Sabr-ı Sükut 5. Seri ( Hicran ) TAMAMLANDI

Seni Ben Götüreceğim Hicran/44

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...

Arkadaşlar rica etsem satır aralarında duygu ve düşüncelerinizi bildirseniz ve beğeni verseniz...☺🤗☺

Arkadaşlar inanın sizi bekliyor istiyor diye zar zor yazdım. Malum hafta sonu ve ailem komple evde ve onlarla vakit geçiriyorum..
💗💖 sizleri seviyorum...

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Cihangir bey, başını mağrur bir şekilde dikerek " bana hiç bir şey yokmuş gibi gelmedi ama neyse..." diyerek mutfağa doğru ilerledi. Ben de peşinden ilerledim.

Kaç gündür Cihangir Bey sabah erkenden geldiği için Esma Hanım ve evdekiler uyuyor oluyordu. Ben de Cihangir Bey'in çayını döküp, işimi bahane ederek kaçıyordum.
Ama bugün kaçmayacaktım.
Yanında duracaktım artık bu olanlara bir yerden dur demeliydim.

Cihangir bey tek kaşını kaldırarak ve bana bakarak " hayırdır bugün kaçmıyorsun benden... Kaç gündür çayımı döküp kaçıyordun..." dedi soğuk sesiyle.

Ne diyeceğimi bilemediğim için susmuştum... Tam o esnada Esma Hanım kapıya geldi, peşinden de Güler ve Hamza abi geldi.

Cihangir bey şaşkın bir şekilde
" hayırdır siz bu saatte kalkmazdınız bugün değişen ne?" dedi.

Esma Hanım hiçbir şey olmamış gibi
" ay oğlum akşam fabrika açılışımız
var ya çok heyecanlıyım... Emine teyzen ve kızları da erkenden gelecekler.
Bana yardım edecekler... Ayşegül'de sana yardım edecek..." dedi.

Cihangir Bey sinirli bir şekilde " ana zorla bana Ayşegül'ü tercüman diye verdiniz... Hiç istemiyordum. Biz tercüman ayarladık şu anda
İstanbul'dan yola çıktı ve geliyor...
Arkadaşım Banu bir sürü dil biliyor, ayrıca Arapça, Farsça ve İbranice'de biliyor. Ve Arap müşterilerim de geldi...

Banu çok yoğun çalışan bir tercüman. Onca dil bildiği için böyle toplantıların aranılan kişisidir. Üniversiteden de arkaşımdır... Zorla hatırım için geliyor, yoksa sekiz buçuk aylık hamile ve doğurmak üzere. O yüzden kocasıyla birlikte geliyor.
Ve yarın gece burada misafir edeceğim O'nları. Kadını hamile haliyle otellere gönderemem...

Yani benim Ayşegül'ün yardımına ihtiyacım yok. Üstelik onca da çalışanım var... Sabahın bu saatinde mi geliyorlar? Ben yorgunum ve uyumak istiyorum biraz. Akşamdan beri Fransa'dan, Almanya'dan, Yunanistan'dan, İngiltere'den, İskandinav ülkelerinden,
Arap ülkelerinden ve Uzakdoğu ülkelerinden gelen, müşterilerimi karşılayıp otele yerleştirdim...

Aşırı yorgunum ve akşama kadar dinlenmiş olmam lazım. Bağları, bahçeleri bile kontrol edemeyeceğim Hamza gidecek benim yerime... Bilmem anlatabildim mi ana!?"dedi.
Çok sinirliydi yine ama Esma hanım hiç umruna bile takmıyordu...

Güler sinirli bir şekilde anasına bakarak" ah abiciğim hiç anneme söz geçer mi ? O yine bildiğini okuyor. Bizi bile erkenden kaldırdı. Emine teyzenler geliyor diye... Görende
first lady geliyor sanır. Gelende sonradan görme Emine teyze ve kızları..." dedi.

Esma hanım Güler' e sinirle bakarak
" ağzını toparla Güler yoksa karışmam...!" dedi.

Tam o esnada dış kapının zili çaldı. Esma Hanım koşa koşa gidip kapıyı açtı. Gelen gerçekten de Emine hanım ve kızlarıydı. Dehşete düşmüştüm bu saatte gelmelerine.
Cihangir Bey sinirli bir şekilde başını sallıyordu... Adamcağız bir kaç lokma bile yiyemeden boğazında kalmıştı.

Esma Hanım keyifli bir şekilde, Emine hanım ve kızlarıyla birlikte mutfağa geldi.
" Geçin hemen, daha kahvaltı yapmamışsınızdır... Zaten de beraber yaparız demiştim. Oturun oturun..." diyerek oturtturdu.