Lee Jeno ve Zhong Chenle, Renjun'den gelen haberi aldıklarında ilk soluğu atılan adreste aldılar. Bir süredir kendisinden haber alamadıkları Akiyama Shou en sonunda ortaya çıkmıştı. Tabii bunun da ardında bir bit yeniği olduğunu düşündüklerinden kendisini bu kadar iyi saklayan bir adamın birkaç uğraş sonucunda yerini hemen deşifre etmiş olmasına şüpheyle yaklaşmalarına sebep olmuştu. Son birkaç saattir onu izleyip ne yaptığını anlamaya çalışırlarken geçen süre içinde her bir taraftan köşeye sıkıştırılıp birçok durumla uğraşmaları gerekmişti.
Öncelik Renjun tarafındaydı. Topladığı ufak ekiple birlikte Nyx davetine icabet etmek üzere olan Akiyama Deiseku tarafına engel olmak üzere yola çıkmıştı. Bunun ne kadar riskli bir iş olduğunu önceden söylese de Jeno, bir kez yol arkadaşını ortada bırakmış Renjun borcunu ödeyebilmek için bunu yapmaya kararlıydı. Deiseku gibi bir adamı ufak oyunlarla ortadan kaldıramayacaklarını bildiklerinden onu birçok yerden engellemeye çalışacaklardı. Bu sadece bir dikkat dağıtma oyunuydu. Asıl oyun sahibi Akiyama Arina olacaktı.
Renjun ve Jisung, Akademi'den aldığı onaylanmamış bir gizli destekle birlikte öncesinde Akiyama Shou'ya ama sonrasında hile hurda ile Deiseku yönetimine geçmiş birçok merkezde meydana gelecek patlamalar ile Deiseku oklarını kaçak durumundaki abisine çevirecekti. Tüm bu yerlerin kesin adreslerini ve girişlerini bildiren Arina ise kuzeninin Nyx davetinde babasına rastlamasını en aza indirecekti.
Arina vakit kazanmak istemişti ve bundan daha fazla vakit yaratabileceklerini sanmıyordu.
Bu patlamalardan er ya da geç haberdar olacak Akiyama Shou ile olan karşılaşma ise kaçınılmazdı.
Renjun'dan aldıkları son talimatlarla birlikte eskiden Shou yönetiminde olan birçok merkezde eş zamanlı gerçekleşen ciddi hasarlar bırakan patlamaların sebebini öğrenmek üzere araştırmaya geçen Akiyama Deiseku, avuçlarına düşmüş gibi görünüyordu. Tabii böyle basit bir numarayı Deiseku gibi bir adamın hemen yutma sebebi içeriden edindikleri bir dostu. Bu konuda Arina'nın sözünü dinlemek dışında yapacakları pek bir şey görünmüyordu.
Akiyama Deiseku'da ufacık bir sarsıntı bırakacak bu darbeyi daha etkili kılabilmek için daha büyük bir balığı yem olarak kullanmaları gerekecekti. Arina'nın ısrarla Yui'yi de plana dahil etme sebebinin davetten koparacağı bilgiler olmadığını anlamıştı. O toplu bir hesaplaşma peşinde gitmeye kararlıydı, bu yüzden kızına değer vermiyor gibi görünse de ona gelecek ufacık bir zararı bile fazlasıyla göğüsleyecek olan babasında yaratacağı daha büyük bir yıkım için kızını kullanmak istiyordu. Bir babanın halinden bir baba anlardı.
Yangyang'ın da desteği ile birlikte birden fazla isim saf dışı kalacaktı.
Arina'nın elindeki en etkili silahları ise Japonya'da Kral lakabı ile tanınan ama ufak da olsa bir borcun yükümlülüğü altında daha fazla yaşamak istemeyerek ona öncesinde olduğu gibi yardım eli uzatan Yokoyama Hitoshi olacaktı.
Bunların hepsinden önce Arina'nın bizzat halletmek istediği kişisel bir mesele vardı. Onu yalnız göndermek istememişti Jeno. Onunla gitmeyi teklif etse de Arina bununla yalnız başa çıkmak istemişti. Arina'yı tanıyordu. Geçmişiyle yüzleşmesi gerekiyordu tamamen bazı şeyleri aşarak yoluna devam edebilmesi için.
Her şey seyrinde görünüyordu. Jeno ve Chenle sessizlik içinde paylaştıkları dakikalarda, her ikisinin de kulaklarında aynı bilgi ulaştığında Lee Jeno, hayatı boyunca hissedemediği kadar büyük bir yıkımın altında kalmıştı.
Önce Ahn SungMin'in Nyx için işlettiği depodan malzeme dolu araçların imha haberlerini aldı. Bunun yanında saatini her bir dakika başı kontrol ediyor, gelecek bir diğer kritik haberi bekliyordu. Sonra Sungchan'dan gelen onay haberini işitti ama hemen ardından Arina'dan gelecek bir haberi beklerken Sungchan'ın gerginlik dolu bir sesle onun hala gelmediğini bildirmesi ile ipler tamamen koptu.
YOU ARE READING
Where The Shadow Ends
Fanfic[Nesta] İlk defa bu dünyada gerçek bir arzum olmadığı için korkmuştum. Sonra o geldiğinde, göğüs kafesimin içindeki o terk edilmiş şehri baştan inşa etmeye başladı. Her bir köşesine kendinden bir parça yerleştirirken hiç düşünmedi, bir gün o gittiği...