56-Tanıştırayım, kardeşin

41.2K 974 55
                                    

  herkese yeniden merhaba!

İyi okumalar!!!

Vote atmayı ve yorum bırakmayı unutmayın

Dafne'den

  Banyo'nun kapısını açmaya çalışıyordu. Tir tir titriyordum. Acıyan vücudumu saymadım bile. Burnumdan akan kanı sildim. İlaç krize girmemi engelliyordu. Sesini duyuyordum.
-"Dafne, aç kapıyı yoksa kırmak zorunda kalacağım. "
Ölsemde açmazdım.

Kapıya yüklenmesiyle çekilmek zorunda kaldım. Kapıyı kırıyordu! Açılan kapıyla birlikte hemen yanıma geldi.
-"Özür dilerim Dafne. Ben sen oradan çıkınca-"
-"Yalnız bırak beni!"
-"Dafne.."
-"Git, lütfen!"
Ne kadar ittirsemde bana sarıldı.
-"Özür dilerim. Bir daha hiç yapmayacağım böyle bir şeyi."
İttirmeye çalıştım ama yok ! "Şimdi buradan gideceğiz. Ekin piçini öldüreceğim. Sen de intikamını alacaksın. Sonra ikimiz mutlu olacağız."

Kesinlikle hastaydı. Dayanamıyordum. Bir şey demedim. Ekin'i öldürmesini bir şekilde engellemeliydim.

🕛🕓🕗🕤🕛

Birlikte yola çıkmıştık. Konuşmuyordum. Ekin arkada baygındı. Yarım saat süren bir yolculuğun sonunda bir kulübedeydik. Kerem aşağı inip Ekin'i sürükleyerek eve soktu. Ben de arkasından girdim. Ekin'i bir odaya kilitledi. Burası küçücük ve korkunçtu. Burada Kerem'le yalnız kalmak istemiyordum. Gözlerim doldu. Bana yaptıklarını hatırlıyordum. Dövmüştü. Şimdi onun olmamı istiyordu.
-"İyi misin?"
Sorusuyla irkildim. Hemen başımı salladım. Bana bir şey yapacak gibi hissediyordum. Yanıma geldi. "Bu gün benim ol." Hayır. Asla yapamazdım. Üste çıkmam lazımdı. Hüngür hüngür ağlamaya başladım. Ağlayasım vardı zaten.
-"Sen bu gün dövdün beni! Tek düşündüğün şey benimle yatmak mı? Neler yaptın bana? Ben her şeye rağmen sana gelsem de sen güvenilmeyeceğini kanıtlamış oldun!"
-"Ben özür dilerim."
Bir şey demedim. En azından şimdi yırtmıştım. "Hepsi o piç kurusu yüzünden!" Hışımla Ekin'in bulunduğu odaya girmesiyle işler daha da battı. Arkasından koştum.

Ekin'i tekmeleye tekmeleye uyandırdı. "Senin suyun fazla ısındı kardeşim. Sana ayrılan sürenin sonuna geldik." Hayır. Kenardaki bıçağa elimi attım. Silahını çıkartmıştı. Ekin'in karşı koyacak hali yoktu. Emniyeti açmasıyla bıçağı omzuna sapladım. Silahı yere düşmüştü. Ne olacaksa şimdi olmuştu.
Ekin silahı yerden aldı. O güç bela kalkarken bende hemen onun yanına kaçmıştım. Kerem'in toparlanması uzun sürmemişti. Bana bakarak bir sürü küfür etti. Silah bizdeydi. Ekin'le birlikte silahı Kerem'e tutarak odadan çıktık.
-"Arabanın anahtarı üzerinde. Gidelim lütfen."
-"Bu piçle işim bitmedi."
Ekin Kerem'e ilerledi.
-"İki kardeş, en azından amacıma ulaştım. Sana neredeyse kardeşini öldürtüyordum."
Kardeş? Ne kardeşi?
-"Ne diyorsun lan puşt!"
Gülerek ayağa kalktı.
-"Bu orospu! Senin kardeşin. Annesine çekmiş işte. Ne olacak?"
Ne kardeşi? Ne annesi?
-"Düzgün konuş lan!"
-"Tanıştırayım; annenden olan bilmediğin  kardeşin. Dafne yılmazer"
Dilim tutuldu. Yalan söylüyordu. Böyle bir şey olamazdı. Hayır olamazdı! Ekin'de şoktaydı. Bana baktığı sırada Kerem üzerine atladı. Silah patlamıştı ama kime bilmiyordum. Hala savaşıyorlardı. Şok içindeydim. Hareket edemiyordum. Silahı yerden alıp Kerem'e doğrulttum. Yine durmuştu. Bu sefer düşünmeden tetiğe bastım ama.. ama ses falan çıkmadı? Kurşun sadece 1 tane miydi? Kerem Ekin'in üzerinden kalkıp bana geldi. Attığı tokatla yere düşmüştüm.
-"Orospu! Başından beri bunu planladın demek! Seni ilk bulduğumda öldürmeliydim. Sevmek planlarımda yoktu. Ama şimdi öleceksin! Ama önce tadına bakayım"
Üzerime altadığı anda üzerimdeki kıyafeti paramparça etti. Hayır, ben bunu yaşayamazdım. Bir taraftan abim varken yine tecavüze uğrayamazdım. Neden yardım etmiyordu? Kaçmış mıydı?  Ağlaya ağlaya tepiniyordum sadece. Ölmek istedim. Bu kadarı da fazlaydı.

~Zor Aşk~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin