Kiralık Katil

Balayı

Otele geldiğimizde resepsiyondaki kadın "Rezarvasyonunuz var mıydı?" diye sordu. 

"Yok," dedim.

"Peki o zaman balayı suitlerimize bakmak ister misiniz?" diye sordu.

Ben tam itiraz edecekken Rüzgar "Hangi balayı suiti daha iyiyse lütfen oranın anahtarını verin," dedi. 

Rüzgar'a baktığımda bıyık altından sırıtıyordu. 

Rüzgar giriş işlemlerini hallederken ben iyi ki topuklularımı Selim'e fırlatmışım diyordum. Uçaktan iner inmez spor ayakkabı almıştık ve çok hoşuma gitmişti. 

Rüzgar elimden tutunca birlikte asansöre bindik. Kafamı ona yaslarken gülümsedim. 

"Babamı aramalıyız," dedim. 

"Telefonun şarjı mı var? Otel odasına geçelim, şarja takıp arayacağım," dedi. 

"Niye bu kadar geç kaldın?" diye sordum. 

"Peşinden gelmeme izin vermediler. Kaç tane çatışma çıktı. Silah seslerinden polise haber verilmiş, nezarethane ve daha fazlası. En sonunda arabamla yola çıktım ama saldırıya uğradım. Mermim bitince haklarından gelmem bir günümü aldı. Tabii o sıra otobandaydım. Yüzlerce kilometre yürüdüm..." derken sözünü kestim. 

"Çok fazla şey yaşamışsın ve bu benim için yeterli. Anlatmana gerek yok. Sadece Hakan ve anneme ne oldu? Annem de ortalıklarda yoktu," dedim.

"Anneni baban öldürdü. Hakan da babanı öldürecekken ondan önce davrandım ve kafasına sıktım," dedi. 

"Eğlenceyi kaçırmışım. Neyse, Selim'i ben halledeceğim," dedim.

"Tamam, sen halledersin," dedi Rüzgar.

Odamıza geldiğimizde Rüzgar kapıyı kilitleyip telefonunu şarja taktı. 

Her tarafın kalplerle ve güllerle donatılması güldürürken "Balayı suiti demek." diye mırıldandım. 

"Sen bir de banyoya bak." diyen Rüzgar ile banyoya geçtim. 

Doldurulmuş küvetin üstündeki çiçekleri gördüğümde "Biz evlendiğimizde asla böyle süslemeler istemiyorum," dedim. 

"Bunu aklıma yazdım." deyince gülümsedim. 

Geri odaya döndüğümde Rüzgar babamı arıyordu.

"Ben konuşayım mı?" diye sordum. 

"Daha güzel olur." deyip telefonu bana verdi.

Babam telefonu ilk çalışta açınca "Baba," dedim. 

"Güzeller güzelim iyi misin?" diye sordu.

"İyiyim baba, biz şimdi Antalya'dayız. Bugün burada kalacağız, sanırım yarın döneriz," dedim. 

"Çok dikkatli olun." deyince "Oluruz baba. Şey ben seni sonra arayayım mı? Telefonun şarjı az ve her an kapanabilir," dedim. 

"Tamam, siz ararsınız." diyen babama "Görüşürüz," dedim ve telefonu kapattım.

"Yapmamız gereken bir şey kalmadı sanırım," dedim. 

Rüzgar bana yaklaşırken "Aslında bir şey daha var," dedi. 

Dediği şeyi anlamaktan dolayı gülümserken Rüzgar dudaklarımızı birleştirdi. Gözlerimi kapatırken öpüşüne karşılık verdim. 

Rüzgar benden ayrılınca "Bu kadar mıydı?" diye sordum. 

"Aslında şu anda gelinliği yırtıp atmayı düşünüyorum." diyen Rüzgar'a "Beklemen hata," dedim.