72- Seni üzmeyeceğim artık, asla

38.6K 881 225
                                    

Herkese yeniden merhaba!

Arkadaşlar final yaklaşıyor. Bunu size kitap silinmeden önce de söylemiştim. Ama yine de final için  süremiz daha var. Hemen bitmeyecek. Akabininde de hemen yeni bir hikayeye başlayacağım. Onun tanıtımını da yakında yaparım size :)

İyi okumalar

BÖLÜM MÜZİĞİ VAR!!!
MULTİMEDİA DÜZGÜN ÇALIŞMIYOR AMA YİNE DE KOYDUM. LÜTFEN MÜZİKSİZ OKUMAYIN BÖLÜMÜ ANLAMSIZ GELEBİLİR!!!!

-DREAM OF SKY- MÜZİĞİN ADI

Hakan beni geç saatte eve bırakmıştı. Biraz kafam dağıldığı için mutluydum. Eve girmiştin. Çantamı her zamanki gibi kenara koyacaktım ki Karanlıkta birden Ekin karşıma çıktı. Başta kim olduğunu anlayamadığım için ödüm patlamıştı ve bir çığlık atmıştım!
-"Senin-"
Ona kızmayı planlıyordum ama elini yumuşakça saçlarımda gezdirmesiyle sözümü yarıda kesnek zorunda kalmıştım. Yani şaşırmıştım bunu beklemiyordum. Daha durumu anlayamadan o konuşmaya başladı.
-"Seni seviyorum güzelim. Ayrıca hayatımda senden başka bir kadın istemiyorum. Çocuklarımın annesinin sen olmanı istiyorum. Seni dünyanın en mutlu kadını yapmak istiyorum. Dünyaları sana vermek istiyorum." Ardından yere çöktü. "Eğer benimle evlenirsen sana söz veriyorum bir daha seni kısıtlamaya kalkmayacağım. Üzerinde hakimiyet kurmayacağım. İstemediğin hiç bir şeyi sana zorla yapmayacağım. Seni her şeyinle istiyorum. Benimle evlenir misin?"

Ağzım açık sadece bakıyordum. Gerçekten. Bu nerden çıkmıştı bir anda? Bu gün en son beklediğim şey bile değildi bu teklif. Düşünmemiştim bile. Öylece şok içinde bakakalmışken ayağa kalktı ve yüzük kutusunu çıkarttı. Çok zarif ince bir yüzüktü. Yüzükten anlamadığım için yorum yapamıyordum pek ama ara ara ufak taşlarla şekillendirilmişti. Daha bir şoku atlatamadan ötekine giriyordum. "Sana dünyanın en pahalı yüzüğünü almak isterdim. Ama gösterişi sevmediğini biliyorum. Elimi tutup yüzüğü parmağıma geçirdi ve öptü.
"Benimle evlenir misin dünyam?"
Gözleri öyle aşkla parlıyordu ki. Tüm samimiyetiyle buradaydı. Ama neden bir anda? Neden şimdi? Yüzüğü çıkartıp ona geri verdim.

Bir adım geriye atmıştım. Şu an evet demek istesem de bunu yapmam ne kadar doğru olurdu? Ona güvenebilir miydim? Daha birkaç saat önce çıldırmıştı ve bu ne ilkti ne de son olacaktı
-"Ekin ben..."
-"Biliyorum, pisliğin teki olabiliyorum. Ama beni uysallaştırıyorsun. Bir canavarı aşık ettin kendine. Bana o kadar çok şey verdin ki... şu an için senden tek istediğim teklifimi kabul etmen. Birilikte yaşamaya devam edelim. Normal çiftler gibi. Kapıda tonla koruma olmadan, şehrin içindeki evlerde..."
-"A-aylin"
Daha kafamdakileri birleştirmeden o yapıyordu.
-"Onu merak etme. Bozduğum her şeyi yeniden yapacağım."
-"A- ama ben.."
-"Deneyelim. Senin evinde."
O kadar sıkışmış hissediyordum ki. Bir cevap bekliyordu ve ben evet demek istemiyordum. Bana daha da baskı yaparken ağzımdan tamam çıkıverdi.

Gülerek beni kucağına aldı ve öpmeye başladı. O anki heyecanla ona tutunmuştum. Beni yeniden yere indirdiğimde ise dengemi kuramıyordum.
-"Aylin gitti"
-" biliyorum. Korkma yanlız değil. Atıf yanında."
-"O onun yüzünden gitti!"
Iç çekti.
-"Bu gün kızmak yerine beni arasaydın hepsini bilirdin. Aralarında bir şeyler olmuş. Sandığın gibi kötü bir olay değil. Atıf dün burada kalmak istedi. Aylin için. O yüzden buradaydı anlayacağın"
Şimdi pişmanlık sırası bendeydi.
-"Peki nerden buldun beni?"
-"Telefonlarımız birbirine bağlı. Takip etmek için değil. Acil bir durum olursa diye. Tüm Iphonelarda var.  Sana özel yaptırmadım anlayacağın."

Gözlerine bakakalmıştım mahsun mahsun. Beni tutmasa yere düşecektim. Gülümseyip beni kucağına aldı. O nasıl bir gülümsemeydi öyle! Beni odama çıkartıp yatağıma yatırdı ve yanıma uzandı. "Benim küçük tanrıçam." Diyerek beni kısacık öptü. Ardından yanıma uzandı. Üzerindekilerle mi yatacaktı? Rahatsız olacağını söylemişti.
-"Üstünü çıkartmayacak mısın?" Dedim. Şu an tamamen teslim olmuştum. Gülümsedi.
-"Çıkartabilir miyim?"
Başımı onaylar biçimde salladım.

~Zor Aşk~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin