmıştı. Banzai tüm öfkesini anlık olarak bir kenara bırakmış ve pencereyi izlemeye başlamıştı.
Bir kaç saniye sonra pencere de kendi vücudunu görmüştü tek fark gözlerinin gökyüzü mavisi değilde, kömür karasına dönüşmesi idi.
***
Qudve ve Ursula yerde yatarlarken Almus onların iki adım ötesinde yerde yatan ikiliye öfke ile bakıyordu.
"Acele ettirmeyin demiştim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırsızlar Kralı: Banzai
FantasiHiç bir şeye sahip olmayan bir gencin, güç, para ve bilgeliğe sahip olması adına ilerlediği bir macera duruyor. *** "Ben her şeye sahip olan, ancak kaybedecek hiç bir şeyi olmayan biriyim." Mavi saçlı kırmızı gözlü çocuğun konuşması ile birlikte a...
