Bölüm umutmutluluk ' a geliyor.İYİ OKUMALAR...
🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁
Yıldızlar yeryüzünden kendilerine ulaşan bu davete icabet eder mi bilinmez, Zühre ve Botan'ın ortadan kaybolduğunu haber alan Cihan saklandığı inden çıkmaya karar vermişti. Ne pahasına olursa olsun, bu evliliğe engel olacaktı. Telefona sarılan genç adam ezbere bildiği, kardeşi Kürşat'ın numarasını çevirdiğinde " Abi !" diyerek telefonu açan gencin çaresizliği sesine yansımıştı.
"Abi ya! Duymayacak mıydım kaçtıklarını?" diye bağıran Cihan'ın sesi boş odada bir kaç kez yankılandı.
" Ne kaçması abi ? "
" Bana bak! Karşında çocuk yok senin! Zühre ve Botan kaçmış. Bu ne demek biliyor musun en kısa sürede evlenecekler. Ağalıkta, Zühre de o hanım evladının olacak. Sence ben buna izin verir miyim? Ne pahasına olursa olsun kaybetmeyeceğim ucunda ölüm dahi olsa kaybetmeyeceğim. İlk uçağa atla gel! Zühre denen inatçı keçi bir sana güvenir. O düğüne bir yolunu bulup engel olacağız. Yoksa kendimle beraber senide, Zeynep'i de yakarım. "
Söz vermiştin, Zeynep'i karıştırmayacaktın bu işlere! Hem ne istediysen yaptım ."
"Daha fazla çene çalmam seninle, yarın aradığım da Diyarbakır'da olmazsan Zeynep'in cesedini ellerimle gönderirim sana..." dedikten sonra telefonu kapatan Cihan, ilk kez kullandığı sim kartı telefondan çıkartarak kırdı. Reşat Hancı'nın polis teşkilatındaki uzantıları düşünülürse çok dikkatli olması gerekiyordu.
Kaldığı odada bulunan az sayılı eşyadan biri olan tek kişilik yatağa doğru ilerleyip, iri bedenini güçlükle sığdırdı yatağa. Gözlerini tavana dikip bir süre izledi. Günlerin verdiği yorgunluk ile gözleri istemsizce kapanırken, bilinçaltındaki en büyük zaafı rüyasında gün yüzüne çıkacaktı.
Seydan konağında ki odasında gözlerini açan Cihan ağa, yanıbaşında uyuyan güzeller güzeli Zühre'sine aşkla baktı. Sarı saçlarından yayılan koku genzine dolduğunda ise daha fazla kayıtsız kalamayıp hafifçe doğruldu yerinden. Genç kadının üzerindeki ince pikeyi yavaşça sıyırdığında ortaya çıkan hafif şişkin karnının üzerine yerleştirdiği iri ellerini incitmekten korkarak gezdirdi ,oğlunun varlığını hissetmek istercesine.
Bakışlarını yeniden Zühre'sine çevirdiğinde ise boğulduğunu hissetti. Genç kadının yeşil gözleri aralanmış ve kendisine nefretle bakıyordu. Daha sonra nerden geldiğini bilmediği bir bıçak belirdi karısının ellerinde. Zühre yüzünde ki delirmiş ifade ile kavradığı bıçağı karnına sapladı. Bıçağı defalarca karnına sallayan genç kadın " Nefret ediyorum senden , nefret ! Ben sadece Botan'a aitim." diyerek bağırıyordu. Derken kulaklarını sağır eden bir ağlama sesi doldu geniş odaya. Sevdiği kadının rahminde can bulan oğlu kanlar akan küçük bedeni ile karşısında belirmişti. Minik bebeğin elleri boğazına dolandığında ise git gide savrulmaya başladı cehennemin azap dolu bahçelerinde. Bu güne kadar canını yaktığı tüm mazlumlar bir olmuş üzerine geliyordu. Boğazındaki ellerin sayısı git gide artarken , aniden sıçrayarak uyandı derin uykusundan.
Alnına dökülen koyu kumral saçları terden ıslanan adam, gördüğü kabus ile nefes nefese kalmıştı. Başlarda Botan'ı bitirmek için takip etmeye başladığı Zühre'nin rüyalarında hüküm süreceğini tahmin bile edemezdi.Bu oyundaki tüm dengeleri alt üst ediyordu genç kızın asi yeşilleri. Cihan'ın yüreğinde ki öfke ya Zühre'ye sahip olduğu gün sönecekti ya da son nefesini verdiği gün. Kan ter içinde kalmış bedenini ağır hareketlerle yataktan doğrultarak ilerledi küçük pencerenin önüne. Başını göğe çevirdiği an ise yeniden Zühre'nin silüeti belirdi gözlerinde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SANA YENİLDİM (KİTAP)
Literatura FemininaSevdiğini incitmeden yüreğinde taşıyabilen merhametli Mehmet, Mahcup Emine'ye gördüğü ilk anda vurulup bir ömür gözüne başka göz değmeyen, damarlarındaki asi kanla dolup taşan meczup Hamza, Genlerinde var olan aşk ateşini sırça bir köşk gibi yüreğin...