Herkese yeniden merhaba :)
Şarkı: I'II be good
İyi okumalar
Bulut'tan
Yatağımda yatarken düşündüğüm tek şey bu gün olanlardı. Güvenebileceğim kimse yoktu. Kimseye inanamazdım. Kendim bir çıkış yolu bulmalıydım ama nasıl!?
Gecenin geç saatiydi. Muhtemelen herkes uyumuştu. Yatağımdan yavaşça kalkıp penceremden aşağı baktım. Korumalar tabiki uyumuyorlardı!
Bir şeyler bulmalıydım! Bi dosya, geçmişteki birisi... herhangibi bişey! Ama nasıl? Yatağımdan tam kalkacakken buraya doğru gelen ayak seslerini duydum. Kim ayaktaydı ki bu saatte?
Kapımın kolunun aşağı inmesiyle iyice tedirginledim. Gözlerimi kapatıp anında uyuyarmuş taklidi yaptım. Aklıma nedense Ekin gelmişti ama onun buraya gelmesi imkansızdı. Peki o zaman kim? Kerem desem... o benim odama neden gelsin ki?
Ayak sesleri parkeleri çatırdatırken yatağın bir tarafı çöktü. İyice tedirgin olmaya başlamıştım. Uyuma taklidi yapmak en iyisiydi. Nefes alışverişimi düzenli tutmak için büyük bir savaş veriyordum.
Belime satılan kollarla şaşkınlığım iyice artmıştı. Bu kimdi? Ekin olamazdı. Gözlerimi açmak istiyordum ama korkum izin vermiyordu.
Bir süre bu şekilde durduktan sonra yanımdaki beden kalktı. İçimden defalarca gitmesini diledim. Gerilim hat safadaydı. Gözlerimi çok hafif araladım. Karanlık ldada pek seçemesemde bana arkası dönük bir erkek silüeti gördüm. Arkasının dönük olmasından aldığım cesaretle gözlerimin tamamını açtım. Kerem? Bu Kerem'di! Seçnek çok zor olmamıştı ama... neden? Ne yapıyordu? İşte o an anladım. Ben çok büyük bir hata yapmıştım. Kerem'e güvenmemeliydim. Bana her gece sarılıyor muydu? Başka şeyler de yapıyor muydu?
Aklımdaki soruları beynimin başka bir tarafına kovalayarak yatakta kıpırdanmaya başladım. Sanki huzursuzlanmış gibi. Belki 'sözde' uyanmamdan korkup giderdi. Nihayetinde tahmin ettiğim gibide oldu. Yaklaşık yirmi saniye içerisinde kapının kapanma sesini duymuştum.
Temkinle gözlerimi aralayarak bakışlarımı odada gezdirdim. Bu evde güvende değildim. Kimsenin bana anlatmadığı bir şeyler vardı. Gözlerimden yaşlar başımsızca akarken yorgana sarıldım. Yine Ekin'i istiyordum. Ona güvenmek istiyordum.
🕛🕓🕗🕤🕛
Bütün gece onun geri gelmesi korkusuyla gözüme uyku girmemişti. Defalarca düşündüm. Tarttım. Bana davranışları, bakışları, şüphe çekmesi... hiç bir şey tesadüf değildi. Sadece bu hikayede benim rolüm neydi onu anlayamıyordum. Nerden bulaşmıştım ben bu işe? Tüm gece sessiz sessiz ağlamaktan uyuyamadığım gözlerimi sildim. Ahmet'in yanına gitmem gerekiyordu. Ama öylece onunla konuşamazdım. Çok dikkat çekerdim. En iyisi bir bahane bulmak diye geçirdim içimden. Yataktan kalkıp kendi kendime odanın içinde volta atmaya başladım. Bu yüzün ve sabahın köründe onun kaldığı yere gitmenin izahı ne olabilirdi. Kerem fazla şüpheci bir adamdı. İyi bir bahaneye ihtiyacım vardı.
Aklımda bir şeyler vardı aslında ama utanç vericiydi. Biraz mantıklı düşünsem belki başka bir bahane bulurdum ama o kadar çok ağlıyordum ki... geceden beri kendimi parçalamıştım. Beynim yerini hoşafa bırakalı çok olmuştu.
Banyoya gidip yüzümü yıkadım. Bütün yüzüm kıpkıtmızıydı. Saçlarımı salıp biraz daha iyi bir imaj vermeye çalıştım. Ardından dolaptan bir kazak alıp üzerime geçirdim. Vücut hatlarım belli olmayınca daha rahat hissetmiştim. Ahmet'in yanına gidene kadar ağlamamalıydım. Kendime telkinlerde bulunduktan sonra kapının kolunu yavaşça aşağı indirdim. Tedirgin bir şekilde koridoru kolaçan ettinten sonra odamdan çıkmıştım. Hafif parmak uçlarımın üzerinde sayılabilecek şekilde hızlıca kendimi aşağı attım. Etrafı kontrol etmeyi unutmuyordum. Kerem'i görmek istemiyordum. Kendimi yine çok çaresiz ve zavallı hissediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Zor Aşk~
Teen FictionEski adı:Artık Benimsin Hikaye adı değişti. Mafya hikayesidir. Şiddet ve cinsellik içerir. KESİT (bölüm 2) Korkuyla kapıyı tekrar açmaya çalıştım açılmayacağını bile bile. Bütün vücudum bana yapacaklarını hissedercesine titriyordu. Tam arkama geld...