Kulağa şaka gibi gelse de an itibariyle muhteşem dörtlü olarak Beren'lerin evinin önünde dikiliyorduk.Sabahki asabiyetimin üzerinde bir saatlik yol boyunca Rüzgâr'la yan yana oturmak adeta kadayıfın üzerindeki kaymak olmuştu. Gerginliğimin payını da hesaba katarsak şu an dokunanı çıra gibi yakardım yani, netti.
"Hadi bakalım çocuklar, içeri geçin." Beren, babasının söylemine uyarken uslu bir kız gibi onun koluna girdi. Diğer ikili de ilerlemeye başlayınca bana da kaçınılmaz sona doğru gitmek düştü tabi. Uygun adım onları takipledim.
"Ah canlarım benim, hoşgeldiniz." Beren zili çaldıktan saniyeler sonra kapıyı adeta onun birebir yirmi yaş büyük hali açınca küçük çaplı bir şok geçirsem de ikizlerin maruz kaldığı sevgi seli bunu geçti. Anneleri adeta yürüyen bir sevgi yumağıydı.
"Siz de hoşgeldiniz çocuklar, lütfen durmayın öyle. Çocuklarımın arkadaşları baş tacımızdır." Çocuklarına sarılmayı bıraktıktan sonra ise bakışları Rüzgâr'la beni buldu. Aramızda üç adımlık bir mesafe vardı ama ikimiz de benzer bir vaziyette öylece duruyorduk.
"Merhaba efendim. Bizi misafir etmeyi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz." Benden ses çıkmadığını anlayınca Rüzgâr araya girerek kendisinden beklenmeyen bir centilmenlik göstermişti.
"Ne demek yahu. Ayrıca öyle resmiyete gerek yok, bana Yeşim teyze diyebilirsiniz." Beren'le annesini yan yana gördükçe gerçekten arkadaşımın büyümüş haliyle konuşuyormuş gibi hissediyordum. Bu kadar benzerlik fazlaydı!
"Arya, sen de öyle durma kuzucuğum. Gel içeri." Rüzgâr'ı da geçen Yeşim Cengiz tabi ki bende finali yapmıştı.
"T-tabi. Ben de teşekkür ederim beni çağırdığınız için." Gerginliğim öyle bir seviyeye gelmişti ki sesim epey derinden çıkar bir hale gelmişti.
"Ah sen gergin misin bakayım?" Neler olduğunu anlayamadan kendimi Yeşim teyzenin kolları arasında bulurken halimden epey eğlenen Beren ve yine garip bakışlarıyla beni süzen Rüzgâr bize bakıyordu.
"Ben kahvaltıya geçiyorum! Gelmeyenin kreplerini itinayla gömerim mideme!" Aksel'in içeriden gelen sesiyle beraber dikkatler ona dönerken ben de etrafıma sarılan kollardan kurtuldum.
Doğrusu bu kadarını beklemiyordum.
"Ay rahat bırak sofrayı!" Beren koşar adım ikizinin yanına giderken ben de evin kapısını kapattım.
Evet, macera başlamıştı. Kesin bilgiydi, yaymalıydık.
🐚🐚🐚
Yeni yılın ilk bölümünden merhaba 🐞
Oy vermeden geçmezseniz sevinirim 🙃😇
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK KAPIYI KIRINCA (KİTAP OLDU)
Short StoryAşk tohumları, bir insanın kalbine nasıl yerleşirdi? Nazikçe kapıyı çalıp içeri girmek için izin mi isterdi? Yoksa kural tanımaksızın kapıları kırıp bir anda hayatının ortasında mı belirirdi? Aşkla arasındaki tek ilişki, onun yeddi ceddine sövmekten...