"Hangi üniversiteye kazandın ki Yasenna ?
" Sanat ve tasarım fakültesini kazandım. Ressam olup bir gün kendi sergimi açacağım. "
" İnşallah kızım baban nerede kaldı ya merak ettim. "
" Boşa evham yapıyorsun anne koca adam bakar başının çaresine. "
" Evet ama geç kaldı. Son günlerde çok dalgın biliyorsun. "
Annesinin yanağına bir öpücük kondurdu.
" Valide sultanım korkma babam başının çaresine bakar. "
" Öyle ama içim daralıyor, daraldı yüreğim. "
Ayağa kalkıp cam kenarına doğru yürüdü. Soğuk kış gününde saatlerdir evi ısıtmaya çalıştığını unutup, camı açtı soğuk havayı ciğerlerine çekti.
"Eleda sen ne yapıyorsun okul filan var mı?
Ben de aynı okuldayım ve tasarım bölümündeyim. Mahallemiz bayağı uzak ama."
"Olsun iş bulup çalışmak istiyorum aileme yük olmak istemiyorum."
Alpaslan alışveriş yapıp eve dönerken çok üşümüştü kahvehaneye girip ısınma düşüncesiyle içeriye girdi.
"Selamün aleyküm."
"Aleykümselam abi üşümüşsün galiba."
"Evet üşüdüm biraz ısınayım dedim." "Çay getireyim abi ısınamazsın böyle benden olsun."
"Eyvallah teşekkür ederim."
Etrafına bakıp insanları izledi. Sanki hiç dertleri yokmuş gibi eğleniyorlardı. Evde ailesiyle sıcak ortamda oturmak varken buz gibi sokaklara atıyorlar kendilerini. Şaşkın bakışlarını fark etmiş olsa gerek ki çayını verirken ;
" Abi öyle bakma boş insanların hali böyle akşama kadar kahvehanede otururlar adamız derler eve beş kuruş para götürmez. Akşam olunca da neden yemek yok diye sabaha kadar karısını çocuğunu sıra dayağına çekerler. Sen buraların yabancısın belli oluyor sen sen olda soldaki iri yarılı adama bulaşma, yapmadı pislik yok karısını bile pazarlar başkalarına namus dersi verir. "
Çayını eline aldı. Kahvehanede kıyamet kopmuştu. Sandalyeler havada uçuşuyor, çaycı baya bağırmaya başlamıştı.
" Allah aşkına kavga eden mekana gelmesin. Karınızdan çok zararınız oluyor. "
İri yarılı adam geriye dönerek ;
" Bir şey mi diyorsun sen. "
Yüzüne sert bir yumruk yedi. Döner bıçağı ile üzerine doğru yürüdü.
Alpaslan elini tuttu.
"Birader ayıp oluyor adam derdini anlatmaya çalıştı."
"Sana mı kalmış el alemin derdi." Konuşmaya fırsatı vermeden kafası güzel olan adam, Alparslan'ı döner çağını sakladı. Bir iki demeden et doğrar gibi doğradı. Oracıkta can verdi. Kaçmak kolaydı onlar için, eli bileğimden kopmuş yüzü kesilmişti.
Bakışları boş değilmiş ayakları boşuna geriye doğru gitmiyormuş. Aysima camdan :
"Allah kalbim benim."
" Anneciğim ne oldu?
" Bilmiyorum kızım bir an kalbime bıçak yarası yedim sanki. Babanı ara hemen babanı ara!
"ç
Çaycı polisi aramıştı.
" Yürekli adamsın abi sana dedim ben bulaşma bu adama diye. Kim bilir geride kimleri bıraktın.
"Anneciğim çalıyor telefon ama cevap vermiyor."
"Tekrar dene açana kadar tekrar döne.
Elada cami örtüp Aysima'nın elini tutarak koltuğa oturmasına yardımcı oldu.
" Anne babamın telefonu çalıyor ama cevap vermiyor. Tamam şimdi açtı alo babacığım neredesin.?
"Şey ben babanız değilim mahallenin kahvesinin çaycısıyım. "
" Babamın ne işi var kahvehanede babam nerede?
Neden telefonu kendisi açmadı. "
" Bana bir şey sormayın gelseniz iyi olacak."
"Kızım ne oldu baban nerede?
" Anne bilmiyorum mahallenin kahvesinin çaycısıyım gelseniz iyi olacak dedi. "
" Aysima abla ben biliyorum götüreyim sizi. "
" Anne ben de geleceğim. "
" Hayır Yasenna kardeşini yalnız bırakamayız. Evde kalacaksın, bir şey oldu kesin ben biliyorum."
Ayakkabılarını giymeden kalbindeki yangınla Eleda'nın peşinden koşmaya çalıştı.⏳Hiç gitmediği mekana ilk kez gitmişti. Üşümüştü sadece ısınmak istemişti. Bilemezdi ki gittiği mekandan canı çıkacağını. Yürüyerek geldiği mekandan cansız bedenini taşınarak dört kişinin eliyle çıkacağını.⏳
Söylenecek sözün olmadığı yerdeyim. Arkadaşlar bölümü nasıl buldunuz yorum bölümüne yazabilirsiniz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHENK 🦋
Ficción General"Anne nasıl yaptın bunu nasıl? " Sana anne demeye bile utanıyorum. Sen babamın aşkına ihanet ettin. Her gece başka bir erkekle resmen kendini satıyorsun " " Kes sesini benden utanıyorsun öylemi. Kardeşin hasta ve nefes almasını istiyorum. Çıktığı he...