1 gün sonra
Adana / Kozan..Azad engeli kaldırmıştı, kaldırır kaldırmaz da sanki ikizi bunu bekler gibi direk onu aramıştı. O da hemen açmış vede ilk konuşmayı o başlatmıştı.
Azad - Üzgünüm kardeşim sinirden seni kırdım.
Koza - Azad!
Azad - Yavrum sen ağlıyor musun?
Dedi misafir olduğu evin bahçesine çıkarak bu âni gidişiyle de ilgi noktası olmuştu. Evet Vurgun'un ailesiyle tanışmışlardı ve iki tarafta birbirini samimi bulmuştu. Armağan Bey Azad'ı kendi evladı gibi sevmişti, onun ağır başlı vede arada samimi olan hallerini şimdiden sevmişti. Kolları arasında da Vurgun'u vardı, o da ancak dün gelebilmişti. Istanbul'da işi uzamıştı.
V - Ikiz kardeşidir, zaten tek onunla konuşuyor.
Bora - Kahvaltıyı da az yaptın, bir tost ister miydin?
Dedi lafı değiştirerek sonuçta bu onların özeliydi ve özel kalmalıydı. Hem bu meseleyi konuşmaya devam ederlerse Azad rahatsız olabilirdi yada en kötüsü kızabilirdi. Vurgun onun lafı neden değiştirdiğini anlamıştı bu yüzden de ona uymuştu.
V - Yok be abim, şuan aç değilim ama düşünmen yeter!
Dedi abisine göz kırparak, bunu gören ailesiyle tebessümle ona bakmıştı. Armağan Bey ise Barboros Bey'e bakarak merak ettiği soruyu sormuştu.
Armağan B - Azad savcıymış, peki siz ne işle ilgileniyorsunuz Barboros Bey?
Barboros B - Istanbul'da özel bir marka üzerinden parfüm üreten bir şirketim var.
Armağan B - Ne güzel peki marka adınız nedir?
Barboros B - Efsane!
Dedi geri yaslanarak, bu markayı severek kullanıyordu. Kendi bile parfümünü kullanmaktaydı ve son günlerde Azad'ta bu markaya merak salmıştı. Kokuyu sevmiş gibi de dolabında ki parfümleri komple değiştirmişti. Eskiyi atıp yenilerle değiştirmişti, hepsinin markası da Efsane idi. Bunu tesadüfen gören Barboros Bey ise sevinmişti, oğlu parfümlerini sevmişti.
Meriç - Vurgun bu senin kullandığın parfüm değil mi?
V - Evet, bana da bir arkadaşım önermişti. Sevince de kullanmaya devam ettim, bu arada parfümleriniz harika!
Dedi gülümsemeyle, Barboros Bey ise gülümsemeyle ona karşılık vermişti. Sevmesi onu mutlu etmişti sonuçta beğeni toplamak markanın yararınaydı. Eğer kötü derlerse de yanlışlarından yola çıkarak kötüyü iyiye çevirebilirlerdi.
Barboros B - Beğenmene sevindim evlâd.
Armağan B - Tek oğlunuz Azad mı yoksa biri daha var mı?
Barboros B - Benim tek ailem Azad, başka kimse yok.... Oğlum sen iyi misin?
Dedi birden yanına oturan Azad'a bakarak, oğlu biraz üzgün gibiydi. Azad ise onun sorusuyla başını iki yana sallamış vede hüzünle şunu fısıldamıştı.
Azad - Kızgınlıkla numarayı engelledim, o da kırıldı. Şimdide atar yapıyor vede haklı diye birşey de diyemiyorum.
Barboros B - Yüz yüze konuşup aranızda ki meseleyi çözersiniz, üzme kendini!
Dedi onun saçlarını düzelterek, Azad ise geri yaslanıp yerinde hafif kaymıştı vede yeniden konuşmuştu.
Azad - Eve gidelim mi?
Barboros B - Peki gidelim ama dediğim gibi canını sıkma, illa barışırsınız.
Armağan B - Barboros Bey haklı evlâd konuşup aranızda ki meseleyi çözersiniz. Herkes sinirle istemediği şeyler yapar, eminim o da seni anlayacaktır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ!
Teen Fiction$ - Sen bakma! # - Dur oğlum ya, en heycanlı yerinde reklam gibi girme! $ - Büyüyünce izlersin. # - Babam gibi başlama Azad, hem biz aynı yaştayız.