38/

660 44 77
                                    

1 gün sonra / Italya...

$ - Bos dell mafia!

₺ - Kim mafya patronu?

$ - Padre ( Baba!)

₺ - Canım acaba özüne mi dönsen, hm?

Dedi şefkatle oğlunun yanağını okşayarak, o ise çocuk gibi masum vede tatlı bir sesle şunu söylemişti.

$ - Ti amo...

Diyen sarışınla derin bir iç çekmişti, o hem masumdu hemde şuan fazla savunmasızdı. Tahminen italyancayı örenmek için alıştırma yapıyordu çünkü ona bakmıyordu bile... Tek odak noktası elinde ki telefondu ve çeviri yapıyordu. Yazdığı şeyleri italyancaya çeviriyor sonra da dinleyip kendi de tekrar okuyordu.

$ - Ti amo papà!

₺ - Bende seni seviyorum oğlum ama sen bu dile neden merak saldın?

$ - Birşey sorcam.

₺ - Dinliyorum.

$ - Padre baba iken neden bu cümlenin içinde Papa oldu?

Dedi safça ona bakarak, babasıysa derin bir iç çekmişti. Çünkü bu haliyle fazla tatlı duruyordu, ısırmalık bir hâli vardı ve hoş gözleriyle ilgiyle ona bakıyordu.

₺ - Azad özüne dön oğlum.

Azad - Son bir tane, bak bu güzel!

Dedi tatlı bir sesle, Barboros Bey ise iç çekerek geri yaslanmış sonra da gözlerini kapatmıştı. Işte o anda oğlunun sözleriyle kalbi teklemişti çünkü o Italyanca biliyordu. Oğlunun aksine o su gibi bilirdi, hata bile yapmazdı. Azad ise bilse bile bazı şeyler için çeviri kullanıyor yada ondan yardım istiyordu.

Azad - Sei la cosa piú bella che mi sia mai capitata!

Barboros B - Azad!

Azad - Efendim?

Barboros B - Seni çok seviyorum oğlum.

Dedi şefkatle ona bakarak çünkü oğlu ona italyanca " Sen benim başıma gelen en güzel şeysin!" demişti, tabi bu da çok hoşuna gitmişti. Azad ise utanmış gibi içine kaçan bir sesle şunu söylemişti.

Azad - Ti amo papà!

Barboros B - Kurban olurum ben sana...

Dedi sevgiyle ona bakarak, Azad ise utansa bile gülümsemekten kendini alamamıştı. Bu adam onun gülüş nedeniydi, huzur kaynağıydı ve o bu kaynağı kaybetmek istemiyordu.

Azad - Sei la cosa piú bella ( Sen en güzel şeysin...)

Barboros B - Neyim?

Azad - Italyancam yarım, bana italyanca öğretsene!

Dedi hemen, nedense fazla merak salmıştı. Öğrenmek istiyordu, Barboros Bey'de bunun farkındaydı. Çocuk gibi gelir gelmez adam gibi uyumadan gezme peşinde koşan biri olmuştu. Gittiği yerlerinde resimlerini tek tek çekiyordu, bu yüzden de yorulmuştu. Uykusu vardı ama hâlâ yeni bir dil öğrenme peşindeydi.

Barboros B - Fransızca da öğreteyim mi?

Azad - Olur, ne zamana? Bugün olur mu?

Barboros B - Önce uyusan olmaz mı?

Azad - Peki ama öğretmeyi unutma yoksa küserim.

ATEŞ!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin