🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...
🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿
Öyle tarifsiz bir duygu içerisindeydim ki " ne olacak acaba?" Diye bile düşünemiyordum artık...
Bırakmıştım herşeyi...
Ben davamda kazanmıştım, bana bedeli çok çok ağır olsada... Belki bundan sonra daha da ağır bedeller ödeyecek olsamda.Benim davam Rabbim'in emir ve yasaklarının, benden istediği kulluğumun, namussumun, ifetmin davasıydı.
İşte davamda muzaffer olmuştum çok şükür Rabbim'e.
Ne sebeple olursa olsun kazanmıştım. Dualarım kabul olmuştu...Artık ölsemde gam yemem...Benim bu buruk sevincim koskocaman Cihangir beyin karısı nikâhlası olacağım için değil.
Allah katında O'nun karısı olacağım içindi ama beni anlayan yoktu. Çünkü şu anda beni öldürmek istiyor gibi bakıyorlardı Esma hanım ve
Gülizar abla...Şu anda Cihangir beyle yan yana dizlerimizin üzerinde Kerim emminin önünde oturmuştuk.
Şahitlerimiz de Ahmet hoca ve karısı, Şükrü emmi ve karısıydı.Cihangir bey, anlayamadığım bir şekilde çok dalgındı.
Gözleri dolu dolu gibiydi. O heybetli bey sanki masum bir çocuk gibiydi.
Sanki bugün saatlerdir ortalığı kırıp geçiren, bağırıp çağıran O değilmiş gibi...Ne olmuştu da beş ay önce ben bu eve ilk geldiğim zaman kıyılacak olan hem dini hemde resmi nikah olayını kapatmıştı Cihangir bey?
Ve beni kapatma yapmak istemişti?Düşünmekten kahroluyordum.
Soramıyordum da korkumdan ve verdiğim sözden dolayı.
O' nun hiç bir şeyini sorup sorgulamayaktım...çünkü.
Ama bu çok zordu...Ne yapmıştım ben bu adama yada bir başkasına?Aylar önce" Hicran kızım " diyen güler yüzü ve merhametiyle tanıdığım O eşsiz kadın Esma hanım bile sırtını dönmüştü bana... Halbuki ben O'na aylar önce" Esma teyze " diyordum.
Ne olduysa ben bu eve geleceğim vakit olmuş olmalı ki, babam beni sürükleye sürükleye bu eve getirmek için çıkarırken Meryem yengem, feryat figan ağlayan bana " anam artık bana Esma teyze değil Esma hanım diyecek o kız, yerini ve kim olduğunu bilecek tembihle O'na dedi..." demişti acımasız bir şekilde alay ederek...Ben yine derin düşünceler içindeyken Kerim emminin sesiyle kendime geldim.
Kerim emmi Besmelesini çekerek nikahımızı kıymaya başladı.
İkimizin de ağzından
" kabul ettimler " üçer kez çıktı.
Ama Cihangir beyin ağzından sert ve tok sesiyle ortalığı inletir gibi çıktı.
Her " kabul ettim " diyeceğinde dönüp dönüp bana bakmıştı sinirli bir şekilde.Utanıyordum doğru dürüst başımı bile kaldıramıyordum ama yan profilinden belli oluyordu herşey.
O'nun her seferinde sert ve tok sesiyle ortalığı inletir gibi verdiği cevaplar yüreğime daha fazla korku ve keder tohumları ekiyordu.Çok şey anlatıyordu bana onlar.
" Bekle Hicran sen miydin bu nikâhı isteyen...?" der gibi anlıyordum.
Ama razıydım herşeye çünkü çok dualar etmiştim ağlaya ağlaya, namazlarımın ardından ve geceleri Teheccüd namazlarımdan sonra
" Rabbim ya beni kurtar bu adamdan yada nikah kıysın bana...O'ndan sonra her şeyine razıyım..." diye.Kerim emmi torununa bakarak " oğul, gelin kızıma mehir olarak ne vereceksin?" Dedi.
Cihangir bey bana bakarak " gelin kızına sor bakalım dedem ne istiyormuş...?" dedi tok sesiyle.
" Söyle bakalım Hicran kızım mehir olarak ne istersin...?"
Utanmıştım ama cevap vermek zorundaydım. Sessiz bir şekilde
" benim hiç bir isteğim yoktur..." dedim.
![](https://img.wattpad.com/cover/287781759-288-k200716.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sabr-ı Sükut 5. Seri ( Hicran ) TAMAMLANDI
General FictionNOT:ÇALINTI VEYA EN UFAK BİR KOPYALAMA DURUMUMDA AVUKAT KUZENİM VE ABLAM TARAFINDAN GEREKEN TÜM YASAL İŞLEMLER YAPILACAKTIR... KURGUMUN HİÇ BİR KURUM VEYA KURULUŞLA ASLA VE ASLA EN KÜÇÜK BİR İLGİSİ YOKTUR TAMAMEN HAYALİDİR... 1960 yılında İzmir'in...