Esrir sessiz bir şekilde Qudve ve Ursula'ya bakıyordu, Qudve ve Ursula kılıçlarını ellerine almış bir şekilde Esrir'e karşı gard almışlardı.
Esrir'in yapacağı en ufak hamle de saldırıya geçmek için hazırda bulunan ikili ile birlikte, Esrir bir anda bulunduğu yerden kaybolmuştu.
Qudve ve Ursula sırt sırta vermişlerdi, Qudve'nin tek eli ile tuttuğu ağır kılıcına karşılık, Qudve'nin iki elinde de birer ağır kılıç mevcuttu.
İkisi de güç konusunda bir birleri ile rekabet etmekten çekinmezlerdi, bu onların hem gözünü karartan kötü bir huyları, hem de onları gaza getiren bir avantajdı.
Qudve hızla kılıcını sağ tarafına savurduğunda, Ursula da kılıcını kendine göre sağa doğru savurmuştu. İkilinin kılıçları bir birlerini desteklerken, kılıçlara çarpan ve kılıçları itmeye başlayan Esrir kılıçlardan destek alarak geriye sıçramıştı.
Esrir'in tekmesini her ne kadar engellemiş olsalar da ikili bir kaç santim geri itilmekten kurtulamamıştı, bu da Esrir'in bacaklarında ki muhteşem kuvveti gözler önüne sermeye yetiyordu.
"İkinizle birlikte uğraşmak sıkıntı olacak, neden ayrılmıyorsunuz?"
Esrir sol ayağını dik bir şekilde havaya kaldırdığında, Qudve ve Ursula tekrar gard almışlardı, Esrir dik bir şekilde kaldırdığı bacağını hızla toprağa savurduğunda, Esrir'in topuğunun toprak zemin ile temas etmesi ile birlikte toprakta ortaya çıkan çatlak ikiliye doğru ilerlemeye başlamıştı.
Qudve ve Ursula yerde açılan ve her saniye genişleyen çatlak ile birlikte bir birlerinden uzaklaşmaya ve iki tarafa açılmaya başlamışlardı.
Ursula bakışlarını yerde açılan büyük denile bilecek çatlağa çevirmişti, Esrir'in sadece bir topuk darbesi ile bunu yapa bilmesi Ursula da ufak bir tereddüde sebep olmuştu.
Savaş alanında ki en ufak tereddüt ise kişi için büyük bir hata demekti, gözleri önün de ortaya çıkan bacak ile bunu hatırlayan Ursula tepki veremeden Esrir'in tekmesini yüzüne yemişti.
"URSULA!"
Qudve hızla hendeğe doğru koşarak diğer tarafa atlamak için hamle yaptığında, Esrir yine oldukça yüksek bir hızla bu sefer Qudve'nin karşısına gelmişti.
Sıçradığı için hava da duran Qudve hızla kılıcını önünde siper ettiğinde, Esrir'in tekmesi Qudve'in kılıcına çarparak Qudve'yi geriye fırlatmıştı.
Qudve yerde yuvarlanarak en sonunda durduğunda kılıcını omzunun üstünden arkasında tutarak saldırmak için bekliyordu, Esrir'in kırmızı gözlerinden bir an olsun bakışlarını çekmeyen Qudve'ye karşılık Esrir.
Yüzünde ki gülümseme ile birlikte havaya sıçradığı gibi Esrir'in beli hizasında savrulan kılıç ile birlikte Esrir, arkasında duran Ursula'nın başını eli ile bastırarak onu yere doğru ittikten sonra Ursula'nın arkasına geçmiş ve sol ayağı ile Ursula'yı itmişti.
Esrir'in yüzünde ki eğlenir ifadeye karşılık Ursula hızla sağ yumruğunu arkaya doğru savurduğunda, Esrir gözlerini açarak hızla geriye sıçradığı gibi Esrir'in bir saniye önce durduğu yere saplanan ağır kılıç ile birlikte.
Ursula saplanan ağır kılıcın kabzasını sıkıca tutarak kendini çekmiş ve sol elinde ki diğer ağır kılıcını, Esrir'e doğru fırlatmıştı. Esrir kendisine gelen ağır kılıçla karşı karşıya gelmişti, Ursula'nın fırlattığı ağır kılıç Esrir'in gözlerinin önündeydi.
Qudve ve Ursula Esrir'in bu durumdan kaçamayacaklarını düşünüyorlardı, bu düşünce de haklı olsalar da Esrir'in kaçmak gibi bir düşünceye sahip olduğu söylenemezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırsızlar Kralı: Banzai
FantasyHiç bir şeye sahip olmayan bir gencin, güç, para ve bilgeliğe sahip olması adına ilerlediği bir macera duruyor. *** "Ben her şeye sahip olan, ancak kaybedecek hiç bir şeyi olmayan biriyim." Mavi saçlı kırmızı gözlü çocuğun konuşması ile birlikte a...