Özel Bölüm II

2K 128 243
                                    

Arkadaşlar çok özür dileyerek başlamak istiyorum. Bu aslında yeniyıl sürpriziydi ama Allah alerjik astımın belasını vermeli bence. Altı gündür kafamı yastıktan kaldıramadığım için hazır bölümü anca düzenleyebildim, affola 🌸

Bir de yazım dili ile ilgili bir özür dileyeceğim. Leyla'yı bitirmiş olanlar için sorun yok ama hakihazıda okuyup en son bu bölümü okuyacaklar için biraz yıpratıcı olacak çünkü bölümü şimdiki zaman çekimi ile yazamadım. Olmadı. İkilik olmasın diye uğraşmama rağmen beceremedim. Doğacak sıkıntı için şimdiden özür diliyorum.

Son bir şey daha. Bölümde iki yerde yetişkin içerik var, belirtiyor olacağım. Rahatsız olacaklar o kısımları geçebilir.

Keyifli bir bölüm ve keyifli bir yıl diliyorum.  🥂

"Neden? Nereye gideceksiniz?" Kuzey sigarasından çektiği uzun bir dumanı sırf kendisi mevcut durumdan hoşnut değil diye ve bu hoşnutsuzluk beni de sarsın diye yüzüme üfledi. Ama atladığı şuydu ki, ben onu avuç içimden bile iyi tanıyordum ve henüz o nefesi içine çekerken yapacağı hamleyi fark edip bir adım geri çekilmiştim. Bir de buna sinirlendi canını yediğim. Kendisi bilirdi. Nikahlı kocamla gideceğim yemeğin hesabını beyfendiye vermeyecektim. "Fenere doğru gideriz diyorum." Bir nefes daha çekerken sigarasından gözlerini arkamda kalan emniyet binasında gezdirdi. "İyi düşünmüşsün. Ne zamandır gitmiyorduk. Arayayım Bahar'ı, hazırlansın."

Cebine uzanan elini tutup kendime çektim ve güçlükle yatıştırdığım yüzüme bakıp kaşlarını çatmasını yok sayarak aramızdaki mesafeyui kapattım. "Canımın içi. Bu akşam ben ve Ali Kemal gidiyoruz fenere. Sen, evde oturup çocuk bakıyorsun. Ha çok istiyorsan bir ara muhakkak çocukları kayınvalidene bıraktığımız bir gece de planlarız. Dert değil. Ama o gece, bu gece değil bebeğim. Tamam mı?"

Bir eli sırtımdan beni desteklerken diğeri az önce dumanını üzerime üflememiş gibi sigarasını benden uzak tutuyordu ve bu haline ayrıca düşüyordum. Nefes alsa düşüyordum gerçi ama konumuz bu değildi.

"Ne var lan bu gece? Niye o adamla baş başa yemeğe gidiyorsun?"

Sırtımdaki eline güvenip kendimi hafifçe geri yatırırken güçlü bir kahkaha attım. "O adam dediğin, nikahlı kocam sanırım. Bir şey yok hayatım. Baş başa zaman geçirmeye ihtiyacımız var. Gideceğiz, iki lokma bir şey yiyeceğiz, birkaç saat sonra evimize döneceğiz. Sen de bu akşam yavrular uyuduğunda karınla balkonunuzda kahve içebilirsin. Ya da çay, karışmıyorum. Sen de karışma."

Aslında klinkten çıkmadan önce Bahar ile konuşmuştum. Züleyha, ki bu ismi kızlarına uygun gören kesinlikle Kuzey değil Bahar'dı, doğduktan sonra çocukların bakımına yardımcı olması için Semiha teyze mahalleden birini ayarlamıştı. İhtiyacımız olduğunda geliyor, bazen geceleri de kalıyordu ve gerçekten elimiz ayağımız olmuştu. Bahar, akşamki planı anlattığımda içli bir nefes çekmiş ve konuşmanın başında emzirdiğini söylediği Züleyha'ya hadi anneciğim demişti. Hadi yeter bu kadar meme, kalk sen de okula git ablayla. Züleyha'dan cuk diye bir ses çıkmış, ben memeyi bırakıp babasının kopası gözleriyle boncuk boncuk yüzüne baktığını hayal etmekle yetinirken Bahar ise ikizler burcu olduğunu kanıtlamak istercesine bir çığlıkla gitme annem vermem seni kimselere diye kızını yeniden bağrına basmıştı. Kuzey'e haber vereceğini, okuldan Sare'yi aldıktan sonra bir de Hediye ablayı almasını isteeceğini söylemiş ve kendisinin emzirdiği için içemediği rakıya kanmamı talep etmişti.

Kuzey elbette biliyordu tüm bunları ama Kuzey, Kuzey'di işte. Dört yaşını doldurmuş bir kızımız olması, onun için Ali Kemal ile romantik bir gece geçirmemize yarayan yeterli bir sebep değildi.

Leyla'ya KadarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin