Nefes'i istemeye gidecez.

3.8K 134 0
                                    

Nefes odaya bakınca yıkıldı resmen. Odada sağlam hiçbirşey kalmamıştı. Her şey yerde kırık dökük duruyordu. Dolabın camları kırılmış, kapakları parça parça olmuştu. Elbiseler, askılar bir tarafta. Bir zamanlar parfümlerin olduğu yerde hiçbirşey yoktu. Ama birşeyi fark etmişti. Odanın dört duvarında da onun ve Tahir'in fotoğrafları asılıydı. Tahir'e dönüp ilerlerken
T: ''kimsen hemen çık dışarı kalbini kırmak istemiyorum.''
N: ''ben gelebilir miyim?''

T: ''Nefes'' Nefes'in kalbi deli gibi atmaya başlamıştı. İki yıldan fazladır sevdiği adamın ağzından adını duymamıştı.

T: ''Nefes orada olmadığını biliyorum. Ne olur git hayalini görmeye bile dayanamıyorum ''deyip ağlamaya başladı.

N: ''Tahir ben gerçekten buradayım. Ne olur sana çok ihtiyacım var.''

Tahir korkuyla başını çevirdi. Gerçekten Nefes miydi o? Gözlerini defalarca kapatıp açtı, kendini tokatlayıp Nefes orada değil sen hayalsin deyip ağlamaya başlayınca Nefes'de ona sarılıp. Beraber ağlamaya başladılar. İkisi de beraber kaç saat ağladıklarını bilmiyorlardı. Ağlaya ağlaya uyuya kaldılar hemde kaç senedir hiç olmadıkları bir huzurla.
Sabah birbirlerine sıkıca sarılmış halde uyanınca
T: ''Nefes sen gerçeksin der''

N: ''Tahir tabii gerçeğim seni başkasına kaptıracak göz var mı bende der.''

İkisi de gülerek sarılırlar.Nefes Tahir'e sarılırken yerdeki camların üstünde kurumuş kanların olduğunu gördü. Kendini geri çekip
N: ''Tahir bunlar ne?''

T:''Bazen canım o kadar yanıyordu ki başka çarem kalmıyordu.''

Tahir'in bile isteye kendi canını yakması Nefes'i deli etmişti.Nefes sinir krizi geçirmeye başladı ve o anda Tahir'i ağlayarak tokatlamaya başlayıp
N: ''sen ne yapmaya çalışıyordun ,benim Tahir'imin canını nasıl yakarsın sen''

Tahir Nefes'e daha sıkı sarılıp
''  Tamam geçti artık, şşş''  
Nefes sakinleşince ''haydi aşağı inelim.''

T:'' Nefes sen neden geldin?''

N:'' Tahir efendi ,istersen gideyim dediği anda Tahir'in dolan gözlerini gördü''

T: ''Nefes beni bir daha bırakmayacaksın değil mi?''

N: ''asla. Hele ki annene kendimi kabul ettirmişken''deyip gülünce 

T: ''annem kabul mu etti''

N: ''tabii hatta gelip beni İstanbul'dan gelmeye o ikna etti.''

T: ''hadi o zaman deyip aşağı merdivenden el ele indiler. ''

Y; ''owwwww gelenlere bakın.'' Deyince bütün başlar onlara döndü. Kızlar sevinçle Nefes'in üzerine atladılar. Kaleliler'de Tahir'e sarıldılar annesi hariç. Tahir sarılmadan sonra annesinin yanına gidince 

S: ''oğlum affet beni.''

T: ''Anne ben hiçbir zaman sana kendim için kızmadım. Hep Nefes'i üzüp onu seçim yapmaya zorladığın için sana kızmıştım o seni affettiyse bende affederim. Herkes Nefes'e bakınca''

N:''Ben annemi hiç görmedim. Onun kokusunu hiç almadım. Beni doğururken öldüğü için kokusuna hasret büyüdüm ama dün Saniye anneme sarılınca o kokuyu ilk defa gerçekten hissettim. O kokuyu hissedince de annelere küsülmez deyip hemen affettim onu.''Deyip Saniye Hanıma sarıldı.

A: ''Ben demuştum tam bana layuk eltu diye ama o beni de geçti Saniye Hanım' a layuk gelun oldu " deyip ağlamaya başladı.

T: ''ula hayde açım da açımm. Nefes kahvaltı da vermedi bütün gece uyudi durdi ''eski gülüşü yüzünde yerini almıştı tekrar.Bu masadaki herkesin özlediği bir gülüştü.

N: ''aa ne kahvaltı hazırlayacam birgünde sen kahvaltı hazırla. ''

T: ''Çok beklersiniz Nefes Hanım''

N: ''hödük işte hödük.'' Herkes kahvaltıya geçti.

Mustafa uzun zamandır hasret olduğu bu huzurlu sofraya baktı,Tahir'e baktı onu yeniden hayata döndüren Nefes'e baktı.Tahir'in ve ailesinin yüzündeki mutluluğu görünce gözünden yaşlar sessizce akmaya başladı.Kocasının sessizce ağladığını gören Asiye kalkıp kocasına sarılır.Nefes bu hüzünlü ortamı dağıtmak için

N: ''asiye abla sen Tahir'in odasını görme bence''

T:''oyyy nenem.Nefes ne ettun?''

A: ''niye ya noldi ''deyip yukarı koşmaya başlayınca herkes meraktan yukarı koştiii.

A:'' uyyyuy bu odanın hali nedur da böyle.

Uyyy vazoyi de kırmuş. Daha yeni almıştım. Bi de da tozunu bile alamadan gitti cancağızım vazo.''  
Ym: ''yenge abim odanın içine etmiş sen vazoya mı takıldın''

T:''  Nazar abim sen vurur musun yoksa ben mi gelayım?''  
Na: ''sen yorulmak enişte.'' Deyip Murat'a okkalı bi şekilde vurdu.

N:''Nazar ne eniştesi daha ne isteme var ne bişey.Hem biz Tahir'le neyiz onu bile bilmiyoruz''dedi tripli şekilde

YF:''Yenge siz abimle bacanak değil misinuz?''dedi gülerek.Tahir vurmak için yönelince

Na:''Enişte,ben sana demedim mi sen yorulma diye'' deyip sert şekilde vurunca,Fatih bildiğin yamuldu

B:''lan Nazar odunla vursaydın çocuğa tam kırılmamıştır''deyip üzüntüyle kolunu sıvazladı Fatih'in.Fatih'te ona severek bakıyordu.

T: ''ana ne diyiy senum bu gelunun?''

S:'' gelınum haklı Asiye Osman hoca'ya haber et yarın akşam Nefes'istemeye gidecez.''

A:'' olur ana. Sen yeter ki iste.''

M: ''Asiye sen anama heç itiraz etmeden olur mu dedun?''

A: ''he Mustafa noldi ki?''

Tahir asiyenin ateşini ölçer.
T:''ateşi de yok ama. ''

A: ''Tahir sen ne zaman tıraş olacaksın?''der sinirle

T: ''yarın gider berberde olurum.''

N: ''hayatta olmaz''

T: ''o niye tıraş olmayayım mı Nefes, sen sakallı mı beğeniyorsun beni''

N:'' Yok Tahir senin sakallarını ben kesecem ''

T: ''ula Nefes''

Y.F: ''uwuww yandi sakallar''. Deyince 

E: ''Nefes hıçkırık gelmedi henüz.''

N: bilmiyorum belkide geçmiştir''. Deyip hep birlikte bahçeye oturmaya gittiler.

Sen Dinle Karadeniz- [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin