27. BÖLÜM

6.7K 1.1K 577
                                    


Bölüm hayallerask123MssEmka 'ya geliyor.

İYİ OKUMALAR...

🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁

Kelimeleri yerini uğursuz bir suskunluğa bıraktığında büyük bir kararlılıkla kavradı elleri rahmetli Hasan'ın silahını. Ardından karşısında oğlu varmış gibi ileri doğru uzatıp acı dolu bir ifade ile gülümsedi. "Bak sana ne getirdim, kartal işlemeli silahını. Sormayacak mısın, yadigarımın pis ellerinde işi ne diye? Senin emanetin alsın istedim canımı. Çok yandım annem, yandığım kadar da yaktım. Yüzümün karası, elimin kanıyla geliyorum yanına. Affet yüz çevirme bu akılsız, kör, kalbi gözlerinden daha kör kadını. "dedi tükenmiş bir sesle ve elindeki silahın namlusunu , çenesinin altına dayayıp sessizce kımıldattı dudaklarını. "Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resulühü." Dilinde kelime-i şehadet yüreğinde Hasan'ına duyduğu mahcubiyet , ellerinde gelininin kanı , sırtında ise Bedirhan'ın çırpınışları vardı...

Kenan Komutan ani bir manevra ile durduğu aracından inerken , koşarak mezarına doğru ilerledi. Bir kaç dakika sonra görüş açısına giren kadın ile tahminlerinde yanılmadığını anladığında, adımlarını yavaşlatarak sessizce yaklaşmaya devam etti. Tam bu sırada yaşlı kadının iki eliyle sıkıca kavradığı silahı fark edip geç kalmamak adına " Zenan Hanım! Dur Allah aşkına. Bırak elinde kini, Müslüman böyle mi teslim eder emanetini?" diye bağırdı.

Issız mezarlığın içinde yankılanan gür ses bakışlarını karşısındaki adama çeviren Zenan'ın her şeyden vazgeçtiği gözlerindeki ölümün yansımasından belliydi. " Gel Kenan kardeşim. Ben doğurduklarımın ahlakından emin olamazken , evladımı göz göre göre o yılanın koynuna sokarken , tek yavrusunu telsiz duvaksız gelin eden kardeşim gel. Bu güne kadar neyi doğru yaptım ki, canımı Yaradan'a hakkıyla teslim edeyim? İyi bak bu zavallıya, bir yılanın yalanlarına inanıp oğlunun şerefine dil uzatan bir ahmak var karşında." Dedi kendisini kahrolarak.

" Zararın neresinden dönülse kârdır Zenan Hanım , gel etme . Hem Bedirhan'ı anasız , torunlarını atasız bırakma. "

" Sen benim yerime de edersin onlara atalık. Hamza'mın konağa geldiği gün Bedirhan'ımın bize ihtiyacı olmadığını gösterdin. Dağ gibi durdun yavrumun arkasında. Oğlumda, torunlarımda sana emanet." Dedikten sonra gözlerini kapayan yaşlı kadının ardından annesine muhtaç bir evlat feryat etti korkuyla. "ANAAAAA..."

Bedirhan'ın esmer teni koşmaktan kan ter içinde kalmış, gözlerinden firar yaşlar ise hissettiği korkuyu ayan ediyordu. Boyuna posuna bakmadan küçük bir çocuk gibi yol boyu ağlayan genç adam, abisinin mezarı başında çenesine dayadığı silahla diz çökmüş annesini gördüğü an canının çekildiğini hissetti. Bir yıldır süregelen duygusal yoğunlukla olduğu yere dizlerinin üzerine yığılırken, ağlamaktan boğuk çıkan sesi ile " Anam ne edersin? Gel etme! Ben ne olacağım peki gidersen? Bak bu yaşımda iki abimin tabutuna omuz verdim, birde sen yük olma şu yorgun yüreğime . Bakma boyuma posuma, ağa olduğuma, baba olduğuma. Siz uyandırmasanız hala öğleye kadar uyurum. Ne olur gözlerimi şahit tutma ölümüne." dedi yalvarırcasına.

Oğlunun gözyaşları ile yere yığılmasını kahrolarak izleyen yaşlı kadın, onaylamaz bir tavırla başını sağa sola sallayıp " Benden abilerine ana oldu mu ki sana da olsun? Hürrem sana analıkta eder karılıkta, tek isteğim Sultan'ı nüfusuna alman. Hamza'mın koynuna vasiyetimi bıraktım, ama ölmeden bendende duy. Özür dilerim senden ve abilerinden, üç yiğide analık edecek yürek yokmuş bende. Ana olsam gözlerine ömür boyu hapseder miydim , canıma kıydığım anı ? Hasan'ımı Hüseyin'imin yanına taşıyın beni de bu duvar dibindeki mezara gömün , tabi toprak kabul ederse . Sultan'a da söylemeyin bilmesin anasının katili olduğumu. Hakkını helal et Bedirhan'ım..."dedi ve sözlerini bitirir bitirmez usulca dokundu tetiğe.

SANA YENİLDİM (KİTAP)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin