i know i'll pay for it

2.1K 200 221
                                    

-

"A little screen, a photograph, mine to take."

-

"Ağlama artık!"

Yüzümü yastığıma daha çok bastırıp bir bebek gibi ağlamaya devam ettim.

"Earth!"

Kıçıma vurup ayak bileğimden çekerek beni düşürmeye çalıştığında bacaklarımı sallayarak ondan kurtulmaya çalışmıştım.

"Bırak beni Kim!"

Beni yüzüstü çevirebilmeyi başarmıştı. Hemen ardından odamın perdelerini birden açıp içeri yeni doğan güneşin ışığının girmesini sağladı.

"Kaç gündür bu odada ağlıyorsun?"

Doktora gittiğimizden beni ne kadar zaman geçtiğini hesapladım. "On bir."

"Dünyanın sonu gelmiş gibi davranmayı bırak salak kadın."

Bacaklarımı iki yana açıp ellerimi hafifçe şişmiş karnıma koydum ve burnumu çektim. "Gelmiş gibi ama."

Yere eğilip Zayn için hazırladığım kutuyu aldı ve havaya kaldırdı. "Bu niye yerde?"

"Vermeyeceğim, vazgeçtim," Hamile olmasaydım kafamı boya kutularından birine sokup boğularak ölmeyi denemek isterdim. "Sonsuza kadar bu odada ağlayacağım."

"Kalk artık Earth."

Omuz silktim. "İstemiyorum."

Her an bir çocuk gibi yumruklarımı yere vura vura ağlamaya başlayabilirdim.

"Hormonlarını ve tribini sikeyim senin. Bugünün tarihinden haberin var mı?"

Sabah beşte kapıma dayandığı için şu an hiçbir şeyden haberim yoktu.

"Hayır." diye seslendim bebek sesimle.

Makyaj masamın üzerindeki belgeleri tutup havaya kaldırdı. "Mahkemeniz var bugün."

Her an ağlayacakmış gibi görünen surat ifadem birden ciddiyete büründü, gözlerim kocaman açıldı.

"Ciddi misin?"

"Evet! Kalkıp kendini toparla. Akşam boşanıyorsun."

Her ne kadar bunu kendim istemiş olsam da tekrar ağlamaya başlamış ve birkaç saat boyunca devam etmiştim. Boşanmak istiyordum ama yalnız kalmak istemiyordum. Sonra iç sesim olan Earth bana evliyken de yalnız olduğumu hatırlatıyordu, bu yüzden boşanıyorsun zaten gerizekalı.

Kimberly her tarafının gözyaşı olduğunu ve bana kahvaltı hazırlayacağını söyleyerek beni yalnız bıraktığında tavana bakıp birkaç kez daha iç çektim ve ardından yavaşça doğruldum.

İkinci odam haline gelen tuvalete girip işlerimi hallettikten sonra bir süre boyunca dolabımın aynasından kendimi inceledim. Bu akşam güçlü görünmek için fazladan makyaj yapmaya ihtiyaç duyacaktım.

Pijamalarımı soyunup gündelik bir şeyler giyerken bakmamaya çalışsam da aynadan yansıyan karnımı görmemek imkansızdı. Saklamak çok zor olacak diye düşünüyorken bugün boşanacağımızı hatırlayınca kendi kendime güldüm. Boşandıktan sonra söyleyecektim, karnımı saklamama gerek kalmayacaktı.

Aşağı indiğimde merdivenlerin bitişinden itibaren aldığım çilek ve pankek kokusu karnımın guruldamasını sağlayınca adımlarımı hızlandırdım. Mutfağa neredeyse koşarak girmiştim.

exile ¬ malikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin