Hayal veya rüya değil demi?

350 31 8
                                    

Hiçbir zaman anlamadı insanoğlu.
dünya birine kalacak olsaydı süleyman’a kalırdı.
ölüm satın alınsaydı nemrut tutar alırdı.
çıkmadık canlara derman bulurdu,
lokman hekim ölmedi mi?
bu yüzden hiç korkmadık biz,
umudumuz hep Allah’tandı.
derdimize yüksel dedik, istediğin kadar yüksel!
nasıl olsa geçmeyecek misin?
zalimlere güçlen dedik, dilediğin kadar güçlen!
nasıl olsa düşmeyecek misin?
öyle oldu, olacak.
bu dünya iyiyle kötünün arasında bir yerde
ama günü geldiğinde iyilerden taraf olacak.

( Haluk Bilginer'den dinleyin, çok iyidir ha!)

●●●●●

Geçmişten bir alıntı!

Azad - Ben bakarım.

Hizm - Peki patron.

Dedi mutfağa giderken, Azad ise kapıyı açar açmaz gördüğü ayıcıkla ilk şoka girse de sonradan toparlanmıştı. Yüzükten kaynaklı bu kişinin babası oluşunu anlamıştı çünkü onda ki yüzükten kendisi takıyordu. Hemen oyuncağı alıp kolları arasına almıştı. Barboros Bey ise gülümsemeyle oğluna yanaşıp anlına dudaklarını bastırarak uzunca öpmüştü. Ama onları uzaktan beri izleyen 3 kardeşi vede 1 yeğenini görmemişti. Normalde görürdü ama bugün pek dikkat etmemişti. Onlarsa gülümsemeyle ikisine bakmıştı.

Barboros B - Süpriz bebeğim...

Azad - Seni her evrende seviyorum.

Barboros B - Onur duydum gökkuşağım, neyse gel eve girelim zaten hava buz gibi!

Azad - Gel filim izleyelim.

Dedi neşeyle onunla eve girerek sonra da kapıyı kapatmıştı. Barboros Bey ise kıvrılan dudağıyla yeniden konuşmuştu.

Barboros B - Seni mutlu gördüm.

Azad - Babam oyuncak aldı!.

Barboros B - Ben sana hep oyuncak alıyorum ve sen sanki ilk defa almışsın gibi seviniyorsun. Gözlerin parlıyor, sana yakışıyor.

Azad - Utandığımı bile bile yapıyorsun demi?

Dedi homurdanarak, Barboros Kaplan ise gülerek onun yanağından makas almıştı. Bununla yanakları hafif kızarınca babası onun saçlarına uzun bir öpücük kondurup kokusunu kokusunu içine çekmişti. Oğlunun bu masum hallerini çok seviyordu, Azad onunla çocuk oluyordu.

Şimdi ki zaman

Azad B - B-baba!

Dedi yeniden ama bu sefer sesi çıkmamıştı, adamın parmağında ki yüzük aynıydı. Oydu işte, oydu demi? Titreyen eliyle oyuncağı o günkü gibi alıp kolları arasına almıştı. Oyuncağı alınca da gözünden akan yaşla önünde ki bedene baka kaldı. Yüzünde faça gibi bir çizik vardı, dokunmaya/ bakmaya kıyamadığı yanağında çizik vardı. Kocaman acı bir gülümsemeyle ona bakarken gelmiş olan gelini vede torunları şoka girmişti. Evet evet burdaydı. Belli ki ölmemişti, peki 11 yıldır nerdeydi? Niçin ilk göz yaşı aktığında veya krizinde gelmemişti? Yoksa bu şeylerin olduğunu bilmez miydi?

Azad B - Baba?

Barboros B - Burdayım gökkuşağım, sana geldim.

Azad B - Hayal veya r-rüya değil demi? Yine uyanmam, sen gitmezsin.

ATEŞ!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin