39. Bölüm

420 36 0
                                    


      "Ne demek Kaan beni kucağına alıp ezilmekten kurtardı? Sen, Arya Barlas? Eni konu romantik sayılabilecek bir an yaşadın ve bunun sonunda o çocuk dayak yemeden okula dönebildi?" Odanın içinde, deyim yerindeyse çığırarak bir o yana bir bu yana yürüyen Beren'in şaşkın bakışları an itibariyle üzerimdeydi.

   "Öyle bir an yaşandı ve siz sakin sakin dönmeyi başarabildiniz yani? Şaka mı kızım bu?" Yatağımın ucuna çöktüğünde ellerini beline yerleştirdi ve biraz daha ciddi bir moda geçti. "Evet, bisikletli dangalak gittikten sonra ben Kaan'a teşekkür ettim. Sonra da sakin sakin otobüse binip okula döndük. Odaya girdiğimden beri de senin sorgulamana maruz kalıyorum işte."

   "Odadan içeriye led farlara maruz kalmış tavşan gibi girmeseydin ben de sorgulamazdım canımın içi." Kıstığı gözleriyle beni süzmeye devam eden arkadaşım iyice yanıma yaklaştı. "Ama ciddi ciddi bu kadar mı kız? Başka bir yakınlaşma olmadı mı yani?"

     Sona doğru yüz ifadesi, sonu evlilikle bitmeyen romantik komedi filmi izlediği zamanki haline dönmüştü ve bu, gözlerimi devirmek istememe sebep oluyordu.

   "Canım yalnız şöyle bir ayrıntı var; benden romantik komedi malzemesi çıkmaz. Olsa olsa trajikomedi falan olur. O yüzden hiç heveslenme ve bir zahmet artık git yat. Çünkü benim uykum çoktan geldi, popomu devirip yatacağım."

    Aldığı cevaba karşın bıkkın bir ifadeyle bana baktı ve kalkıp kendi yatağına geçti. "Aman tamam be! İki gram hevesim vardı onu da kursağamda bıraktın!" Sonrasında ise arkasını dönüp yattı.

     Ben de o uyku moduna geçtikten sonra üzerimi değiştirip yatağa girdim ve telefonumu elime alıp platforma girdim. Yeşil İstiridye'den hiç mesaj gelmemişti günlerdir, merak etmiştim.

    Son görülmesine baktığımda saatlerdir çevrimiçi olmadığını görünce hayal kırıklığı ile telefonu bıraktım. Onunla konuşabilmeyi ummuştum.

    Kim olduğunu merak etmeden duramıyordum ve eğer şüphelerimde haklıysam elbet bugüne dair bir açık verirdi yazışsaydık.

    Tam uykuya dalmak üzereyken telefonumun üst üste titremesiyle irkilirken bir umutla ekranı açtım. Acaba Yeşil İstiridye mi mesaj atmıştı?

   İki farklı bildirim olduğunu görmemle şaşırmadan edemezken mesajın platformdan gelmediğini anladığımda belli belirsiz yüzümü buruşturdum. Yeşil İstiridye değilse bu saatte kim mesaj atmıştı ki?

    İlk mesaj Kaan'dan idi. Bugün için teşekkür etmiş ve iyi olup olmadığımı merak ettiğini yazmıştı. Beni asıl şaşırtan ise diğer mesajdı. Zira Rüzgâr'dan gelmişti.

  Yarın dersten önce konuşmak istediğini söylemişti ve 'mümkünse özel' diye de belirtmişti.

  İşte bu, beklemediğim bir şeydi.

🐚🐚🐚
Oy vermeden geçmeyin lütfen olur mu? 🙃😇

AŞK KAPIYI KIRINCA (KİTAP OLDU) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin