Altay'ı hayır cevabı sinirlendirmişti. İstiyor ki dünya kendi etrafında şekillensin, istediği her şey altın tepside sunulsun. Bir adım ileri yatıp Kül Kedisi'nin yüzünü avuçlarının içine alıp öptü. Yasenna kararlıydı asla boyun eğimilyecekti. Sert bir tekme ile kendinden uzaklaştırmayı başarmıştı. Sağ işaret parmağını kızgın şekilde uzatarak; "Beynin yok mu senin anlamakta zorluk mu çekiyorsun. Benden sana verilecek tek bir şey varsa o da sana olan nefretimdir."
"Öyle mi Kül Kedisi bu ev senin cehennemin, bende celladın olacağım. Çok önemsediğin o gururun nasıl ayakları altına alındığına şahit olacaksın. Can çekişe çekişe geleceksin. "
" Asla beklediğin duygularla gelmeyeceğim sana. İşime yaramaz egon yerine, birazcık gururun olsaydı belki benden hürmet görürdün. "
Altay öfkelenmesi neden olmuştu. Koltuğun üzerine attığı ceketini alıp odadan dışarıya çıkıp kapıyı sertçe örttü. Yasenna derin bir nefes aldı. Cama doğru vücudunu döndü. Bahçede Altay'ın arabaya binerken gördü. Delikanlının gözlerini çatı katına doğru çevirdi.
"Sana yemin olsun ki Kül Kedisi pişman olacaksın."
Arabasını binip uzaklaştı. Odada yalnız kalan gelin içinde derin bir acı hissetti.
"Keşke seninle farklı şartlar altında tanışsaydık Altay. Belki o zaman kalbimin sana olan kıvılcımlarını anlatabilirdim. Sana koşa koşa gelir sarılı verirdim. Belki de bu gece...
Ama gururum engel duygularıma, anneme yapılanlar kaldırılması zor affedemem seni. Varsın canım yansın acı şerbeti içerim yine de sana boyun eğmem. "
Gelinliğini çıkartıp yatağın üzerine bıraktı. Eşofmanlarını giyinip resim malzemelerini çıkartıp, masanın üzerine yerleştirdi. Aynaya gözleri takıldı. Aynadaki yüze uzun uzun baktı, yabancıydı sanki yüzü ilk kez görüyor gibiydi. Artık gözlerinin içi gülmüyordu. Odaya gözlerini gezdirdi. Çift kişilik yatak, kırmızı renginde bir koltuk vardı. Yatağın sağ tarafından bir kapı giyinme odasına açılıyordu. İki katlı evde fazla geniş olmasına rağmen özenle yaptırılmıştı. En ince ayrıntısına atlanmamıştı. Makyaj temizleme suyunu çıkartıp yüzündeki fazlalıkları temizledi.
Kara kalemini alıp işe koyuldu. Altay'ın öfkesi geçecek cinsten değildi. Kulaklarından ateş boşalıyor, öfkesi her saniye artıyordu.
"Yasenna kendini ne sanıyorsun. Allah kahretsin neden bu kadar çok düşünüyorum onu aklım almıyor." Telefonu eline alıp Kaan'ı aradı.
"Oooo kardeşim gerdek gecesinde arkadaşını arayan damat olarak tarihe geçeceksin."
"Dalga geçme neredesin konuşmaya ihtiyacım var."
"Kardeşim iyi misin."
" Nasılım bilmiyorum canım yanıyor." "Sahilde dolanıyorum."
"Tamam geliyorum."
Arabasını sahile doğru yönünü çevirdi. On dakika sonra sahildeydi. "Altay hayırdır seni bu saatte dışarı çıkartan sebep nedir.?
" İlk kez mi dışarıya çıkıyorum kardeşim. "
" Hayır tabii ama biliyorsun ki bu gün birkaç saat olmuş evleneli evde eşinle birlikte olman gerekmiyor mu?
"Allah aşkına eş deme bana, eş değil vahşi bir kedi gibi yaklaşmayı gör hemen o saniyede pençelerini çıkartıyor."
"Haklı bence Altay onu bu hale sen, biz getirdik. Okulda fazlasıyla üzerine oynadık. O yetmezmiş gibi annesini masaya çıkartıp oynattık. Her şeyi geçtim bütün okula izlettik. Az bile yapıyor, gelip sana sarılmasını bekleyemezsin."
"Aslında yaptıklarım hepsi bunlarla sınırlı değil."
"Ne yaptın korkutma beni?
" Şeeeey bir gece benimle birlikte olmasına karşılık, kardeşinin ilik naklini yaptıracağımı, annesini pavyondan çekip alacağımı söyledim."⏳Aşkında üç tane cemresi vardır.
Önce göze sonra gönle sonra da ruha düşer.
Göze düşerse beğeni olur,
gönle düşerse aşk olur.
Ruha düşerse vazgeçilmez olur.
Koray Avcı...⏳
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHENK 🦋
Ficção Geral"Anne nasıl yaptın bunu nasıl? " Sana anne demeye bile utanıyorum. Sen babamın aşkına ihanet ettin. Her gece başka bir erkekle resmen kendini satıyorsun " " Kes sesini benden utanıyorsun öylemi. Kardeşin hasta ve nefes almasını istiyorum. Çıktığı he...