Bölüm aydinaysee95 ' geliyor. Bazı sağlık sorunlarıyla uğraşıyor kendisi , çok geçmiş olsun Rabbim tez zamanda şifa versin inşallah...
İYİ OKUMALAR..
🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁
Duyduğu her bir kelimede tükenen Sultan, annesi yerine koyduğu kadın tarafından mahvedildiği gerçeğini kabullenemiyordu.
"Başlayalım mı artık?" diyerek yerinden doğrulan Safiye, yeğeninin korku dolu bakışları ile gülümsedi ve " Hasan'ımın ölüm haberini duyduğumda, ruhumda onunla öldü biliyor musun? Seninde sevdiğin güvendiğin Safiye annen bu gece öldü, ruhun nasıl acıyor değil mi?
Ama ruhunun acı çekmesi yetmez içimdeki yangını söndürmeye bedeninde acıdan kıvranacak, benim gibi ölmek için yalvaracaksın katiline. Hasan'ımın göğsünü delen kurşun nasıl yaktıysa canını, Rüstem'in kemer darbeleri nasıl kanattıysa tenimi, seninde canın yansın, kanın aksın. Neyse yeterince konuştum , sende tamamen uyuştun bakıyorum. Hazır mısın annenin çektirdiklerinin bedelini canınla ödemeye?" dedi ve sözlerini bitirir bitirmez yüzünü kaplayan korkutucu gülümsemeyle yerdeki kadının yüzüne şiddetli bir tekme savurdu. Aldığı ilaç nedeniyle bedeni uyuşan Sultan ise acı içinde feryat etti , aldığı ilaç yüzünden kıpırdayamasa da acıyı tüm hücrelerinde hissetmişti. annesinin mezarının yanına.
Ağlayarak " Anne ne olur yapma ..." dedi boğuk bir sesle, dudağı patlamış ve ince bir çizgi halinde kan sızıyordu.
Safiye ise " Ne yüzle merhamet dileniyorsun ? Sen bugüne kadar kime acıdın ki ? Elif'e mi , Mehmet'e mi , Hacer'e mi ? Kimseye acımamışken, benim sana acımamı mı bekliyorsun?" dedikten sonra büyük kol çantasından çıkardığı makas ve bıçağı yeğeninin gözlerinin önünde salladı. Ardından yerde boylu boyunca ağlayarak uzanan kadına doğru yaklaşıp şaçlarını sert bir şekilde kavradı. Elindeki makası çaresiz bir şekilde hareket etmeye çalışan Sultan'ın saçlarına yaklaştırıp gelişigüzel kesmeye başladığında " Biliyor musun, Hasan'ım en çok saçlarımı severdi . Onun sevmelere doyamadığı saçlarım her gece Rüstem'in ellerinde kopup yerlere savruldu. Sence benim saçlarımın bedelini kim ödeyecek?" dedi.
" Anne yapma, annemsin sen benim. Bu hayatta beni seven tek kişisin, yapma!" diyerek ağlayan yeğeni ile duraksadı ve "Şişşt ağlama bakayım kökü sende nasılsa yine uzar . Aaa dur bak bu olmadı kökü sende ama uzaması için yaşaman lazım. Yazık bir daha uzayamayacaklar. " dedi. Sonrasında ise kaldığı yerden devam etti saçlarının bedelini ödetmeye.
Sultan'ın saçlarıyla işi bittiğinde makası yere fırlatıp doğrularak üzerindeki saçları tiksindiğini belli eden bir yüz ifadesiyle silkeledi. Bir kaç dakika önce yere bıraktığı bıçağa uzanarak sıkıca kavradı, yeğeninin gözlerinde ki tükenmişlik ve korku hastalıklı ruhundaki acıyı unutturuyordu. Dudakları alaycı bir tavırla yeniden aralandığında, parmağının ucunu keskin bıçağa sürtüp ince bir kesikle teninin sızlamasına izin verdi. " Biliyor musun Elif ve diğerlerine yaptıkların olmasa vicdanım seni öldürmeme el vermezdi. Bir nevi Elif , Hacer , Hasan Baran , Mehmet benim vicdan yükümü hafifletmek için o acıları yaşadılar. Bende en az annen kadar hastalıklı bir ruha sahibim. Daha doğrusu sahiptim , ruhumda bedenimde öleli çok oldu benim. " dedikten sonra yerdeki kadının karnına oturarak bir kaç saniy düşündü. İlk nereden başlamalıydı. Sahi o ilk neresinden bıçaklanmıştı.
"Vücudumdaki Rüstem'in yaptığı izlerin aynısını bende sana yapacağım ama nereden başlasam karar veremedim sence nereden başlayayım kızım?"
"Ben ne istediysen yaptım, seni sevdim. Yapma, ne olur anne yapma!"
" İstediklerimi sorgulamak elindeydi, ama sen annen gibi pis bir yılandın. Neyse vaktim daralıyor hikayenin kalanını da anlatıp seni öldürmem gerek. "diyen Safiye kısa bir an duraksayıp derin bir nefes çekti ciğerlerine. Ardından yeniden aralarındı dudakları.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SANA YENİLDİM (KİTAP)
ChickLitSevdiğini incitmeden yüreğinde taşıyabilen merhametli Mehmet, Mahcup Emine'ye gördüğü ilk anda vurulup bir ömür gözüne başka göz değmeyen, damarlarındaki asi kanla dolup taşan meczup Hamza, Genlerinde var olan aşk ateşini sırça bir köşk gibi yüreğin...