Üzerine Vazife Olmayan İşlere Karışma/53

4.1K 521 293
                                    

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Meyandaki müzikle dinleyin isterseniz...

Arkadaşlar rica etsem satır aralarında duygu ve düşüncelerinizi bildirseniz ve beğeni verseniz...☺🤗🤗☺

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Misafirlerin hepsi masaya oturmuştu. Kuzey bebek için masanın yanında ki erik ağacıyla kiraz ağacının arasına kalın ip gereleyerek beşik gibi battaniye konularak yapılan ve sallanan hamaktan yaptım. Banu abla bizle birlikte rahat bir şekilde otura bilsin diye...Havada gayet sıcaktı ve bahçede ki ağaçlar güzel bir şekilde gölgeliyordu.
Bebek içinde gayet uygundu ortam.

Banu abla gülümseyerek " Vallahi Hicran ne yalan söyleyeyim' Cihangir on yedi yaşında bir genç kızla evlenmiş... ' dedikleri zaman çok şaşırmıştım.
Çünkü Cihangir çok bilgili, kültürlü eğitimli biriydi... Üniversite de olsun sonrasında iş hayatında olsun evlenmek için peşinde çok kadın dolanmıştı...
Hiç oralı bile olmamıştı...Üniversite de bir Rana vardı..." deyince Cihangir bey " Banu hiç eski mevzuları açma!"dedi uyarır tonda.

İçim sızlamıştı, yanmıştı, soluk alamaz bir şekildeydim şu anda... Biliyordum Cihangir beyin geçmişinde çok kadın olduğunu, gözümle de görmüştüm.... Ama şu anda tekrardan duymak beni kor ateşlere atıyordu adeta...Elim ayağım titriyordu. Cihangir beyin olduğu yere bile bakamıyordum...

Bu şekilde daha fazla dayanamayacağımı ve ağlayacağımı anlayınca Cihangir Bey'in olduğu yerden uzaklaşmak için" sen anlat Banu abla, ben gözlemeleri yapmaya başlayayım yavaştan..." diyerek senidin başına oturup oklavayı elime aldım ve gözlemelerin yufkasını yapmaya başladım... Açtığım yufkalar gibi incecik olan yüreğim sanki şurada ki yanan kızgın sacın üzerinde dağlanıyor gibiydi...

Güler'de bir taraftan benim açtığım yufkaların içine harcını koyup kapatıyordu...
Ezgi ablada pişiriyordu. Ezgi abla benim durumumu anlamış olacak ki üzgün gözlerle bana bakıyordu...

İçimden de Hz Mevlana'nın şu sözlerini düşünüp teselli etmeye çalışıyordum kendimi...Elimden başka da hiç bir şey gelmiyordu...
Başka kadınlar gibi kocama hesap sormaya bile hakkım yoktu.

🥀🥀 "Kalbin bir gün seni sevgiliye götürecek. Ruhun bir gün seni sevgiliye taşıyacak. Sakın acında kaybolma. Bil ki çektiğin acı bir gün dermanın olacak."

"Her zorluğun sonunda doğan bir ışık vardır. Eğer elleriniz diken yaralarıyla kan revan içinde kaldıysa güle dokunmanıza çok az kalmış demektir."🥀🥀demiş Hz Mevlana.

Benimde içim kan revan içinde kalmıştı aylardır, hatta yıllardır. Ama yine yine tekrar tekrar Rabbim'e sığınıp acılarım da kaybolmayacaktım. Elhamdülillah inancım vardı bu günler bitecek ve ben de kanayan yüreğimle ve ellerimle en güzel güllere dokunacaktım...

Tek gerçek sevgili Rabbim'di... O'na gerçekten yürekten bağlı olanın beşiri sevgiside huzura kavuşurdu, vuslata ererdi birgün...
Kocamdı, bedenlerimiz birleşmişti ama daha önemli olan yüreğimiz birleşip kavuşacak ve en güzel vuslata erişecekmiydik birgün? Hayatında ki tek kadın ben olacak mıyım? Tevbe edip aklanacak mıydı birgün? Ben bu eve geldim geleli de bazı kadınlar oldumu ki hayatında? "diye düşüncelerle içten içe kendimi yiyordum.

Banu abla oğlunu kontrol ettikten sonra devam etti.
" Babası zengin mi zengin, bir evin bir kızıydı.
Özel şoförlerle gelip giderdi. Sürekli olarak yurt dışlarına gider gelirdi.
Çok şık giyinirdi, yalılarda otururdu...Herşeye sahipti kısacası...Senden iyi olmasın ama iyi de bir kızdı.
Bu kızın peşinde dolanan genç erkek olmaz mı hiç...? Doluydu âdeta.
Ama gel gör ki Rana, Cihangir'e yanıktı. Hemde öyle böyle değil...
Cihangir'i elde edebilmek için çok uğraştı...Parasıyla, imkânlarıyla, güzelliğiyle...ama gel gör ki Cihangir hiç oralı bile olmadı.

Sabr-ı Sükut 5. Seri  ( Hicran ) TAMAMLANDI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin