~Zor Aşk~

58-Oyun & şimdi nereye kaçacaksın?

Herkese yeniden merhaba 🤗

Bu bölümde full Ekin ve Bulut var. Ayrıca CİNSELLİK İÇERİR!!! Ona göre...

Neyse size iyi okumalar

Vote atmayı ve yorum bırakmayı unutmayın

Üç hafta sonra

Ekin'den

Yazın sonuydu artık
Uzun süre sonra evden ilk kez çıkmıştım. Yeni bir ev bakacaktık. Bütün bunların yanında kafamı Kendime geldiğinden beri kurcalayan o soru vardı. Dafne. O kız kardeşim olabilir miydi? Ama Kerem onunla birlikteydi. Bu kadar tesadüf olamazdı! Gizlice Atıf'a araştırmasını söylemiştim. Uğur'dan gizliyordum şu anda. Zaten uzun süredir ne Dafne'den ne Uğur'dan hiç haberim olmamıştı. Bir sorun olmadığını biliyordum sadece. Aslında Dafne'yle görüşmeyi çok düşündüm ama bir şekilde yapamadım işte. Onu öldürmeye çalışmıştım. Karşısına geçip birde abilik mi yapacaktım? Benim yüzümden neler yaşamıştı!

Şu ana kadar öğrendiğim tüm bilgiler onun benim kardeşim olduğunu ifade ediyordu. Ne yapacağımı bilmiyordum. Kafam çok karışıktı. Daha kimseye, Bulut'a bile, bahsetmemiştim.
-"Ekin?"
Adımı seslenen Bulut'a döndüm. "İyi misin?" Başımı salladım.
-"Dalmışım."
-"Çok dalıyorsun. Bir şey mi var?"
-"Hayır. Sadece dalmışım işte."
Başını sallayıp arabadan indi. Gelmiş miydik? Önümde destek aldığım aletle birlikte eve baktım. Büyük bir evdi ve kocaman bir bahçesi vardı. Birlikte içeri girdik. Kapıaçılır açılmaz önümüze geniş bir alan çıkıyordu. Buradan yukarıya çıkılabilecek iki tane büyük gösterişli merdiven vardı. İlerisindeki salonu görmek için ilerledik. Bir basamaktan aşağı inince
Yine yeterince büyük olan bir balkon karşıladı bizi. Duvarın bize bakan kısmı boydan boya tamamen camdı. İlerideki koruluğu, ormanı ve ufak yapay gölü görebiliyorduk. Yanımda ağzı açık etrafını inceleyen Bulut'a baktım.
-"Beğendin mi?"
-"Çok güzel.."
Baya birazdan bayılacak gibi hayran hayran bakıyordu. Sanırım bu evi alacaktık. Salonda geniş bir şömine vardı. Buranın yanındaki mutfağa geçtik. Mutfak bir önceki eve kıyasla oldukça büyüktü. Önceki evi satın almak yerine yaptırmıştım. Mutfakla işim olmadığı için de çok büyük olmasına gerek duymamıştım açıkçası. Ama görünüşe göre artık ilgilenen birileri vardı. Mutfaktan çok Bulut'a dikkat kesilmiştim. Nasıl mutluydu! Elimi beline atıp kendime çektim.

Tezgahın ve üzerindeki mutfak dolaplarının arasındaki kısım camdan yapılmıştı yine. Aynı şekilde yan taraftan arka bahçeye çıkılabilen sürgülü bir balkon kapısı vardı. Yeni evimizde hep birlikte olacaktık bundan sonra. Bu evde de kötü şeyler yaşanmayacaktı. Mutfağa yumuşak tonlar hakimdi. Çok ferahtı. Kapıların ve camların kenarlarını kahverengi ahşaptandı. Mutfağın ortasında ectra bir tane daha kısım vardı. Burada ocak, davlumbaz ve yine bir kısım tezgah vardı.

Şöyle bir tuvalet ve banyolara da göz gezdirdik. Onlar da yeterince iyi sayılırlardı. Sonra istediğimiz değişiklikleri ve eklemeleri yaptırırdık zaten. Üst kata çıktık. Merdivenlerden çıkar çıkmaz karşımıza düz geniş bir alan çıktı. Balkonundan aşağı katı görebiliyorduk. Sağında ve solunda iki tane koridor vardı. Koridorlardaki odalara da şöyle bir baktık. Zaten çoğunu kullanamayacaktık bile. Asıl yatak odamız olan odaya gitmak istiyordum. O üçüncü kattaydı. Aşağıdaki merdivene göre daha az gösterişli bir merdivenden yukarı çıktık. Neredeyse salon kadar büyük bir oda karşıladı bizi. Burasının da bir duvarı camdandı. Ormanlık alanda olsakta bu birilerinin bizi görebilmesine engel değildi. Üstelik yatak odasında. Bunu bir şekilde ayarlardım. Odanın içindeki banyonun yanı sıra bu katta ayrı bir banyo daha vardı. Bize ait olan banyoya girdik. Burada kesinlikle değişiklikler yapacaktım. Tekrar geri çıktık.
-"Ee, ne diyorsun?"
-"Bence hepsi güzeldi baktıklarımızdan. Ama en güzeli bu.."
Belli, zaten ne baksak beğenmişti.
-"Beni öpersen bu evi tutabilirim."
Gülerek parmak ucunda yükseldi. Muhtemelen kısa bir öpücük vermeyi planlıyordu ama geri çekilmesine fırsat vermeden dudakları dudağıma değdiği anda onu kendime yapıştırıp tutkulu bir şekilde öpmeye başladım. Aramızdaki yürümeme yarayan şu zımbırtı her ne kadar sorun yaratsa da uöursamadan devam ettim.
-"Ekin aşağıdaki kadın gelebilir.."
-"Ne olmuş yani?"
-"Burda olmaz!"
-"Her yerde olur."
Gülerek öpmeye davam ettim. Bomboş odada deliler gibi öpüşüyorduk. Kollarımın arasında minnacık kalan bedeni kavrayıp kontrol ediyordum. Her an ittirecek iş gibi kollarını aramıza koymuş önlem alıyordu.
-"Ekin yeter bence."
-"Evde devam edelim diyorsun yani?"
-"Kerem başına çok vurmuş galiba!"
Gülerek birlikte aşağı indik. Evi satacak olan kadın bizi bekliyordu.
-"Efendim asansörü kullanabilirdiniz."
Asansörü neden baştan söylememişti ki!? Boşverip devam ettim.
-"Evi alıyoruz. Kalan işleri aytıntılı bir şekilde daha sonra konuşuruz."
Kadın başını sallayarak arkamızdan evden çıktı. Numaram zaten vardı. Para işlerini Bulut'un yanında konuşmak istemiyordum.