Bayramla birleşen Çeşme trafiğinden dolayı on dakikalık yolu yirmi beş dakikada kat ettiğimizdeyse Emrah amca park eder etmez kendimizi dışarı attık.Araba yoğunluğundan bana daral gelmişti! Bir de arabayı sürsem muhtemelen cinnet geçirirdim!
"Çocukları içeride bir yerde bulursunuz kızım, ben daha sakin bir yere gidip bir arkadaşımla görüşeceğim." Emrah amcanın yeniden arabaya binmesiyle Beren ona el salladı. "Tamam babacım biz döneriz Aksellerle."
Sonra da beni kolumdan yakaladı ve marinanın içine doğru sürüklemeye başladı. "Umarım o iki avanağı içki başında bulmayız. Sarhoş hallerine tahammül edemem vallahi."
Güvenlikten geçtikten sonra deniz kenarındaki küçük tekne ve yatların hizasında yapılmış olan yolda ilerlemeye başladık. Solumuzda tekneler, sağımızda dükkanlar ve ileride de restoranlar vardı.
"Acaba benim salak ikizim ve ekürisi nerede?" Beren etrafa bakınırken ben de o avanak sarışın ve uyuz deveyi aramaya koyuldum. Başımıza bela açmalarından korkuyordum.
"Aha buldum!" Beren'in sesiyle ona bakarken işaret ettiği tarafa döndüm. Gördüğüm manzarayla ise kendimi tutamayıp gülmeye başladım.
Biz bir halt yemelerinden korkuyorduk ama onlar baş başa oturmuş, çilekli milkshake içiyordu.
"Ulan var ya, okulda o kadar kasıntı kasıntı gezerler. Havalarından geçilmez. Şu hallerini biri görse keşke!" Tepkim üzerine o da güldü.
"Şeytan diyor ki şek fotoğraflarını sal sosyal medyaya." Yanlarına doğru ilerlemeye başlarken devam etti. "Hadi gel de azıcık eğlenelim şunlarla." Sonrasında ise yine beni çekiştirmeye başladı.
"Ay siz uslu birer çocuk oldunuz da sütünüzü mü içiyorsunuz bakayım? Hani sizin havalı erkek tavırlarınız?" Sesini incelterek konuşması tabi ki Aksel'i sinir etmeye yetmişti.
"İşi gücü bırakıp bizimle dalga geçmeye geldiysen çıkış çok yakın ikizim." Ellerini iki yana açarken devam etti. "İçip dağıtsak laf yeriz dedik, düzgün düzgün oturduk yine laf yiyoruz anasını satayım! Rüzgar, gör oğlum bak. Kardeş işte böyle illet bir olay."
"Bence gayet eğlenceli ya, değil mi Arya?" Lafın sonu bana yönelik bir soruyla bitince mecburen ona döndüm. "Seninle aynı fikirde olduğuma inanamıyorum ama evet, totale vurduğunda eğlenceli sayılabilir."
"Ulan ikiz olan biziz! Aynı fikirde olması gereken siz değilsiniz kendinize gelin!" Aksel'in söylenmesiyle Beren güldü. "Bunlar kolay kolay aynı fikirde olmaz. Devamlılığı olan bir durum değil yani."
"Öyle olsun bakalım." İkizinin cevabı üzerine Aksel ayaklandı. "Siz de geldiğinize göre lütfen bir yerde yemek yiyelim. Rüzgâr bey illa kızları da bekleyelim dedi, açlıktan midem yapıştı sayenizde."
Aldığım bilgiyle şaşkınlık içinde Rüzgâr'a döndüm. Sahalarda görmeye alışkın olmadığımız hareketlendi bunlar! Şaşırıyordum.
"Öyle dik dik bakma da yürü asabi şirin, ben de acıktım." Benim bakışlarıma karşılık olarak ise ensesini kaşırken cevap verdi. "Ayrıca bu herifin açlığı çekilmez. Doyması lazım bir an önce."
"İkiz olarak nadir ortak noktalarımızdan biri, doğru söylüyor." Beren'in de onaylamasıyla başka bir şey dememe gerek olmadan restoranların olduğu tarafa doğru yürümeye koyulduk.
Hamburgercilerden birine oturup Aksel'in tıka basa yemesi, Beren'in de tavuk parçalarıyla aşk yaşanmasını izlerken bir şeyler atıştırmamın ve mecburen yan yana oturmak durumunda kaldığım Rüzgâr'la dip dibe vakit geçirmemin ardındansa bir dondurmacıya geçtik ve elimizde külahlarla yürümeye başladık.
Marinadan çıkıp ilerideki taksi durağına doğru ilerlediğimiz sırada bağcığımın çözüldüğünü fark etmeyince yere kapaklanmaktan son anda kurtulurken yeniden sendelemem bir oldu.
Dengem kaymıştı sanırım; salaklaşmış, toplarlanamamıştım.
Umutsuz bir çabayla sabit durmaya çalışırken tam tekrardan kaldırımla öpüşüyordum ki belimde hissettiğim ellerle ayaklarım havalandı ve saniyeler içinde arkadan gelen gülme seslerinin eşliğinde kendimi kaldırımın diğer ucunda buldum.
Şapşala dönmüş suratımı belimdeki ellerin sahibine çevirdiğimde ise tabi ki Rüzgâr'la burun buruna geldim. Evet, kader yine süper bir hareket çekmişti.
Ama bu defa tam kafama denk gelmişti. Çünkü an itibariyle aramızda bir nefeslik mesafe bile yoktu, dip dibeydik.
🐚🐚🐚
Oy vermeden geçmeyin lütfen olur mu? 🐞💚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK KAPIYI KIRINCA (KİTAP OLDU)
Cerita PendekAşk tohumları, bir insanın kalbine nasıl yerleşirdi? Nazikçe kapıyı çalıp içeri girmek için izin mi isterdi? Yoksa kural tanımaksızın kapıları kırıp bir anda hayatının ortasında mı belirirdi? Aşkla arasındaki tek ilişki, onun yeddi ceddine sövmekten...