Tahir
Yayla da çok güzel vakit geçiriyorduk. Ben bir şeyler almak için markete gittim. Dönüşte yolda çiçekçiden Nefes için çiçekte almıştım. Artık hödük lafını bir kenara bırakır diye düşünüyordum. Eve vardığımda bahçe de kimse yoktu. Normal de hep beraber bançede oyun oynarlardı. Ben çiçekle poşetleri elime aldım ve kapıyı çaldım. Kapıyı çalmamla açılması bir oldu. 2 adam bana silah doğrultuyordu. Ben ise ''Nefes ve çocuklar nerde lan'' diye bağırıyordum. Adamlar kollarımdan tutup salona götürdüler. Salona baktığımda Nefes kanepede oturmuş kucağında ikizler sağında Balım solunda ise Yiğit duruyordu. Sıkı sıkıya sarılmıştılar ve koktukları çok belliydi. Hemen onlara koştum.
T:''Nefes iyi misiniz? Bir şey yaptılar mı size? Dokundular mı'' dedim sinirle.N:''Tahir ne oluyor? Kim bunlar? Bizden ne istiyorlar?''
Yiğ:''Baba korkuyorum ben.''
T:''Balım, Yiğit korkmayın sakın tamam mı ben buradayım'' dedim ve arkamı dönüp ayağa kalktım sakince.
T:''Kimsiniz? Ve bizden ne istiyorsunuz?'' Diye sordum kirli sakallı,yüzsüz herife.
X:''Aslın da sizden bir şey istemiyoruz. Sizin o arkadaşları istiyoruz.''
T:''Hangi arkadaşlar?''
X:''Özel harekatçıları diyorum. Onlar bizim canımızı çok yaktılar. Şimdi sıra bizde dedi gülerek.''
T:''Sıra sizdeyse çıkın karşılarına adam gibi çatışın,kalleş gibi arkadan saldırmayın'' dedim pis pis sırıtarak. Adam sinirlenerek silahın dipçiğiyle suratıma bir tane vurdu.
N:''Tahir Tahir iyi misin?''
Yiğ:''Babaaaa'' diye ağlıyordu. Ona dönüp ''Yiğit hani biz acaip güçlü bir takımdık. Sen ağlarsan güçsüz oluruz. Bak annene bak bana ağlıyor muyuz? Sen de kardeşlerine örnek ol tamam mı '' dedim gülümseyerek. O da başını salladı ve gözyaşlarını sildi. Heyt be kimin oğlu dedim gülerek.
X:''Bu kadar aile muhabbeti yeter. Telefonu hazırlayın. Bakın ne kadar özlemişler ailelerini. '' Tahir'in telefonunu alıp görüntülü Mustafa'yı aradılar.
O sırada Kaleli Konağı
M:''Ahaa Tahir arıyor. Bak bak o kadar özlemiş ki görüntülü arıyor. Alo Tahir demesiyle elleri kolları ve ağzı bağlı Tahir ile Nefes'i görürler. Mustafa sinirle ayağa kalkıp bağırmaya başlar; ne oluyor orada lan?''Onun bağırmasıyla herkes merak içinde telefonun yanına koşar. Gördükleriyle de şok olurlar. Ondan sonra Tahir'in arkasına yüzü maskeli bir adam geçer elinde bıçakla sağa sola gidip gelir. Birkaç dakika geçerken
Ym:''Kimsin lan sen? Ne istiyorsun onlardan?''Adam durup zafer kazanmışçasına ellerini iki yana açar ve alkışlamaya başlar. ''İşte beklediğim soru buydu.Kimsiniz? Ne istiyorsunuz? Neden yapıyorsunuz? Ahh ahh bu boş sorular varya insanı kanser eder. Aaaa kimler burdaymış kimler''deyip bıçağı Nefes'in boynunda dolaştırmaya başlar. O sırada Tahir yerinden zıplar ve adama kafa atar. Bir kaç adam hemen Tahir'i tutmaya başlar. O sırada yere yığılan adam ayağa kalkar ve dudağındaki kanı silip. Tahir'e yumruk atmaya başlar. O kadar çok yumruk atar ki telefonun kamerasına bile kan bulaşır.
X:''Şu kamerayı silin de ailesi son kez bunları görsün.''
Hüs;''Kimsen neysen bittin sen. Seni yaşatacağımızı mı sandın? ''
X:''Şimdi kes sesini ve uslu bir çocuk ol Hüseyin'' dedi adam. Hüseyin ve diğerleri şok olmuştu. İsmini nereden biliyordu?
X:''Ahhh şimdi siz isimlerinizi nereden biliyorum diye merak ediyorsunuz değil mi Yusuf ve Akif? Ben sizi hiç merakta bırakmayayım ben buraya sizi öldürmek için geldim. Bizim ilk ekip sizin çifte kumrulara pusu attılar ama onları hafife almıştılar ve bunun bedelini de canlarıyla ödediler gerizekalılar. Her neyse ben sizi küçümseme hatasına düşmeyeceğim. Aslında ben hiçbir şey yapmayacağım. Siz kendiniz bana gelip teslim olacaksınız. Ve ben sizi öldüreceğim. Bu kadar demek ki fazla bir şey istemiyormuşum. Şimdi 2 saatiniz var karar vermek için. 2 saat sonra kararınızı öğrenmek için tekrar arayacağım. Sakın aptalca bir şey yapıp da burayı basıpta rehineleri kurtaralım gibi düşünceniz olmasın. Her yer bombalarla tuzaklandı ve bütün ev bummmm.'' Deyip kapattı. Herkes şok içinde kapanan telefona bakıyordu.