Acı😭

15 0 0
                                    

Eleda şaşkın bir gözü arkadaşında diğer gözü ise Aysima'day dı . Aysima abla mümkün mü?
Ellerini yanaklarına vurup tekrar baktı. Gördüğü rüya değil gerçekti. Yere düşen arkadaşını görevli kucağına alıp kolidora çıkarmıştı. Sağlık çalışanlarına haber vermişti. Tansiyonu düşmüş acile çıkarılmıştı. Biz saat müşahede altında tutmuşlardı. Kendine gelince ilk cümlesi "ANNE " olmuştu.

"Eleda gördüklerim gerçek miydi. Ne olur gerçek olmasın. "
Keşke arkadaşım benim dememle olsa maalesef gerçek gördüklerimiz. Gerçeklerle yüzleşmen gerek. "
" Hayır hayır böyle gidemez. Annem bana küsken gidemez bu şekilde olmaz. Sarılamadım bile son bir kez olsun kokusunu içime çekemedim. Babasız yaşamaya alışamamışken annesiz yaşamaya hazır değilim. "
" Öyle deme alışmak mümkün değil. Kim alışabilir annesizliğe koca bir uçurum var önümde ta düştüm ha deşeceğim. Telefonlarım "ANNEM" diye çalışmayacak. Kapımı güler yüzüyle açılmayacak. Günaydın öpücüğü yanağıma konulmayacak. Diller telaffuz etmeyecek. Gün olurda gülen yüzünü unuturum diye çok korkuyorum. Esen rüzgarda kokusunu arayacağım, duyan her seslerde annemin sesi var mıdır deyip usulca dinleyeceğim. Hayatımda büyük boşluk oluştu, dünyanın en kıymetli hazineni verseler yine de dolmayacak .Öyle bir acı ki anlatsam anlatılmaz. "

Kolundaki serumu çıkartıp ayağa kalkmaya çalıştı.
"Ne yapıyorsun yapma canın yanacak."
"Yanmıyor mu sanıyorsun içim cayır cayır köz gibi yanıyor. Anneme gideceğim."
Kuzum olmaz toparlan kendini bırakma."
"Anneme gideceğim anneme istiyorum."
Damar yolunu çıkartmış. Arkadaşı
dışarıya çıkıp hemşireyi haber verdi. "Hemşire hanım bakar mısınız arkadaşım damar yolunu çıkardı." "Hemen geliyorum."
Eleda odaya girdiğinde Yasenna ayağı kalkmış odadan dışarıya çıkmaya çalışıyordu. Hemşire hanım gelmiş acı dolu kızla konuşmaya çalıştı.
"Ne yapmaya çalışıyorsun."
"Annemi istiyorum kırgındı bana konuşmam lazım."
"Tamam Yasenna hanım şimdi dinlen yarın konuşursun."
"Hayır yarın çok geç."
Yarınlar asla gelmeyecek giden gitmişti. Geriye göz yaşı bırakmıştı .Bolca özlem, çekilmesi gereken kahır...
"Sakin kalmaya çalışın lütfen. Kolunuza serumunuzu takayım." "Hayır anlamıyorsunuz beni, damar yolu değil annemi istiyorum."
"Bakın acınızı anlıyorum on yıl oldu bu mesleğe başlayalı. Ne ölümler gördüm. Ana yuvasına hasret, evladı anaya. Ne cenazeler geldi geçti elimizden, elbisesi var bedeni yok, bedeni var elbisesi yok. Öyle bir dünya işte bir garip yolcuyuz bugün varız yarın yok olacağız .Candır yanan acıdır çekilen fakat bu hastaneler böyle acılarla dolu. Aaaah bir dili olsa da konuşsa. Biliyorum ateş düştüğü yeri yakıyor, yangının bile olumlu tarafından bakmak gerekir, bazen şükretmek lazım en azından mezarı, ismi yazan mezar taşı var. İsterseniz bakışınız değiştirip bu açıdan bakın. Kardeşiniz var mı?
Yasenna konuşamadı sadece başını salladı.
"Kardeşini düşün o ne yapsın ablalar her zaman kardeşlerini anne olmuştur. Şimdi annenin bıraktığı görevi sen eline alacaksın."
Güzel kız acısını içinde yaşamaya başlamıştı. Öğrenmesi uzun sürecekti, kendide farkındaydı başlaması gerekiyordu. Hemşire serumunu takıp odadan dışarıya çıkarken: "Sorunumuz bitince eve gidebilirsiniz."
Genç kız tek başına kalmıştı. Bütün yükü omuzlarında, beklenmedik ölümler ayrılıklar gelip kapısını çalmıştı. Elinde sadece kardeşi kalmıştı. Annesini yapmış olduğu fedakarlığı yeni anlamaya başlamıştı. Anne yüreği dayanamamıştı evladının gözlerinin önünde günden güne eriyip gitmesine.
Güzel kendine çok kızıyordu. Serum bitmişti. Eleda montunu giydirip taksi çağırıp eve doğru yol alıp gitmişlerdi. Saat gece yarısı olmak üzere idi Külkedisine gitmek için hazırlık yapan şımarık zengin çocuğu yaşananlardan habersizce yaşayacağı saatleri düşünüyordu. Mavi Kelebeğin cevabından o kadar emindi ki kendine olan güveni kibri egosu yükseklerde yüzüyordu. Hazırlanıp aynanın karşısına geçip; "Evet şimdi oldu Külkedisi kurtarıcın geliyor."
Üst kattan merdivenlerden inerken çocuklar gibi şendi. Şarkılar söylüyordu. Asel Hanım konuşmaya başladı.
"Koray Altay'da bayağı bir gelişme var. Nedenini merak etmiyor musun?"
Etmez miyim tabii ki diyorum, saçma sapan hareket etmeden olayı öğrenelim. Deli oğlana bırakırsak elinden kaçırır. "
" Ne yapmayı düşünüyorsun?
"Önce tahminimi doğrulamam gerekiyor sonrasına bakarız. "
" Nereye böyle hazırlık filan arkadaşınla dışarıya çıkmak için mi? Özel bir nedeni olmalı. "
"Sultanım beni acemi avcı mıyım alanayım. Ben gidiyorum Sonra görüşürüz."
Altay annesinden biraz uzaklaşınca Asel hanım seslendi.
"Altay bulmuş olduğun mutluluğu sakın kaybetme dört elle sarıl bırakma. Gidip te geriye döneni görmedim. Hayat o kadar kısa ki bir bakmışsın ki nefes buhar olup uçmuş .Rastlantılar sebepsiz değildir. Bize mutlaka nedenle gelmiştir. Misafir edip iyi karşılamak gerekir. Tekrar gelmesi içinde memnun olup kapımızı çalması yeterlidir. Aşkta böyle bir şeydir. Sen sen ol da hoyratça kullanma. Unutma ki yanındaki Allah'ın emanetidir. "
Evden gülümseyerek ayrıldı.

⏳Söyle b ledir. İçimizdeki acıyı bastırıp mutluluğu gün yüzüne çıkarmamız gerekiyor. Aslında yaşantımızı canlı tutmanın, acılar geldiği gibi gidecek de geldiğinde yaradan dan ötürü misafirimize sabır göstermeliyiz. Zamanı geldiğinde yüzün gülünce etrafına mutluluk saçınca seni dünyanın en mutlu insanı sanacaklar veya bana söylendi gibi deli lakabı takılacak. Boş ver takılsın sen mutlu ol da çevrendeki insanlar düşünceleri pek de önemli olmasın. Kısacası Sen nasıl mutlu olabiliyorsan öyle yaşa, gereksiz insanları hayatından çıkartıp at gitsin...⏳

        AHENK 🦋Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin