Aşıklar Köprüsü (30)

4.3K 715 63
                                    

"Onca işimin arasında beni buraya getirdiğinde inanmıyorum. Hem neden daha önce gittiğimiz yere tekrar gidiyoruz." Diye söylenen Çilek'i gülümseyerek izliyordu Pars.

Önceki gün yola çıktıklarından beri aynı şeyleri söyleyip duruyordu. Çatık kaşları hiç düzelmemişti.

"Küçük bir değişikliğin ikimize de iyi gelebileceğini düşündüm" diyen Pars'a sinirli bir bakış atan Çilek "Senin küçük değişiklikten anladığın bu mu? Fransa'ya geldik Pars. Ve yine şu saçma turdayız" diyerek tur otobüsündeki insanlara baktı. Hepsi yaşını başını almış insanlardı.

Pars ilk doktor kontrollerinde doktorla konuşmuş ve seyahat için hiçbir sıkıntısı olmadığını anladığında bir plan yapmıştı. Çilek'i bu seyahate ikna etmek epey zor olmuştu. Günlerce uğraşmıştı ama sonunda genç kadın inadını kırarak gelmeyi kabul etmişti. Ancak göründüğü gibi hala söylenmekten vazgeçmiyordu.

Sonunda tur otobüsü köyde durduğunda Çilek rahat bir nefes alarak kendini otobüsten dışarı attı. Nedense kendini tedirgin hissediyordu.

Pars elini tutup "Yine bir maceraya hazır mısın?" diye sorduğunda Çilek ona dönüp gülümseyerek "Köprüye mi gideceğiz?" diye sordu.

Kafasını onaylarcasına sallayan Pars "Hadi" diyerek genç kadını elinden tutup sokakların arasından geçirerek ırmak kenarına indirdi.

Köprüye kadar yürürken sessizlerdi. Pars'ın kalbi heyecandan deli gibi atıyordu. Kafasında binlerce konuşma geçirdi ancak nasıl başlayacağına bir türlü karar veremiyordu.

Köprünün üstüne çıkıp tam ortada el ele tutuşarak durduklarında ikisi de akıp giden suya baktı.

Çilek "Burada ayrı bir huzur var hissediyor musun?" diye sorduğunda Pars "Evet, bu yüzden burası olsun istedim" dedi.

Ona dönene Çilek "Anlamadım" dediğinde Pars da ona doğru dönüp tuttuğu eli dudaklarına götürüp öptükten sonra genç kadının önünde diz çöktü.

Çilek gözlerini kırpıştırıp genç adama bakarken "Şaka yapıyorsun" dedi.

Pars sırıtarak "Yapmıyorum" dedikten sonra cebindeki yüzüğü çıkartıp titreyen elleriyle açarken "Lanet olsun aklıma hiçbir şey gelmiyor" dedi.

Kafasını utançla eğip tekrar kaldırırken "Gelene kadar zihnimden bir sürü konuşma yaptım ama şuan ne söyleyeceğimi bilmiyorum" dediğinde Çilek gülerek "Bütün gün ondan mı çıtın çıkmıyordu" dedi.

"Sanırım senin ne konuştuğunu bile hatırlamıyorum" dediğinde Çilek yalancı bir sinirle ona bakıp bakışlarını yüzüğe çevirdi. Çilek şeklindeki yüzük o kadar güzeldi ki gözleri doldu.

"Sanırım benimle evlenir misin diye sorman gerekiyor" dediğinde Pars kahkaha atıp "Sanırım evet" dedi.

Çilek "Bu da ben sormuşum sen de cevap vermişsin gibi oldu" diyerek güldüğünde Pars da güldü.

Ardından boğazını temizleyen genç adam "Tamam başlıyorum" dedi. Derin bir nefes aldıktan sonra devam etti.

"Seni ilk gördüğüm an hayatımı değiştireceğini anlamıştım. Günlerce seni aradım. Karşılaştığımız bara defalarca gittim ve sen Arslan'ın düğününde karşıma çıktığında tamamlanmış gibi hissettim. O saçma anlaşmayı yaptığımızda bile seni seviyordum ve sen izin verdiğin sürece, ömrümün sonuna kadar, sevmeye devam edeceğim. Benimle evlenir misin Çileğim?"

Dolan gözlerinden yaşlar süzülmeye başlayan Çilek "Beni tekrar aşka inandırdığın için teşekkür ederim. Seni seviyorum Pars. Yani evet" dediğinde Pars genç kadının elini öpüp ayağa kalkarak yüzüğü parmağına taktı.

Aşıklar Serisi (4 Kısa Hikaye)(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin