🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...
🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿
Arkadaşlar rica etsem satır aralarında duygu ve düşüncelerinizi bildirseniz.
Şayet zahmet olmazsa 🤗Arkadaşlar yorumlarınıza cevap veremedim kusurama bakmayın. Ama ayak üstü de olsa okudum hepsini 🤗😍
Çünkü memleketime gidiyorum bugün. Kız kardeşimi sözleyeceğiz kısmet olursa.Haftaya Salı gününe kadar bölüm atamaya bilirim.
Bu bölümü atayım bari dedim onca yoğunluğumun içinde düzenleyerek.
En kısa zamanda dönüş yaparım inşallah yorumlarınıza.Siz eksik etmeyin yorumlarınızı. Dönünce kaldığımız yerden devam İnşallah 🤲🤲
🌺🌺🌺🌺🌺🌺🌺🌺🌺🌺🌺🌺🌺🌺🌺
Gözlerimi açmak istemiyordum artık.
Anam yoksa bende gitmeliydim O'nunla birlikte.
Şu dünyada ki tek sığınağım. En güvenli limanım anam gitmiş miydi?
Daha uçmayı bile öğrenemeyen kızını Hicran'ını göremeden gitmiş miydi?
Garip, çileli anası ve yavrusu birbirine hasret mi gitmişti ?Biliyorum ki anamın da yüreği yanıyordu benim özlemimle... Biz anamla daima hep beraberdik. İşte ve evde... Şu altı aya yakın zamanda ayrılmıştık.
Gözlerimi açamıyordum. Sanki göz kapaklarımın üzerinde koca dağlar vardı öyle ağır geliyordu.
Açmakta istemiyordum ama derinden derinden sesleri işitiyordum." Hicran kendine gel... Hicran aç gözlerini Hicran...!" diyerek Cihangir bey yüzüme bir şeyler sürüp, bir şey koklatıyordu.
Sanırım kolonya kokusuydu bu." Hicran kendine gel "demek ne kadar kolaydı. Ama bu Hicran nasıl kendine gelecekdi artık...? Kim O'na dayanma gücü verecekti artık?
" Anam " derdim " yinede sağ salim ya o bile yeter, göremesem de... " diyerek kendimi teselli etmeye çalışırken bile zorla dayanıyordum hasretine.
Daha fazla, gelen seslerle kayıtsız kalamayarak, sonunda mecburen gözlerimi açmak zorunda kaldım.
Cihangir beyin dizinin üzerinde salonda yatıyordum.
Gözlerimi açtığımı görünce" iyi misin Hicran? Cevap versene..." dedi endişeli bir şekilde.Derin bir nefes alarak başımı salladım " iyiyim " der gibi.
Biraz daha kendime geldikten sonra, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.Cihangir beyin elini tutarak " beyim yalvarırım beni anama götür.
Ne olursa olsun götür..." dedim canım yana yana " öldüyse de götür hiç olmazsa bir kez göreyim..."diye kanadı kırık kuş gibi çırpınıyordum acımdan dolayı.Gül abla ve diğerleri bana bakıyorlardı... Ama Gül abla hariç diğerlerinin bakışlarından hiçbir şey anlayamıyordum.
Şu anda zaten kimseyi de çözebilecek durumda değildim...
Zorla doğrulmaya çalışırken Cihangir bey destek vererek kaldırdı beni.Tekrar ellerini tutarak " ne olur beyim, bir ömür duacın olurum..." dedim.
Derin bir nefes alarak" tamam Hicran hadi hazırlan..." dedi ayağa kalkarak.
Hiç vakit kaybetmeden " ben hazırım beyim. Pardesümü giyeyim çantamı da alayım çıkalım hemen..." diyip koşarak kilere girdim.
Acele acele siyah pardesümü giyip çantamı aldım.
Cihangir beyde dış kapıya çıkmıştı.Gül abla" biz de gelelim mi...?" dedi üzgün bir şekilde.
Cihangir bey " siz durun , hastaneye çok kalabalık almaya bilirler.
Bir şey olursa haberleşiriz..."dedi ve koştur koştur araca ulaştık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sabr-ı Sükut 5. Seri ( Hicran ) TAMAMLANDI
BeletrieNOT:ÇALINTI VEYA EN UFAK BİR KOPYALAMA DURUMUMDA AVUKAT KUZENİM VE ABLAM TARAFINDAN GEREKEN TÜM YASAL İŞLEMLER YAPILACAKTIR... KURGUMUN HİÇ BİR KURUM VEYA KURULUŞLA ASLA VE ASLA EN KÜÇÜK BİR İLGİSİ YOKTUR TAMAMEN HAYALİDİR... 1960 yılında İzmir'in...