Sabr-ı Sükut 5. Seri ( Hicran ) TAMAMLANDI

Mimoza Çiçeği Hicran/39

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...

Arkadaşlar rica etsem satır aralarında duygu ve düşüncelerinizi bildirseniz , beğeni verseniz ☺☺

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Cihangir beyden...

Çıldıracak gibiydim nasıl olmuştu böyle bir şey...Ruhum daralıyordu.
Hicran tam beş saattir, hastane odasında baygın bir şekilde yatıyordu... Bende sanki asırlar olmuş gibi sabırsızca uyanmasını bekliyordum...Devamlı olarak elimle ateşi varmı diye kontrol ediyordum. Uzun uzun O'nu izliyordum...

" Hicran, kalk hadi. Normalde böyle sana baksam, izlesem çoktan utanır, kızarır ve kaçmak için bahaneler arardın. Şimdi niye böyle yatıyorsun? Allah aşkına kalk ve aç o güzel gözlerini. Ne oldu senin bu güzel yüzün niye bu kadar soldu? Niye bu kadar zayıfladın?
Benim yanımda yatmaktan bile utanırdın... Ben senin böyle ölü gibi hareketsiz yatmana alışkın değilim... Seni böyle görmek beni kahrediyor..." diye o güzel yüzlerini ve ellerini, saçlarını okşayıp, öpüyordum devamlı olarak.

" Hicran sen böyle hastane ve ilaç kokmazdın ki...Daima mis gibi, mimoza çiçeği kokarsın... Aynı sana benzeyen mimoza çiçeklerinden, kendine has yaptığın kokuyu kullanırsın... Ben bu kokuyu bir tek sende aldım. Bir tek sende hissettim ve beğendim...
Aylardır takip ediyorum bu çiçeklerden yapıyorsun o kendine has güzel kokunu ve beni kendine çekiyorsun... Alışmışım o güzel ve mis gibi kokuna, şimdi bu ilaç kokusu, hastane kokusu yüreğimi yakıp geçiyor...Saçların bile daima mimoza çiçeği korkuyor... Ben seni ilk evime geldiğin gün ve o kileride duvarla kendi arama sıkıştırıp kokunu içime çekince, adını kendi içimde mimoza çiçeği koymuştum...Çünkü öyle bir kokmuştun ki şu yüreğime işlemişti... Dengemi şaşırmıştım..." dedim.

Yüreğim darmadağındı. O güzel yüzü solgundu yarimin. " Sonra zaman geçtikçe aslında senin sadece kokunun değil kendinin de bir mimoza çiçeği olduğunu anladım. Çünkü mimoza çiçeği, o güzel renkleri ve kokusuyla, insanın içine neşe saçıyor ve güzünü, gönlünü açıyor.
Mimoza çiçeği Martta o soğukta ve zorlu şartlarda çiçeklerini açıyor...Tıpkı senin gibi... Büyük bir ağaç haline gelene kadar çok fazla emek ve bakım gerektirmiyor, nazlı ve çalımlı, kaprisli değildirler...Her şarta ayak uydurabilirler...Tıpkı senin gibi..."

Derin bir nefes aldım ama yanıyordu yüreğim. " En önemlisi de, kırılgan görünümlerinin arkasında güçlü bir karakter barındırdığı için mimoza çiçeği zor coğrafi koşullarda bile çiçek açabilir...Sende böylesin, bu kadar naif ve kırılgan zarif olmana rağmen, onca zorlu şartlarda çiçekler açmayı başardın. Karşımda daima dimdik durdun... Pes etmedin, yılmadın, dönmedin davandan... Ve hiç bir zaman bu ışıltından, bu eşsiz güzelliğinden hiçbir şey kaybetmedin...Aksine gözüme her gün daha da güzel gözüktün..."

Özlemle baktım karşımda yatan güzele.
" Halbuki ben on beş gündür bugünü beklemiştim...Özlemiştim seni mimoza çiçeği Hicran. Hem seni hemde bu güzel kokunu. Senin yanına geleceğim bugün için ne hayaller kurmuştum bir bilsen...O yüzden kimselere geleceğimi söylememiştim. Süpriz yapmak istemiştim sana... Ama sürprizin en büyüğünü ve en acısını, en kötüsünü, en can yakıcısını sen yaptın bana..."

İlk defa kendime Hicran ile ilgili bir itiraf ettim. " Evet mimoza çiçeği Hicran ben seni çok özledim. Burnumda tüttün, gözümün önünden hiç gitmedin...
Buna kendimde çok şaşkınım inan bana... Ama seni göremediğim heran benim için inanılmaz bir şekilde acı vericiydi...
Nedendir bu halim ? De bana mimoza çiçeği Hicran. Ben hiç bir kadına özlem duymamıştım ki..."