Kulakları sağır eden o ses... O gürültü... Herkes suskun... Gözler olabildiğince büyüdü. Bir anın, küçücük bir anın içinde savrulurken hayatlar... Ölüm neden var? Hayata sığmaz değil mi, bunca insan, bunca nefes? Ölüm olduğu için hayat var. Ölelim ki doğalım!!! Hepimize yetecek kadar dünya var. Sorun yaşamakta sandık hep. Oysa göremedik. İnsan günlerce, aylarca, senelerce yaşar!!! Ama tek bir günde ölür!!!
Ölmedi Arşın!!! O kurşun beyninin içine girip onun ruhunu çekip almadı bedeninden. Kaldı Arşın!!! Körfez'le kaldı. Tam Aslıhan tetiği çekeceği an ani bir hamleyle Aslıhan'ın kolunu yukarı kaldırdı. Aslıhan neye uğradığını şaşırdı. O kısacık zaman diliminde oldu olanlar. Körfez'in onu ayakta tutan ama henüz hareket etmesini kısıtlayan bacaklarıyla yapacağı çok bir şey yoktu. Arşın dikkat et demekten başka elinden bir şey gelmiyordu. Aslıhan'ın Arşın tarafından sıkıştırıldığını gören Sarp, Barış ve Cenk koşarak Aslıhan'ı dört bir yandan çevrelediler. Barış hemen silahı Aslıhan'ın elinden aldı. Polisler keskin nişancının talimatı üzerine içeri girdiler. Etkisiz kalan ve gücünü kaybeden Aslıhan kıskıvrak yakalandı. Arşın, Körfez'in yanına koşarak Körfez'e sarıldı. Körfez, korku içinde Arşın'ı sıkıca sarıp sarmaladı. Aslıhan nefret dolu gözlerle yolun sonuna geldiğinin farkında bakışlar içindeyken Eda tüm kuvvetiyle bağırıyordu.
" Arda nerde? Yakalandın artık!!! Söyle artık!!! Çocuğum nerde? Oğlum nerde? "
Aslıhan'ın ağzını bıçak açmıyordu. Herkesin tek merak ettiği Arda'nın nerde olduğuydu. En sonunda içeri bir çift ayak girdi. Kucağında bir çocuk!!! Arda Bebek!!! Selim getirdi Arda'yı!!! Bütün herkes Arda Bebek'i Selim'in kucağında görünce tatlı bir şaşkınlık içinde beyaza büründüler. Bitmişti. Yaşatılan korku ve acı artık tamamen bitmişti. Eda, Sarp ve Barış, kocaman sarıldılar Arda'yı Selim'in kucağından alarak... Aslıhan her anlamda kaybettiğini anlamıştı. Onu ordan götürürlerken artık direnmedi bile, bağırıp çağırmadı. Sustu bir korkak gibi!!! Öyleydi zaten!!! O bir korkaktı. Cesurlar silahının arkasına saklanmazdı. Cesurlar attıkları her adımda mert olurlardı. Şimdi Aslıhan cesaretten çok uzakta olan gözlerini de yanına alarak gitti. Polisler Aslıhan'ı götürürken Aslıhan son bir defa kardeşi Dilan Hanım'ın intihar ettiği yere baktı. Gözleri oradaydı. Değmiş miydi? Kötü bir abla olmaya, kötü bir teyze olmaya değmiş miydi? Arabaya binerken gözleri hala o kulübede bir anlığına başına o ipi geçirip kendini astığını hayal etti. Bu bir hayaldi. Çünkü gerçeği mümkün değildi. Ama hayal etti. Bu hayal boş bir hayal değildi. Boynuna bir ip dolandığını hissediyordu. O hayalden çıkar çıkmaz Körfez'e baktı. Tekerlekli sandalyesinden onu nefret dolu gözlerle izleyen Körfez'e... Buydu işte bitmek!!! Acımasızca bitmek!!! Ama kızamaz Aslıhan, gönül koyamaz hakkıymış gibi. Kimse boş yere nefret etmedi ondan. Boşuna değil bu öfke!!! İnsan neden yaşadıkları kendi seçimiyken başkasının kararını yaşıyormuş gibi davranır? Sen yaptın!!! Sen bedel ödeyeceksin!!! Öde şimdi hak ettiğin bedeli Aslıhan Hanım!!! Hiç sonu gelmeyecek bu bedeli öde!!! Sen herkesin hayatını mahvetmek için uğraştın ya!!! Daha acı bir şey var. Sen en büyük kötülüğü kendine yaptın!!! Bitti artık!!!
***
Körfez, sabah gözlerini açar açmaz bakışlarını pencereye uzattı. Yavaşça ayağa kalktı. Ayaklarının üzerinde durabildiğine hâlâ inanamıyordu. Birkaç adım attı. Mutluluğu görülmeye değerdi. Artık yürüyordu!!! Hemen üstünü değiştirip aşağıya indi. Merdivenleri ıslıklarla mutluluk içinde iniyordu. Kahvaltı yapmak üzere masaya geçen babasıyla Sarp'ı gördü. Körfez'i yeniden böyle görmek onlar için de büyük mutluluktu. Yavuz Bey bu mutluluğunu dile de döktü.
" Oğlum benim be!!! Yeniden ayaktasın!!! "
Sarp'da çok mutluydu ve yine geyik yapma peşindeydi.
" Arşın'a binlerce kez teşekkürler diyelim mi o zaman yaşattığı şokla senin ayaklanmana vesile olduğu için? "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAR BEYAZ
RomanceHer aşkın hikayesini ayrılık yazar... 20 yaşında gencecik dünyalar güzeli masumiyeti yüzünde taşıyan bir hizmetçi kız Arşın ile öfke dolu intikam dolu acı dolu kalbi katı aşka düşman evin oğlu Körfez'in aşkı arama hikayesi... İmkansız olan aşk değil...