BÖLÜM 82

214 5 0
                                    

Körfez, bütün herkesi akşam üzeri bir masanın etrafında topladı. Aile olmak için, aile olabilmek için... Küslükler bitsin diye, kızgınlıklar son bulsun diye, kırgınlıklar yok olsun diye...

" Bu akşam yemeği aile olmak için!!! Bir arada durmak için!!! Durduk ya Aslıhan'ın karşısında dimdik, öyle işte... Herkes içini dökecek bu akşam. Susmayacak kimse. Küsmeyecek kimseye. Bu akşam burda biz büyük bir aile olacağız. Hem yemeklerimizi yiyeceğiz afiyetle, hem de konuşacağız. Dilenmemiş özürlerimiz var. Affedilmemiş kusurlarımız var. Hepsi bu akşam burda dile gelecek ve sonsuza kadar bitecek. "

Körfez'in sözlerinden sonra herkes bakışmaya başladı uzun uzun. Çünkü susmak çok kolaydı. En kolayıydı. Konuşmak zor olandı. Bu masada herkes vardı. Yara veren de, yara alan da, acı çeken de, acı çektiren de... İşte o an masaya Nazlı Hanım'da dahil oldu. Arşın, annesini görür görmez Körfez'e onu çağırdığı için kızar gibi baktı. Hatta kızdı.

" Onun gelmesine gerek yoktu Körfez. O bu aileden değil. O hiç kimse!!! Benim için hiç kimse!!! "

Körfez, Arşın'ın elini tuttu.

" Ona bir şans ver. Onu affetmek zorunda değilsin. Ama onu dinle bir kez. O senin annen!!! "

" Sırf senin için tahammül edeceğim karşımda oturmasına... Ama daha fazlasını kimse beklemesin benden... Annelik yapmayıp iyi bir evlat olmamı beklemesin benden... "

Nazlı Hanım, Arşın'ın öfke dolu bakışlarının karşısında yenik düşmüşken Ali Bey'de ona farklı bakmıyordu. Sarp'ın o gerilimli ana yorumu tam yerindeydi.

" Körfez, bu masaya ben bir isim buldum. Mayın Tarlası!!! Nasıl? "

Ardından küçük de bir kahkaha atınca herkes dik dik Sarp'a baktı. Daha sonra Körfez'in sözüyle başladı yüzleşmelerin ilki... Cebinden çıkardığı annesinin günlüğünü masanın üstüne koyarak başladı.

" Leyla Hanım annemin günlüğünü yakmamış. ( Yavuz Bey tebessümle sevinirken Körfez Leyla Hanım'a bakarak konuştu. ) Gözünüzün önünde yeğninize acı çektirdim. Ona yaptıklarımı biliyorsunuzdur, ona söylediklerimi duymuşsunuzdur. Ben sakatken bile beni bırakıp gitmeyen bir kıza günlerce çok kötü davrandım. Hepsinin nedeni bu günlükken neden bize bir iyilik yapmadın? "

" Önce kendimi düşündüm çünkü. Hep olduğu gibi. Ben her zaman ilk kendimi düşünürüm. Çok pişmanım. Alın, bunu da diğer pişmanlıklarımın yanına koyun. Bir şey değişmez. Hiçbir şey değişmez. Yaprak bile kımıldamaz. Yine de özür dilerim. Arşın'dan ve senden özür dilerim Körfez. "

" Annemin günlüğünü yakmadığın için, en azından bunu yapmadığın için seni affediyorum. "

Körfez'den sonra Arşın'da Leyla Hanım'ın özrünü kabul etti.

" Hala!!! Ben de seni affediyorum ama lütfen artık bu son olsun. Sana arkamızı rahatça dönebilelim. Sana güvendiğimiz için pişman olmayalım. Pişman etme bizi!!! "

" Bu sondu!!! "

O an Sedef girdi söze...

" Senelerce bana yalan söyledikten sonra tabi ki son olur. Artık kimse inanmaz ki sana, yalan söyleyebilesin. Ben mesela? Artık çok zor inanırım anne sana!!! Babam konusunda bile yalan söyleyen biri asla dürüst olamaz bana!!! "

" Sedef, kızım!!! Gerçeği öğrendiğinden beri bakmıyorsun yüzüme... Nefretin bile daha güzel susmandan... Ben en ağır sözleri hak ediyorum. Ne söylersen söyle kabulüm. Canımı yakmaya hakkın var. Ama canımı yakmak isterken karşındakinin annen olduğunu da unutma. "

KAR BEYAZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin