Sagopa Kajmer ~ Baytar
Kader ~ Adamım"Karnım acıktı benim." Ali Kemal üzerindeki ceketi çıkarırken gerek yok demesine rağmen ayakkabılarımdan kurtulup arkasından içeriye girip kapıyı kapatıyorum. "Neye gerek yok? Tabanlarım patladı bunlardan!" Eğilip iki ayak bileğime de biraz masaj yapıp doğruluyorum ve yüzündeki yamuk gülümseme ile bana bakan adama bakıp gülümsüyorum. "Ve bence benim karnım daha çok acıktı."
Ali Kemal üzerimden çıkardığım ceketle derin bir nefes alıp arkasını dönüyor ve odası olduğunu düşündüğüm yere doğru ilerliyor. "Tek öğün beslenirsen böyle olur." Ördek ailesi gibi olmamak adına peşinden gitmek yerine içine girdiğim salonda dolaşıyor gözlerim ama uzun sürmüyor bu. Küçük bir masa, bir kanepe ve duvardaki televizyondan oluşan eşyalarında dolaşan gözlerim boşluğa kaydığında en azından mutfağa gidip yiyecek bir şeyler bulayım diye düşünüyor ve arkamı dönüyorum. Atacağım adım, mutfak ile salonu ayıran kirişe yaslanıp beni seyreden adamı görmemle tekliyor. "Ne zaman geldin sen?"
Ali Kemal başıyla arkasında kalan odayı gösteriyor. "Ceketi bırakıp geldim." Derin bir nefes alıp doğruluyor yaslandığı yerden. "Gerçek olup olmadığını kontrol ediyordum." O böyle söyleyince yerimde durmaktan vazgeçip ona doğru bir adım atıyorum. "Gerçekten evimde misin Leyla?"
Ona attığım adımları fark edip elini uzatınca birkaç adım daha atıp elinin altına giriyorum ve eli derhal bel boşluğumu buluyor. Aramızdaki yakınlığa iç çekesim geliyor ve bastırmıyorum bu isteğimi. "Buradan bakınca evinde olan senmişsin gibi görünüyor." Ali Kemal başını geriye yatırıp derin bir nefes aldığında gözleri kapanıyor ve ben o an, tam olarak buna şükrettiğini anlıyorum. Bu haline bir tık içim aksa da bir adım geri çekilip elimin tersini vuruyorum göğsüne. "Aptal."
Bu defa sağlam bir kahkaha atıyor Ali Kemal. "Senden gelen her şey başım gözüm üstüne, demiştim değil mi?"
Gözlerimi kısıp bakıyorum yüzüne ve başımla onaylıyorum onu. "Öyle olsa iyi olur Ali Kemal Beyoğlu."
Ali Kemal az önce açtığım boşluğu yeniden kapatıp bu defa iki elini birden sarıyor belime. Ellerim havalanıp göğsünde kendine yer bulduğunda çenesini yaslıyor başıma ve o efsunlu sesi ile geçen gün dinlediği şarkıyı mırıldanıyor sessiz sessiz. "
"Karşıma geçsin, göğsüme vursun.
Ben soru sormam o bana sorsun.
Kim daha yorgun, kim daha üzgün.
Bilir o beni, bilir o beni, bilir o beni!Bu şarkıyı ilk duyduğumda akan trafiğe rağmen gözlerimin kapanmasını engelleyememiştim Leyla. Karşıma geçtiğini, tam böyle, göğsüme vurduğunu hayal etmiştim." İkimizin gözleri de Ali Kemal'in göğsünde sessiz sedasız duran ellerime kayıyor ve Ali Kemal başını hafifçe geri yatırıp gözlerimi yakalamaya çalışıyor. "Beni yok saymandansa Kertenkele Rıza'ya çıkardığın yumruklardan birinin tadına bakmayı istemiştim. Geç karşıma, kaybettiğimiz onca zamanının hesabını sor. Sonra ben dayanamayayım, öpeyim seni istemiştim." Sona doğru kısılan sesini, yüzü yüzümün hemen yanında olduğundan duymakta güçlük çekmiyorum. Geri de çekilmiyorum. Ali Kemal'in sesli yutkunuşunu duyduğumda dudaklarımın kuruduğunu hissediyorum ama tam şu anda ıslatmak gibi bir aptallık yapmıyorum elbette. "Hiçbirini yapmadın Leyla. Bırak neden demeyi, seninle bir derdim yok dedin. Aşık oldum dedin bana. Hayatımda olmasını istediğim tek adam Kuzey dedin."
Daha devam edecek gibi oluyor ama bunun yerine derin bir nefes alıp gözlerini çekiyor dolmaya başlayan gözlerimden ve başını evin tavanına çeviriyor yeniden. Birkaç saniye sonra elleri belimden ayrılıyor ve bir adım geri çekiliyor Ali Kemal. Sağ eli ensesini buluyor ve uzamasına asla müsade etmediği saçlarını havalandırıyor. "Lahmacun mu pizza mı?" Ali Kemal'e arkamı dönüp evin içinde gözlerimi dolaştırıyorum ve aradığım şeyi masanın üzerinde buluyorum. Saçlarımı tepeden bir topuz yaparken masanın üzerinde duran kalemi alıp saçlarımın arasına sıkıştırıyorum ve hala pür dikkat beni seyreden adama dönüp omuz silkiyorum. "Lahmacun tabii ki. İki kesin yerim de üçü de zorlarım gibi geliyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Leyla'ya Kadar
General FictionKim olduğunu görmek için yüzüne bakmak istediğim adamın ilk önce dudakları giriyor görüş açıma ve halinden memnun, gördüklerinden keyif alan bir gülümseme ile karşılaşıyorum. Bakışlarım dudaklarından sıyrılıp gözlerine tırmandığında kısa bir an duru...